SEHERLER DİRİLİŞTİR
O seherler, istiğfarla gecerse, îman tecdidiyle gecerse, -sallĂ‚llĂ‚hu aleyhi ve sellem- Efendimizʼle beraber olmakla gecerse, olumu duşunmekle gecerse…
Olumden kurtulacak bir yer yok.
يَقُولُ الْاِنْسَانُ يَوْمَئِذٍ اَيْنَ الْمَفَرُّ
(“O gun insan, «Kacacak yer neresi!» diyecektir.” [el-KıyĂ‚me, 10])
KıyĂ‚mette kacacak bir yer yok. Oʼnun mulkunde yaşıyoruz. Olum ne zaman tahakkuk edecek, nasıl tahakkuk edecek, onu da bilemiyoruz.
VelhĂ‚sıl bu seherler, yeni baştan bir diriliş…
CenĂ‚b-ı Hak yine bize bir ibret; seher vakitlerinde butun hayvanat yavaş yavaş kalkıyor. İlk başta horozlar kalkıyor. Onlar otmeye başlıyor. Arkadan, kuşlar başlıyor. Arkadan, cicekler acılmaya, rengini, şeklini, kokusunu vermeye başlıyorlar.
Tabi CenĂ‚b-ı Hak bu kadar insanı uyarıyor, îkaz ediyor, olan hĂ‚disatla. Tabi insanın hantal kalması uygun bir şey değil.
Efendimizʼin bir duĂ‚sı:
اَللّٰهُمَّ اِنِّى اَعُوذُ بِكَ مِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ وَمِنْ عَذَابِ النَّارِbuyuruyor.
“Kabir azĂ‚bından, ateş (Cehennem) azĂ‚bından yĂ‚ Rabbi Sana sığınırım…” buyuruyor. (BuhĂ‚rî, EzĂ‚n, 149)
Demek ki başımızdan oyle bir kabir hĂ‚li gececek ki, bir Ă‚hiret hĂ‚li gececek ki, CenĂ‚b-ı Hak bu duĂ‚ uzere olmamızı bizim arzu ediyor. Yani bir, kabri unutmamak, Ă‚hireti unutmamak, hesaplarımızı unutmamak.
Muhammed Esʼad Erbilî Hazretleri, bir talebesine yazdığı mektupta diyor ki:
“CenĂ‚b-ı Hak kalp gozunu nurlandırsın oğlum (diyor). Nasıl ki gul yaprağının her noktasında gul suyu mevcut ise aynen onun gibi senin kıymetli vucudunun her zerresini de muhabbet ve zikr-i dĂ‚imînin hoş kokusuyla zikr-i dĂ‚imînin, seni guzelleştirsin.” buyuruyor.
Bu o kadar muhim ki, kıyĂ‚mette tekrar kalkış var. Kalkışta:
“O gun sîmĂ‚lar vardır…” (Abese, 38)
Âyet-i kerîmede buyruluyor:
“…SîmĂ‚lar vardır nurludur, mesuttur. SîmĂ‚lar vardır (vucutla beraber) cirkindir, iğrenctir.” (Abese, 38-41) buyruluyor.
Yani bu dunyadaki ic dunyamızın hĂ‚li, orada şekil olarak kıyĂ‚mette ortaya cıkacak. Bu dunyadaki rengimiz, şeklimiz olmayacak.
Her Ă‚nımıza dikkat edeceğiz. Dilimiz bilhassa. Allah bize dil verdi. Niye verdi bu dili? Dili bir rahmet dili olacak. Gonlumuzden dĂ‚imĂ‚ bir rahmet yansıyacak. Boş şeylerden… CenĂ‚b-ı Hak:
“Onlar ki boş ve yararsız şeylerden yuz cevirirler.” (el-Muʼminûn, 3) buyuruyor.
VelhĂ‚sıl bu seher vakti, bizim icin cok muhim bir vakit. Havanın bir loş karanlığında kalbin CenĂ‚b-ı Hakʼla beraber olması.
Ondan sonra CenĂ‚b-ı Hak:
وَلَيَالٍ عَشْرٍ buyuruyor.
“On gece.” (el-Fecr, 2) buyuruyor.
Her gece ayrı bir guzellik. Buyuk hĂ‚diseler gece oluyor. Mîrac gece oldu. Vahyin coğu ekseriyetle gece gelirdi. Muhim hĂ‚diseler gece olurdu.
Demek ki gecenin ihyĂ‚sı cok muhim. Zilhicceʼnin on gecesi, Muharremʼin on gecesi, Ramazanʼnın son on gecesi. Bunlar icin CenĂ‚b-ı Hak bunlarda yoğunlaşmamızı arzu ediyor.
Ondan sonra:
وَالشَّفْعِ وَالْوَتْرِ
“Cifte ve teke andolsun.” (el-Fecr, 3) buyuruyor.
CenĂ‚b-ı Hak tek. ZĂ‚tının hakîkati bilinmez, mechul. Butun yarattıkları cift, yahut benzer ozelliklere sahip. Yalnız kendisi tek.
Burada demek ki CenĂ‚b-ı Hakkʼın bir sonsuz azametini bir tefekkur edebilmek. Ondan sonra:
وَالَّيْلِ اِذَا يَسْرِ
“Her şeyi karanlığı ile orttuğu geceye andolsun.” (el-Fecr, 4) buyruluyor.
Gunduz bitiyor, gece başlıyor. Gunduz geceye hazırlanılacak. Vucut hazırlanıyor zĂ‚ten, vucut bitkin hĂ‚le geliyor, uykuyla geceye hazırlanıyor.
Fakat kalp de geceye hazırlanacak. Gunduz; sĂ‚lihlerle, sĂ‚dıklarla beraber olunacak. Yanlış yerlerde dolaşılmayacak. Yanlış şeylere bakılmayacak.
Gece, bir mĂ‚nĂ‚da bir olume giriş. Yani sanki bir olum tatbikĂ‚tı. Uykuya dalıyorsun, kaldığın yerden, ne yaşından, ne başından, ne coluk-cocuk, hicbir şeyden haberin olmuyor. Bir olum tatbikĂ‚tı. Herkes durumuna gore farklı ruyĂ‚ goruyor. Kiminde safĂ‚, kiminde ıztırap.
Şafak vakti ise yeniden bir kalkış. Sanki bir kıyĂ‚mette kalkış, bir Ă‚hiret manzarası. Onun icin Efendimiz buyuruyor:
“Uyku, olumun kardeşidir.” buyuruyor. (Ahmed bin Hanbel, KitĂ‚bu’z-Zuhd, 43)
Yani oradan da bir ibret alabilme, ders alabilme.
CenĂ‚b-ı Hak seni uyutuyor, nasıl bir olume gireceksin, kıyĂ‚mette o şekilde kalkacaksın.
Geceye girerken bir muhĂ‚sebe; “Bugun Allah icin ben ne yaptım?” Hep kayda geciyor.
Yine MunĂ‚fikûn Sûresiʼnde:
“Herhangi birinize olum gelip de; «Rabbim beni yakın bir sureye kadar geciktirsen de sadaka verip sĂ‚lihlerden olsam» demeden once, verdiğimiz rızıklardan infĂ‚k edin.” (el-MunĂ‚fikûn, 10) buyuruyor.
Efendimiz buyuruyor ki:
“…SĂ‚lihler bile olume pişmanlıkla girecek…” (Bkz. Tirmizî, Zuhd, 59) Keşke daha oteye gitseydim diye.
İlyas -aleyhisselĂ‚m-ʼa olum meleği geliyor, AzrĂ‚il geliyor. Bir titreme, bir şey oluyor, dehşete kapılıyor.
AzrÂil diyor ki:
“‒Sen (diyor) peygambersin, olumden mi korktun?” diyor.
“‒Yok (diyor), olumden korkmadım (diyor), dunya hayatı ne guzeldi (diyor), CenĂ‚b-ı Hakkʼa guzel bir kulluk yapıyordum, ibadetimle, yaşayışımla, tebliğ etmemle cok huzurlu bir omrum vardı. Şimdi mezarda rehin kalacağım kıyĂ‚mete kadar. Bu ecirlerden mahrum olacağım.”
VelhĂ‚sıl CenĂ‚b-ı Hak şu omrumuzun kıymetini bize bildirsin -inşĂ‚allah-.
Rebî bin Haysem vardır. O diyor ki:
“Bir keresinde can cekişen bir adamın yanında bulundum (diyor). Ben ona «LĂ‚ ilĂ‚he illĂ‚llah» diye telkinde bulunuyorum…” diyor.
Cunku vefĂ‚tı yakın kimsenin yanında sessizce kelime-i tevhid getirmek lĂ‚zım.
“…Sanki o (diyor), kelime-i tevhîdi duymuyordu (diyor). Elinde sanki bir torba, para sayar gibi, o şekilde oldu gitti.” diyor.
Yani Efendimiz buyuruyor:
“Nasıl yaşarsanız oyle olursunuz, oyle haşrolursunuz.” (MunĂ‚vî, Feyzu’l-Kadir, V, 663)
Şu bardağı dolduran damlalar gibi. Şu dolduran damlalar, şu hayat sermayemiz ne kadar şeffaf olursa o kadar -elhamdulillah- selĂ‚metimiz olacak. Fakat, lĂ‚kin, şu su, temiz bir bardağa kondu. Kirli, bulaşık bir bardağa konsaydı, buraya yine menba suyu konsa, hattĂ‚ zemzem konulsaydı, icilmezdi bu. Bardağın temiz olması lĂ‚zım. Demek ki kalp temizlenecek.
قَدْ اَفْلَحَ مَنْ زَكّٰیهَا
(“(Nefsini) arındıran kurtuluşa ermiştir.” [eş-Şems, 9])
قَدْ اَفْلَحَ مَنْ تَزَكّٰى
(“(Nefsini kotuluklerden) arındıran kurtuluşa ermiştir.” [el-A‘lĂ‚, 14])
CenĂ‚b-ı Hak onu istiyor.
Temizlenecek ki, ibadet, tĂ‚at, muĂ‚melĂ‚t, kula rûhĂ‚niyet kazandıracak. İllĂ‚ kalp.
هَلْ فِي ذٰلِكَ قَسَمٌ لِذِي حِجْرٍ
“Bunlar da (bu, CenĂ‚b-ı Hakkʼın bildirdiği, yoğunlaşın dediği) akıl sahipleri icin elbette birer yemin mĂ‚hiyetindedir.” (el-Fecr, 5) buyuruyor.
Ondan sonra CenĂ‚b-ı Hak, okunan Ă‚yet-i kerîmelerde, gecmiş devirlerde kahrolan kavimlere geliyor.
“Gormedin mi (diyor) Rabbin ne yaptı?..” (el-Fecr, 6) diyor.
اَلَمْ تَرَ : “Gormedin mi?” diyor. Yani “yoğunlaş bu hususta” diyor.
“Âd Kavmi” diyor:
Âd Kavmiʼne CenĂ‚b-ı Hak cok ihsĂ‚n etti. İrem bağları, insanları guclu-kuvvetliydi, taştan oyma evler yapıyorlardı, fıskiyeli havuzlar yapıyorlardı. CenĂ‚b-ı Hak verdikce onlar azdı. “Ulkeleri, benzeri yaratılmamış” (Bkz. el-Fecr, 8) buyruluyor. Bu kadar bir guzellik. O İrem şehirleri. Allah verdikce azdılar. AllĂ‚hʼın verdiği nîmetleri kendilerine izĂ‚fe ettiler. “Bizden guclu kim var?” dediler. “Kim var bizden guclu?” dediler.
Koleleri, alırlardı, koleleri, onları, bugun avcıların yaptığı gibi zevk icin, tĂ‚ binanın tepesine cıkarırlardı, aşağı atarlardı; kim daha iyi patlatacak kolesini diye. Yani azgınlaştılar, canavarlaştılar. CenĂ‚b-ı Hak bir azap kamcısı indirdi. Fırtınayla helĂ‚k etti onları.
Cunku peygamberlerine dediler ki:
“‒Sen mûcize olarak ruzgĂ‚rı (dediler), boyle değil, boyle getir (dediler), sana îmĂ‚n edelim.” dediler.
Oyle Hûd -aleyhisselĂ‚m- şey yaptı. Yine onlar o isyana devam etti. CenĂ‚b-ı Hak da onu fırtınalarla, ruzgĂ‚rlarla helĂ‚k etti.
Ondan sonra Semûd Kavmi geldi. (Bkz. el-Fecr, 9) Bu Semûd Kavmi de aynı şekilde bir ders almadı, ibret almadı olan hĂ‚diselerden.
“‒Onlar (dediler), curuk yaptı temelleri, biz kuvvetli yaptık, bize bir şey olmaz (dediler). Bizi hicbir guc yıkamaz.” dediler.
Onları da CenĂ‚b-ı Hak bir sesle, oyle bir ses ki, sesle odleri patlayarak kavim helĂ‚k oldu.
Ondan sonra CenĂ‚b-ı Hak Firavun kavmini bildiriyor. (Bkz. el-Fecr, 10) Onun evtĂ‚d, koleleri, şeyleri, dort tane, kollarını, ayaklarını kazıklara bağlarlardı, değirmen cevirirlerdi. Bu şekilde onlara işkence, zulum ederlerdi.
CenĂ‚b-ı Hak:
“Bunlar fesadı artırdı.” (el-Fecr, 12)
Nîmet verdi, fesĂ‚dı artırdı. Bunların uzerine bir azap kamcısı tecellî ettiriyor.
Diğer Ă‚yetlerde buna benzer şeyler. Bir Lût Kavmi. Bugun olduğu gibi maalesef. İnsanlığın dışında hĂ‚llerde bulundular, hayvanları bile aştılar. Lût -aleyhisselĂ‚m- îkaz etti:
“‒Sizin icinizde (dedi), aklı başında ruşd sahibi bir insan yok mu (dedi) lĂ‚ftan anlayacak?” (Bkz. Hûd, 78)
Onlar da:
“‒Sen temizsen cık! (Dediler.) Bizi kendi hĂ‚limize bırak burada!” dediler. Bir peygamber ne kadar zor, nasıl bir koşeye sıkıştı.
“Keşke gucum olsa da bertaraf etsem.” dedi o ahlĂ‚ksızları. “Bir karyeye sığınsam, sizin şerrinizden korunsam.” dedi.
CenĂ‚b-ı Hak yukarıdan lĂ‚vlar yağdırdı uzerlerine…
Karısı da onların icinde kaldı. Cunku karısı da fĂ‚sıklarla beraberdi, onlarla beraberdi, o ahlĂ‚ksızlarla beraber oldu.
Yani duşunun bir peygamber nasıl bir cile cemberinden geciyor.
Şuayb -aleyhisselĂ‚m-ʼın kavmi. O da sahtekĂ‚r bir kavimdi. Aldatırdı, kandırırdı. Karaborsacılık yapardı. Her turlu -kazanc icin- melʼaneti işlerdi. Ona da bir azap kamcısı indi.
Bugun gelelim gunumuze:
Bunlar gunumuzde var mı, yok mu? Var. CenĂ‚b-ı Hak bunları kahretti, bu kavimleri. Fakat -sallĂ‚llĂ‚hu aleyhi ve sellem- Efendimiz uc şey CenĂ‚b-ı Hakʼtan talep etti. O uc şeyden biri de kavminin helĂ‚k olmaması. CenĂ‚b-ı Hak o bakımdan lûtfediyor.
Tabi burada, herkesi kıyĂ‚met bekliyor. Ve butun şey, bu, olan şeylerden CenĂ‚b-ı Hak ders almamızı, ibret almamızı bildiriyor.
Bugun maalesef bu ahlĂ‚ksızlık taştı gidiyor. Bu cep telefonları… EvlĂ‚tlarımız istediği, girilmeyecek yerlere girip cıkıyorlar. Hayat bir mĂ‚lĂ‚yĂ‚nî ile, boş şeylerle geciyor. Ufacık yavrudan başlıyor bu.
Onun icin ana-babaların mesʼûliyeti cok arttı bu devirde. Muesseseler kurulacak. TĂ‚ kreşten, KurʼĂ‚n Kurslarından, İmam Hatiplerden vs. Yani neslin kurtulması. Aksi hĂ‚lde nesil gidiyor kardeşler! Yani ana-babaya evlĂ‚t yabancı olmaya başlıyor. Kan beraberliği bir fayda vermiyor…
Alıntı;
Osman Nûri Topbaş
__________________
Seherler Diriliştir
Dini Bilgiler0 Mesaj
●23 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eđitim Forumlarý
- Ýslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Seherler Diriliştir