
Turizm Yazarları ve Gazetecileri Derneği (TUYED) son gunlerde gundemde olan tatil tuketicisi hakları konulu bir panel duzenledi. Panelde hem mevcut sistem tartışıldı hem de cozum onerileri dile getirildi.
Eda Ozsoy – Turizm Guncel
İstanbul’da TUYED Başkanı Kerem Kofteoğlu’nun yonettiği panele Tuketici Federasyonu Başkan Yardımcısı Ruhi Orhan, Boğazici Universitesi Ogretim Gorevlisi İlker Unsever ve Tur Andiamo Yonetim Kurulu Başkanı Cem Polatoğlu katıldı.
CEM POLATOĞLU; İNGİLTERE MODELİ UYGULANMALI
Panelde ilk sozu alan Tuketici Federasyonu Başkan Yardımcısı Ruhi Orhan, tuketicileri bilinclendirmek icin yaptıkları calışmaları anlattı. Cem Polatoğlu ise bu işin cozumunun İngiltere’de uygulanan ‘kasko sistemi’ olduğunu belirtti. Tuketicinin tum odemesinin araba kargosu gibi geri alacağı bir sisteme ihtiyac duyulduğunu belirten Polatoğlu, şunları soyledi;
“Aslında tuketiciden tatil oncesi para alınması doğru değil. Biz erken rezervasyonlarda tuketiciden para topluyoruz. Sonra da hikayelerini basından okuyorsunuz. Aslında bu yasal değildir. Bunun sistemini İngiltere bulmuş. Sen kac kişi gonderiyorsun senede… Orneğin bin kişi. Bayramda bir seferde kac kişi gonderiyorsun. Beş bin kişi.. Hemen risk hesaplanıyor. Sigorta şirketi size sigorto policenizi veriyor. Muşteri dondukce bunu sigorta şirketine bildiririm, butun riskimi muşterime karşı sigortayla subvanse etmiş olurum. Bu sistemi daha once de dile getirdik. Ancak bir şey yapılamadı.”

TURİZMDE SİGORTA BİR YALAN!
Turizm hukukcusu İlker Unsever ise tuketicinin korunması hakkındaki kanun ile turizm sektoru arasındaki bağlantıların hepsinin yalan olduğunu iddia etti. Unsever, şoyle dedi;
“Biz Avrupa Birliği’ne girmek icin kuralları getirirken sigortanın lazım olduğunu dile getirdik. Boylece sigortamız olmuş oldu. Kim sigortalı? Kanun diyor ki, paket turlarda sigorta zorunludur. Paket tur nedir? Tuketicinin yuzde 85’i paket tur kullanmıyor ki? Paket tur olmayınca sigortaya tabi değilsiniz. Olmayan kanun yonetmeliğiyle paket tur sozleşmeleri yapılıyor. Bu sorunun temeli biz turizme yanlış yerden bakıyoruz. Turizm bir kalkınma aracı değildir. Bizde turizm deyince akla, yurtdışından gelen turiste bir malı satmak geliyor. Sonra biz bir kanun yapıyoruz, onun icine de hukumler koyuyoruz. Sigorta bir care mi? Kanun diyor ki, sigorta şirketi iflas ederse… Burada bir darbe bir bayramda ya da bir donemde vurulabilir. Sigorta, turizm sektorunde yoktur. Var olan bolumu de kaduktur.”
COZUM NE OLMALI?
Panelde tuketici haklarının korunmasına yonelik cozum onerileri de tartışıldı. Ruhi Orhan şu andaki mevcut tuketici yasasının kendi onerdikleri cozum yollarını kapsamadığını soyledi. Yasanın AB’nin gozunu boyamak icin yapılan rotuşlar olduğunu kaydeden Orhan, verdikleri hicbir goruşun dikkate alınmadığını one surdu.
Cem Polatoğlu ise sigorta sisteminde İngiliz sisteminin uygulanması gerektiğini yeniden vurguladı. İlker Unsever de, şu oneride bulundu;
“Baktığınız sitede gercek bir acenteyle mi işlem yapıyorsunuz yoksa sanal bir ortamda mısınız? Tuketici bunu bilmiyor. Bunun icin ilgili bakanlıklardan alınan bir logo ya da işareti turizm acentelerinin internet sitelerinde bulunması bir cozum olabilir ama risk hala duruyor. Bayramda tatil alırken neye bakarsınız? Fiyata… Bir zamanlar 99 Euro’ya Paris yapan bir firma vardı. Ben o zamanlar TURSAB hukuk muşaviriydim. Onlarca kişi şikayet icin TURSAB’a geldi. Bu ornekler bitmez. Peki ne yapılacak? Biz AB’den ilgili kanunları aldık. Seyahat acenteleriyle tur operatorlerini ayrı kanunlara tabii tutmanız gerekiyor.
DURUST ACENTELER KOTU TUKETİCİNİN ELİNDE MAĞDUR EDİLECEKTİR
Sadece otel satanlar icin ayrı duzenlemeler yapılmalı. Bunları yapmadan Turkiye’de turizmden derli toplu bahsedemezsiniz. Turizm endustrisiyle ilgili konuşurken, once iyi niteleme sonra da bunlara gore kendi mevzuatlarını uretme gerekir. Durust seyahat acenteleri de kotu tuketicinin elinde magdur edilecektir. Bu da ayrı bir konudur. Bunların hepsi odak noktamızın belli olmamasından kaynaklanan durumlardır. Butun herkesin bir arama konferansıyla başlayacak calışmada ayrı ayrı başlıklarda değerlendirmeden, sadece Ankara’da turizmle tanışmamış insanların onu duzenlerken bunu da duzenleyelim diye yaptıkları duzenlemelerle biz cozum yolu bulamayız. Kotu niyetin onune gececek hicbir hukum yoktur. Yani duzeltmek icin sıfırdan başlamak gerektiğini duşunuyorum.”
KAYNAK
__________________