> BENİ SİZDEN SAYDILAR
> Safa isminde, Orta Asya'da calışan ve aynı zamanda
> orada universitede okuyan bir genc anlatıyor:
> "Devlet bursu İle okumaya hak kazanan bir arkadaşımız
> vardı. Aynı fakultede, aynı sınıfta okuyorduk. Meslek
> lisesi mezunuydu. Burada devlet universitesine ait bir
> yurtta kalıyordu. Yaz tatilinde memlekete gittiğinde
> babası, oğlunu gonderdiği gibi bulamamış. "Oğlum, sana
> her şey meşru olmuş, ben seni bir daha oraya
> gondermem!" demiş. Arkadaş ısrar etmiş, fakat bir
> turlu babasını razı edememiş. Arkadaşımızın uzun
> ısrarlarından, "Baba eğitimim..." diye yakarmalarından
> sonra babası, "Eğer, orada ahlÂklı, eli yuzu temiz
> insanlarla birlikte kalırsan, seni oraya gondermeyi
> kabul ederim" diye şart koşmuş. Arkadaşımız kabul
> etmiş, soz vermiş. Ders yılı başında, aynı sınıfta
> olduğumuz icin geldi, beni buldu. Durumunu anlattı,
> adeta yalvarıyor gibi ısrar etti. "Okumam icin sizinle
> birlikte kalmam lÂzım. Bu babamın şartı, yoksa beni
> burada bırakmayacak" dedi. Ben, "Olabilir, ama
> arkadaşlarla goruşmem lazım" dedim. Hemen arkadaşlarla
> goruştum. Namı pek iyi olmadığı İcin kimse sıcak
> bakmadı. "Adımızı kotuye cıkarır" dediler... "O cok
> kotu bir ornek" dediler. Ne kadar ısrar ettimse kabul
> ettiremiyordum. O her gun beni okulda yakalıyor, "Ne
> oldu?" diyordu. Ben, "Goruştuk, goruşeceğiz..." diye
> geciştirmeye calışıyor, anlasın istiyordum.
> Israrlarının arkası kesilmedi, ben arkadaşlarımı ikna
> etmeye calıştım. Sonunda birlikte kaldığımız
> arkadaşlarım bana: "Eğer cok istiyorsan, sen onunla
> birlikte kal!" dediler. Ben bu teklifi kabul ettim ve
> yanıma birkac arkadaş daha alarak tuttuğum bir eve o
> arkadaşı da davet ettim. Cok gecmeden arkadaşımızın
> hali, tavrı değişmeye, yanlış alışkanlıklarını terk
> etmeye başladı. Bir sure sonra tamamen değişmiş, yuzu
> ve yureği aydınlanmıştı. Mahalleden gencler, komşular
> ziyaretimize geliyor, herkes onu cok seviyordu. Bir
> gun aniden rahatsızlandı. Hastaneye kaldırdık. Doktor,
> "Cok^gec kalmışsınız!" dedi. Apandis'i patlamış,
> nasılsa uzun bir sure fark edememiş, sızıntı zamanla
> ic organlarına yayılıp tamamen imha etmiş, "isterseniz
> yakınlarını cağırın, son bir defa gorsunler"
> tavsiyesinde bulundu. Hemen ailesini aradık. Gercekten
> de babası son nefesine yetişti.
> Aradan birkac ay gecmişti. Bir gece ruyamda o
> arkadaşımızı gordum. Yere oturmuş cay iciyor, bir
> yandan da sohbet ediyorduk. Bir yanımda o vardı, bir
> yanıma da başka bir arkadaş oturmuştu.
> - Sana nasıl muamele ettiler? diye sordum.
> - Beni, dedi, sizin gibi insanlardan kabul ettiler.
> Burada sizin gibi olanları cehenneme atmıyorlar. Onun
> icin beni cennete aldılar.
> Uyandım. Hıckıra hıckıra ağlıyordum. Saatlerce
> tesirinden kurtulamadım. İnşaallah bu farklı ruya,
> sadık bir ruyaydı."
> Bediuzzaman Hazretleri, bu zamanda iman ve Kur'an
> hizmetinde bulunanların, inşaallah kurtulacaklarını
> mujdeliyor, "Ehl-i iman ve ehl-i necattırlar" diyor.
> Allah, Onu ve Onun yolunu tercih edenlerin azını cok
> saymaya muktedirdir. Keremi sonsuzdur. Rahmet kapısı
> samimiyetle yapılan her muracaatta ardına kadar
> acılacaktır. Yeter ki Onun sonsuzluk kervanından,
> nurlu yollarından, haktan, hakikatten ayrı
> duşulmesin...
__________________
Kurtulmak Bİ O Kadar Kolay Bİ O Kadar Da Zor(lUtfen Okuyun)
Dini Bilgiler0 Mesaj
●23 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- Kurtulmak Bİ O Kadar Kolay Bİ O Kadar Da Zor(lUtfen Okuyun)