2000 yılında UNESCO Dunya Mirası Gecici Listesine dÂhil olan Noel Baba Kilisesi 14 yıldır ana listeye alınmayı bekliyor. Boyle giderse daha da cok bekleyeceğe benziyor.
Gun gecmiyor Demre'den Noel Baba'nın yeni ziyaretci rekoruna dair haber gelmesin. Yıllardır Akdeniz bolgesinin yuzlerce oren yeri arasında acık ara en cok ziyaretci ceken turistik değeridir Noel Baba Kilisesi. Gectiğimiz yıl yerli-yabancı yarım milyondan fazla insan ziyaret etti Demre'nin bu yaşlı binasını. Bu sayı her sene 50 bin civarında artarak katlanıyor. Haliyle Akdeniz Bolgesi'ndeki en onemli oren yeri gelirini sağlıyor bu kutsal mekÂn. Yani tam bir altın yumurtlayan tavuk!
Maalesef biz bu tavuğun tuylerini yolmaya başladık bile. Hoyratca kullanım ve duyarsız yaklaşımlar yuzunden 1500 yılın veremediği tahribatı veriyoruz guzelim Noel Baba Kilisesine. Ziyaretci yoğunluğunun duzensiz ve kontrolsuz oluşu, icerideki rehber anlatımlarının daracık alanda birbirine karışarak bir keşmekeşe donmesi, flaşlı fotoğraf cekimleri, duvarlara dokunan binlerce el izinin verdiği hasar yaz aylarında hat safhaya varıyor. Her yaz sezonunun sonunda savaştan cıkmış bitap bir gaziye benziyor Noel Babanın Kilisesi. Bunun uzerine bir de kış aylarındaki periyodik su basmalarını eklersek, bir sefalet yaşanıyor her yıl Demre'de.
2000 yılında UNESCO Dunya Mirası Gecici Listesine dÂhil olan Noel Baba Kilisesi 14 yıldır ana listeye alınmayı bekliyor. Boyle giderse daha da cok bekleyeceğe benziyor. Bu kulturel hazinenin cok basit birtakım duzenlemelerle salaşlıktan kurtarılıp, nefes almasını sağlayacak adımlar atmak icin daha neyi bekliyoruz bilmiyorum. Atla deve değil yapılması gereken!.. Birkac hamle ile hem Kilise icindeki kaosu ortadan kaldırıp, hem de bu emsalsiz varlığın değerine değer katabiliriz. Bunun icin onumuzde başarıyla hayata gecirilmiş cok guzel iki ornek var: Yerebatan Sarayı ve Mevlana Muzesi.
Bu bağlamda aşağıdaki onerilerimi ilgililerin goruşlerine sunuyor ve Noel Baba Kilisesi'nin bir an once elden gecirilerek, cok daha uzun sure, daha buyuk kitlelere ulaşmasının sağlanmasını gonulden diliyorum;
1. Rehber anlatımları kesinlikle kilise dışında yapılmalı. Kilise icinde anlatım olmamalı.
2. Kilise icinde işaretlendirilmiş bir yuruyuş guzergÂhı oluşturulmalı ve ziyaretcilerin bu yonlendirmeyi takip ederek gezmeleri sağlanmalı.
3. Kilisedeki ziyaret maksimum 30 dakika ile sınırlanmalı.
4. Kilisenin ici –Yerebatan Sarayı gibi- loş ışıklarla aydınlatılmalı.
5. İceride - Mevlana Muzesindeki gibi- mistik bir ortam yaratacak, derinden bir muzik olmalı.
6. Flaşlı fotoğraf cekimi kesinlikle yasaklanmalı.
Bunları hayata gecirmek hic de zor değil! Bunun icin gerekli cesarete, vizyona ve ongoruye sahip olduğumuzu biliyorum. Ve inanın bu gercekleştiğinde rehberi, turisti, arkeoloğu, esnafı istisnasız herkes mutlu olacaktır, zira omru uzayan bir Noel Baba Kilisesi daha uzun yıllar hem Turkiye'nin tanıtıma katkı sağlayacak, hem de bircok kişinin ekmek kapısı olmaya devam edecektir.
KAYNAK
__________________