Yazarımız Feti Kuyucu, Antalya turizminin kullandığı kredileri inceleyen bir makale kaleme aldı. Son altı yılda Antalya'da turizm sektorunun kullandığı kredi miktarının yuzde 740 oranında artarak 9 milyar TL'ye belirten Kuyucu, yatırımcılara bir de tavsiyede bulunuyor: Kredi kullanırken arada bir mola verip soluklanmak, strateji belirlemek gerekir.

TurizmGuncel

Feti Kuyucu'nun Antalya'da kullanılan kredileri incelediği yazı şoyle:

"Turizm Endustrisinde Antalya ve Muğla Bolgesi kitle turizm kapasitesinin neredeyse tamamını gercekleştirmektedir. Antalya Bolgesinin potansiyeli ve misafir sayısı ulkemize gercekleşen yabancı turistik seyahatlerin neredeyse % 35 ini oluşturmaktadır. Dolayısıyla da Turizm Endustrisinde gozler devamlı olarak Antalya Bolgesi uzerindedir. Ağustos 2014 itibarıyla verilere bakıldığında Antalya da bir onceki yıla oranla yabancı turist sayısında buyume % 7 olarak gercekleşmiştir. Yılbaşındaki tahminlerimize paralel olarak buyume rakamlarının devam ettiğini gormekteyiz. Cok buyuk dalgalanma olmaz ise bu yılı % 7-8 buyume ile kapatacağız. Ağustos itibarıyla ana kaynak sağlayıcılarımızdan olan Rusya Federasyonu ve Almanya ‘nın payı ve toplam icerisindeki oransal ağırlığı % 55 dir. Rusya Federasyonun tek başına toplam icerisindeki ağırlığı ise % 33’ ler de gercekleşmiştir. Sektorun tum tarafları adına jeopolitik risklerle dolu bir yılı kayıpsız gecebilmenin onemli bir kazanım olduğunu da unutmamalıyız. Bu yıl Donemsel Satış hacmi /doluluk kayıplarının, kur farklarının ve yuksek seyreden enflasyonist gider artışlarının konaklama sektorunde EBİTDA ’ lar uzerindeki olumsuz yansımaları onemli mali performans değerleme kriterlerini oluşturacaktır.

Bu yazımda son aylarda, gunlerde de gerek STK’ ların (İSO vb) gerek ekonomi basının ve ekonomi yonetimin gundeminde gelen şirketlerin sermaye yapılarına/borclanmalarına yonelik soylemleri biraz Antalya ozeline indirerek gundem uzerine duşuncelerimi ve tespitlerimi paylaşmak istiyorum.

Bilindiği gibi yatırımcı, sermayedar ve girişimci acısından oz kaynaklar kıt ve yetersizdir. Ozellikle bizim gibi tasarruf acığı olan ulkelerde yabancı kaynaklardan sağlanan fonlar ve sermaye benzeri krediler şirketlerimizin bilancolarında son 10 yılda onemli ağırlıklar kazanmıştır. Kuresel Risk iştahı, yatırım ortamı ve kaynak bolluğu ile muthiş bir 10 yıl gecirilmiştir. Turk Bankacılık sistemi de bu ortamdan buyumeye donuk uluslararası fonlar sağlamış ve sağladığı fonlarda kolaylıkla cevrilmiştir. Bu fonlar enerji, altyapı, inşaat, sanayi ve turizm başta olmak uzere bircok sektore yatırımın kaynağı/finansmanı olarak bankalarımız tarafından yatırımcıların kullanımına sunulmuştur. Ozellikle Enerji ve Turizm (ozellikle konaklama sektoru) sektoru, sektorel potansiyel vb pozitif kriterlerin yanında yatırımın/riskin transfer edilebilme ozelliğinden dolayı fon piyasasından aslan payını almış ve almaktadır.

Ozelikle son bir aydır şirket borclanmaları ve bilanco yapıları uzerine oluşan gundemle kamu ekonomi otoritesi şirketlerin sermaye yapılarına ilişkin duzenleme getirmeye hazırlanıyor. Şirketlerin kredi ağırlıklı değil, sermaye ağırlıklı bir yapıya sahip olması ile ilgili hazırlıklar/duzenlemeler başlayacak gozukuyor.(Belki Basel vb kriterleri gibi)

Bu arada ben de bu gundemden hareketle Antalya Turizm sektoru kredilerini/borclanmalarını inceleyerek tespitlerimi sizlerle paylaşmak istedim. Bu verileri de kamu kaynaklarından araştırarak aldım.

2008 – 2014 (Haziran ayı bazlı alınarak ) yılları arasındaki finansal gelişmeleri (Nakit krediler bazlı) Antalya ve Turizm sektoru bazlı rakamsal olarak inceledim.(BDDK verileridir)

Antalya genel rakamlar Haziran 2008 Haziran 2014 Değişim %
Toplam krediler 8,782,503,000 TL 36,690,042,000 TL %317
Turizm kredileri 1,071,480,000 TL 9,000,889,000 %740
Dolar cinsinden 878,000,000 USD 4,245,700,000 USD %384

Turizm Bakanlığı Belgeli Tesis ve Yatak sayısı 2008 2014

Tesis * 816 921

Oda sayısı * 162.288 218.891

*Tesis ve oda sayılarında değişime objektif bakabilmek icin bircok tesisin ve odanın ekonomik omrunu tamamladığı ve renovasyon/yeniden imalatla yenilendiği varsayımında dikkate alınmalıdır.

Tablo ozetlerinden hareketle Antalya ili genelinde Turizm kredileri stokunun 4,3 milyar Amerikan Dolarına dayandığı gorulmektedir.

Sektorel borclanma son 6-7 yılda TL bazlı % 740, USD bazlı % 384 artış gostermiştir. Kısacası bilanco pasifleri ağırlıklı olarak yabancı kaynak ve krediler bazlı buyumuştur. Turizm sektorunde Kaynak – Kullanım dengesi/yapısı, borclar / oz kaynaklar dengesinin oz kaynaklar aleyhine bozulduğu gorulmektedir. Bu konjonkturel ortamda ve yapıda ağırlaşmaya başlayan bilancoların pasif yapılarına/yonetimlerine dikkat etmek gerekiyor. Finansman olanaklarının değişim gosterdiği, fon sağlayıcı otoritelerin borc verme olanağı ve/veya iştahının değiştiği bir anda finansal krizlerle karşı karşıya kalınabilinir. Borclanmalar kontrollu ve oz kaynak dengeli olarak kurgulanmaya başlamalıdır.

Sohbet ortamlarında cok kullandığım ve sevdiğim bir anekdotla yazıma son veriyorum.

“Ozellikle yuksek katlı binaların merdivenlerinde sahanlıklar vardır.(duz yuruyuş alanları) Bu alanlar merdiveni cıkan insanların bir sure dinlemesini sağlar ve guc toplamasına yardımcı olur. Guc toplayan kişi ise onundeki yeni merdivenleri daha sağlıklı ve en az riskle cıkar “

Cok kıymetli turizm yatırımcılarımıza onerim; yatırımlarında zaman zaman dinlenmeleri, sahanlık misali durum tespiti yapmaları ve geleceğe hazırlanmak icin strateji geliştirmeleridir."

"Fırsatlar hicbir zaman bitmez, yeter ki siz hazır olun"

KAYNAK

__________________