Konu hic de durduk yerden cıkmadı

Otel concierge veya resepsiyonları kontrolsuz, kayıtsız ve de astronomik komisyonlar karşılığında hizmeti istediklerine yonlendirirken bunu farkeden uyanık (!) oteller kendilerine ivedi bir minibus alıp şirketlerinin logosu ile şık bir bicimde giydirip bu rantı bir başkasına yedirmediler, iyi mi ? Bak sen, bir taşla iki kuş; hem de etkin bir bicimde kendi reklamlarını yaptıkları gibi, niye bu aracların boş saatlerini değerlendirip misafirlerine tur hizmeti de sunmasınlar ? Etti mi sana bir taşla uc kuş…Hatta kısa surede kendini amorti eden arac ile beraber dort kuş.

Eh, “dur bakalım, bu yaptıkların 1618 sayılı yasa ile seyahat acentelerine tanımlanan hizmetlerden olup, sen şu anda “kacak acente” sucu işlemektesin diyen de yok, hem de her şey gozulerinin onunde donup dururken.

Siz dua edin otellerin belgelendirme koşullarına boyle bir hizmetin sunum maddesi olarak eklenmediğine… Cunku bizde herdem pişen temcit pilavının (kanun ve yonetmelik değişiklik calışmaları) altının yandığı acıkca gorulmuştur. Bunun guya beraber karar veriliyormuş gibi toplantılar yapılmasının arkasında bazı cıkarlara hizmet eden kararlar vodvili işte bu nedenledir.

Bunu size sadece ve tamıtamına 54 yıllık deneyimim ile değil, akıl almaz mağduriyetim ile anlatmaya calışıyorum.

Beş kıt’a da, 42 ulkede ve 100’ un uzerinde buyukşehirde yerel yonetimlerden destek gorerek hizmet ureten ve konusunda dunyanın en buyuk markasını “beşkuruş” isim hakkı odemeden İstanbul’ a getirip bu hizmeti, hepinizin hatırlayacağı gibi, başarı ile sunarken zamanın turizmsever (!) başkanı Kadir Topbaş tarafından “bu bir toplu taşıma hizmetidir (belediye otobusu gibi), dolayısı ile bunu ancak İ.B.B. veya onun delege ettiği bir şirketi sunabilir” diyerek işine geldiği gibi duzenleyip kolayca cıkardığı bir UKOME kararı ile beni, Feto hayranı vali olayları seyir ederken, durdurup cok uygun bir ihale (!?) ile damadı’ nın (Kavurmacı) ailesine devşirdiğini hepiniz hatırlıyorsunuzdur.

Ne o gunku meslek kuruluşumuz TURSAB (başındaki kişinin kadir abisi ile yakın ve mustesna ilişkileri bozulmasın hesabı ile) arkamda durmuş, ne de yargı hakkımı teslim etmiştir.

Demek istediğim o ki : bu gun TuRSAB’ ın da, TUROB’ un da başında cok daha ulkesini, ulkesinin turizm’ deki geleceğini duşunen insanlar ve ekipleri var.

Belki de bizim kendi icimizde kesin etik calışma kriterleri uygulamak ve yine kendi aramızda bir “konsensus” sağlamak uzere “TURİZM’ İ İYİLEŞTİRMEK İCİN ACENTE – OTEL İŞBİRLİĞİ KOMİSYONU” kurmamızın vakti gelmiştir. Cunku devlet ve devletin ilgili kurumlarını bu konuda en doğru bilgilendirecek bu iş birliği olacaktır.

Cemal Kızıltan doğruları soyluyor, biz doğru yurudukten sonra eğri yol olmaz. Bırakın yasa’ ları, masa’ ları…

Guzel ulkemizin kıymetini bilelim, yoksa… soylemek dahi istemiyorum. Acıkcası İŞ BİZE DUŞUYOR…
__________________