Başkanvekilimiz Nihat Ozdemir, tum Yoneticilerimizin de hazır bulunduğu basın toplantısında, "Başkanımız ve Yoneticilerimize isnat edilmeye calışılan suclamalara inanmıyoruz" dedi. Başkanvekilimiz Nihat Ozdemir’in, Fenerbahce Şukru Saracoğlu Stadı 1907 Tribunu’nde duzenlediği basın toplantısında Yuksek Divan Kurulu Başkanımız Yuksel Gunay ve ve tum Yoneticilerimiz hazır bulundu. Nihat Ozdemir şunları soyledi: "Sadece Fenerbahce Spor Kulubu olarak değil, tum Turk Futbolu adına son derece onemli bir surecten geciyoruz.Yurutulmekte olan adli bir soruşturma kapsamında Sayın Başkanımız Aziz Yıldırım gozaltında, asbaşkanlarımız Sayın Şekip Mosturoğlu ve Sayın İlhan Ekşioğlu ile kulubumuz mali işler muduru Sayın Tamer Yelkovan ve altyapı sorumlumuz Sayın Cemil Turan’ın tutuklu olarak yargılanmalarına hukmedilmiştir. Herşeyden once ve onemle şunun bilinmesini istiyoruz ki; Fenerbahce Spor Kulubu, yoneticisinden taraftarına, sporcusundan calışanlarına kadar Turk adaletine sonsuz bir guven duymaktadır ve adli surecin adil bir bicimde sonuclanmasını beklemektedir. Yuce Turk adaletinin 104 yıllık şanlı tarihe sahip, 25 milyondan fazla taraftarı bulunan dunyanın en buyuk spor kuluplerinden biri olan kulubumuz hakkında en doğru kararı en hızlı bir bicimde vereceğine yurekten inanıyoruz. Bu inancımız doğrultusunda Başkanımız ve Yoneticilerimizin gozaltına alındığı Pazar gununden bu yana saygıyla sureci takip ettik. Bizler yurutulmekte olan surece saygı duyuyoruz. Ancak belirli bir kesimin henuz kesinleşmemiş delil ve kararlar uzerinden yargısız infaz yapmalarını ibretle izliyoruz ve bunu kabul etmiyoruz. Uzulerek goruyoruz ki bizim saygı ile takip ettiğimiz surecte soruşturmanın gizliliği ilkesi her gecen gun daha da artarak ihlal edilmektedir. Oysa ki bu surecte en cok dikkat edilmesi gereken nokta gizlilik ilkesidir. Dunyanın her demokratik ve hukukun ustunluğu prensibinin hakim oldugu ulkesinde emniyet gucleri, yuzlerce calışma yapar, sucu ve suclulari arastırır. Bunları konuyla ilgili savcılık makamına sunar, savcılık bunlardan buyuk bir kısmını dava acmaya yetecek olcude delil oluşturulmadığı kanaatiyle reddeder ve dava acmaz. Savcılık makamının dava acmayı uygun bulduğu soruşturmalar, savcılık talebiyle dava acılması icin mahkemeye sunulur. Mahkeme dava acılmasını kabul veya reddeder. Dava kabul edilirse, yargılama safhası baslar. Bu safhada her turlu delil, delil baslangicı ve tum belgeler mahkeme tarafindan hukuka uygun olarak tum derinliği ve inceliği ile değerlendirilir. Dolayısıyla "iddia edilen hicbir delil mahkeme tarafından kabul edilmedikce delil hukmu kazanamaz." Mahkeme hukuka ve vicdanına gore kararını verir. Bu karar taraflarca bir yuksek mahkemede temyiz edilir, temyiz mahkemesi kararını onama veya bozma şeklinde verir. Bundan sonra yine temyiz mahkemesine kararın duzeltilmesi icin karar talebinde bulunulur. Ancak bu karardan sonra verilen mahkeme hukmu kesinlik kazanır. Dunyanın her medeni ulkesinde durum boyle iken, başkanımıza uygun gorulen muameleye ve Fenerbahce’ye karşı surdurulen bu yargısız infaz ve linc kampanyasının hukuki durumu maalesef icler acısıdır. Soruşturma safhasında gizlilik esas olmasına rağmen, bir nevi halkla ilişkiler kampanyası yurutuluyormuş gibi bir suru medya mensubu kirli bilgilerini, yanlış kanaatlerini ve duşuncelerini kesinleşmiş, ispatlanmış ve hukme bağlanmış kararlar gibi takdim etmekte, bunu bekleyen yorumcular da buradan devam ederek yargılamadan infaz etmektedirler. Hukukun ustunluğunun oneminin savunulduğu şu gunlerde bir hatırlatma yapmak istiyoruz. Yine dunyanın tum medeni ulkelerinde ve ulkemizde bu gune kadar yuzlerce buyuk soruşturma ve operasyon, delillerin zayıflığı ve yetersizliği nedeniyle dava acılmasına dahi gerek gorulmeyerek sona ermiştir. Hatta bir cok davada basının kirli haber ve uydurmalarıyla davanin başında idama mahkum ettigi binlerce insan beraat etmiş ve suclu olmadıkları ispatlanmıştır. Ancak uzulerek goruyoruz ki; başkanımız ve yonetilerimizin icerisinde bulunduğu surecte daha savcı iddianamesini dahi yazmadan delil adı altında bircok karışık bilgi basın tarafından yayınlanıyor. • Karar mercii olmayan emniyet 19 macta şike olduğuna dair hukum acıklıyor • Ekranlarda yorumcular ve gazeteciler başkanımızı ve yoneticilerimizi suclu ilan ediyor ve infaz ediyorlar. • Her mac oncesinde yenen mac yemeklerinde cekilen fotoğraflar dahi gazetelerde şikenin belgesi diye yayınlanıyor. • Başkanımızın gozaltına alınma goruntulerinin ardından ekrana getirilen ve kimin evinden cıktığı belli olmayan silahların goruntuleri ile o silahlar sanki başkanımıza aitmiş havası yaratılmaya calışıyor. Bu kadar kuvvetli delillerin mevcut olduğunun iddia edildiği bir surecte boyle bir iletişim kampanyasına neden gerek duyuluyor?. • Bu soruşturmanın sadece Fenerbahce Spor Kulubu ile ilgili olmadığı bilindiği halde neden tum operasyona dair yorumlar ve bilgi kirliliği kulubumuz uzerinden yapılıyor ve herşey başkanımız ve yoneticilerimize mal edilmeye calışılıyor. Şu net olarak bilinmelidir ki; bu durum 25 milyon taraftarı bulunan buyuk camiamızda infial yaratmaktadır. Bizler tum bu hak hukuk tanımayan yargısız infaz surecini lanet ile kınıyoruz. Ve adaletin herkes icin birgun lazım olacağını hatırlatarak, hukuki surece saygı gosterilmesini gizlilik ilkesinin daha fazla ihlal edilmemesini istiyoruz. Bu surecte hukuku ihlal eden tum kişi ve kurumlar hakkında da her tur yargı yoluna başvurarak haklarımızı tazmin edeceğimizin bilinmesini istiyoruz. Turkiye Futbol Federasyonu’nun da bu surecte bir kesim tarafından oluşturulmaya calışılan yanlış algılar ve oluşturulan baskın kamuoyundan etkilenmeden aklı selim karar vereceğinden hicbir şuphemiz yoktur. Sadece Fenerbahce’yi değil tum Turk sporunu etkileyecek, toplumsal infiale neden olabilecek bir konumda alelacele karar vermektense konuyu etraflıca irdeleyip hukuk sureci doğrultusunda kararlarını vermelidirler. Daha delillerin ne olduğunun net olarak bilinmediği iddianamenin bile yazılmadığı bir surecte basında cıkan haberler yada yapılan yorumlar uzerine kulubumuzun şampiyonlar ligine katılması ya da kume duşurulmesi konusunda karar vermek Turkiye Futbol Federasyonu gibi bir kurumun ciddiyeti ve ağırlığı ile bağdaşmaz. Federasyonun da gercek anlamdaki hukuki surece saygılı olması ve hukukun carklarının donmesini beklemesi ve hukuk cercevesinde karar vermesini talep ediyoruz. Geri donuşu olmayan, vereceği zararları tazmin etmenin imkansız hale geleceği bir kararın verilmesi halinde bundan sadece Fenerbahce Spor Kulubu’nun değil Turk futbolunun ve hatta Turk sporunun zarar goreceği aşikardır. Bu noktada tum spor kamuoyuna ufak bir hatırlatma yapmak istiyorum. 14 Nisan 2011 tarihinde yururluğe giren 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Duzensizliği Onlemeye Yonelik Yasanın cıkması adına kanun yapıcılar ile en cok istişare eden ve caba gosteren Başkanımız Sayın Aziz Yıldırım ve Asbaşkanımız Sayın Şekip Mosturoğlu olmuştur. Fenerbahce Spor Kulubu daha once de yetkili mercilere futbolda şike ve teşvik primi ile ilgili iddiaların araştırılması konusunda gerek sozlu acıklamalar gerekse yazılı ve resmi yollar ile başvurularda bulunmuştur. Hal boyle iken biz başkanımız ve yoneticilerimize isnat edilmeye calışılan suclamalara inanmıyoruz Sadece Fenerbahce Spor Kulubu’ne değil Turk futbolu ve sporuna yaptığı hizmetleri herkesce malum olan Sayın Başkanımız Aziz Yıldırım ve yoneticilerimizin bu surecin sonunda aklandıklarını goreceğimize inanıyoruz ve bunun en kısa zamanda gercekleşmesini umuyoruz. Ozellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın dahi rahatsızlıklarını dile getirdiği cezaya donuşen tutukluluk surelerinin bu davada yaşanmamasını suratle sonuca gidilmesini diliyoruz. Hafta icinde once Sportif Direktor ve Teknik Sorumlumuz Sayın Aykut Kocaman’ın ardından da futbol takımımızın değerli kaptanı Alex De Souza’nın belirttiği uzere kulubumuzun kazandığı 18. Şampiyonluk sporcularımızın sahada akıttıkları helal terleri ile kazanılmıştır. Bugun daha surecin başında yargısız infaz yapmaya calışanlar futbolcularımızın emeklerini, formalarını ıslattıkları terlerini taraftarlarımızın yağmur camur demeden sesleri kısılana kadar takımlarına verdikleri destekleri yok saymaktadırlar.. Yıkmak kolay ama yapmak inşa etmek zordur. Fenerbahce Spor Kulubu 104 yıllık bir gecmişe sahiptir. Kulubumuzun tum branşlarında elde ettiği şampiyonlukları, sporcularımızın milli formaları ile ulkemize kazandırdığı madalyaları kadar helaldir. Bu noktada asil duruşları ile bu surecte bize destek veren tum spor kulupleri ve camialarına teşekkur ederiz. Bir kez daha hatırlatmak istiyoruz ki;6222 sayılı Sporda Şiddet ve Duzensizliği Onlemeye Yonelik Yasa, Fenerbahce Spor Kulubu’nun başkanı ve yoneticilerinin de cabaları ile hazırlanmıştır. 27 yıldır Turkiye Kupası’nı muzesine goturememiş, iki defa lig şampiyonluğunu son maclarda kaybetmiş bir takımın bugun akıttığı teri yok sayarak şampiyonluğuna, başkanına ve yoneticilerine leke atmaya calışmak vicdanların kabul edebileceği bir durum değildir. Buyuk Fenerbahce taraftarının da bu surecte ne kadar zor gunler yaşadığını biliyoruz, farkındayız. Cunku Fenerbahce sadece bir spor kulubu değil, milyonlarca taraftarımızın hayatlarının onemli bir parcasıdır. Ancak şimdi Fenerbahce Spor Kulubu’nun neden buyuk olduğunu neden bizim taraftarımızın 12. Adam olduğunu bir kez daha gostermenin zamanıdır. Değerli Fenerbahceliler Bu zor surecten hep birlikte, birlik ve beraberlik icerisinde cıkacağız. Bu yaşadıklarımız bizleri daha da birleştirecek, butunleştirecek; yılmaz ve yıkılmaz yapacak. Bizler hep birlikte uzerimizde efsane cubuklu formalarımız, Fenerbahcemizin bayrağı altında yurumeye devam edeceğiz. Sayın İslam Cupi’nin tarihimizde bugun yaşadığımız zor zamanları da adeta onceden gormuşcesine soylediği gibi, "Fenerbahce buyukluğu ne şampiyonluk buyukluğu, ne kupa buyukluğudur. Onun buyukluğu başka bir buyukluktur işte, adı konamaz." İşte şimdi bu buyukluğu herkese bir kez daha gururla gosterme zamanıdır. Bir kez daha sadece futbolumuza değil, Turkiye’de amator sporların gelişmesinden uluslararası musabakalarda bizleri gururlandıran, madalyaları ulkemize getiren, bayrağımızı gururla dalgalandıran sporcuların yetişmesinde hizmeti gecmiş Sayın Başkanımız Aziz Yıldırım ve diğer yoneticilerimizin kendilerine isnat edilmeye calışılan suclara bizler inanmıyoruz. Fenerbahce taraftarının da inanmadığını biliyoruz. Fenerbahce Spor Kulubu Yonetimi bu surecin en başından bu yana 24 saat gorevinin başında ve başkanının, yoneticilerinin, calışanlarının ve camiasının haklarını savunmak adına elinden geleni herşeyi ozveri ile yapmaktadır. Bu noktada ortaya konan cabadan kimsenin şuphesi olmasın. Adaletin bir an once yerini bulmasını bekliyor ve bu konuda Turk savcı ve hakimlerine kısaca yargımıza sonuna kadar guvenimizi bir kez daha ifade etmek istiyoruz. Sozlerimizi Sayın Başkanımızın genel kurullarımızda ve yuksek divan kurulu toplantılarımızda soylediği bir soz ile bitirmek istiyorum. "Darağacında da olsak son sozumuz Fenerbahce"… Hepinize şahsım ve Yonetim Kurulumuz adına saygı ve selamlarımızı sunuyorum"
Haber ile ilgili diğer fotoğraflar
Resmi Site