Turk-İslam Birliği, bir sevgi birliğidir. Muhabbet birliğidir, gonul birliğidir. Bu birliğin temeli, sevgi, fedakarlık, yardımseverlik, merhamet, hoşgoru, anlayış ve uzlaşıdır. Ayrıca insana saygı, sanatta, bilimde ve teknolojide en yuksek noktaya ulaşmak birliğin hedefidir. Birliğin kurulmasıyla, sadece Turk toplumları ve Muslumanlar değil, tum dunya aydınlığa kavuşacaktır.
Birlik olmak Turk-İslam dunyasına muthiş guc kazandıracaktır. İnananların birliğini guclu kılan imanları ve ihlaslarıdır. Gercek dostluk ve ittifak ancak samimi iman ile kurulur. Muminler, birbirlerini araya hicbir cıkar ya da menfaat beklentisi katmadan, halis niyetle ve sadece Allah rızası icin sever, Allah rızası icin dost olur ve Allah rızası icin birlik olurlar. Temeli dunya uzerindeki en sağlam kaynağa, Allah sevgisine ve Allah korkusuna dayalı olan bu birliğin bozulması, dağılıp yıkılması Allah'ın dilemesi dışında hicbir şekilde mumkun olmaz.
Turk-İslam Birliği dunyaya barış getirecektir. Turk-İslam Birliği oncelikle Musluman ulkeler arasındaki anlaşmazlıkları cozup İslam dunyasına sulh getirecek, ote yandan dunya genelinde catışma ve savaşı kışkırtan her turlu hareketin karşısında yer alacak, savaşı korukleyen her turlu girişime karşı engelleyici bir guc olacaktır.
Turk-İslam Birliği’nin kurulmasıyla, Amerika, Avrupa, Cin, Rusya, İsrail kısaca tum dunya rahatlayacaktır. Teror sorunu son bulacak, hammadde kaynaklarına ulaşım garanti altına alınacak, ekonomik ve sosyal duzen korunacak, kulturel catışma tamamen ortadan kalkacaktır. Amerika askerlerini topraklarından binlerce kilometre uzağa gondermek zorunda kalmayacak, İsrail duvarlar arkasında yaşamayacak, Avrupa Birliği ulkeleri ekonomik herhangi bir engelle karşılaşmayacak, Rusya guvenlik endişesi duymayacak, Cin hammadde sıkıntısı cekmeyecektir.
Turk-İslam Birliği’nin kurulmasıyla, Batı dunyasının savunma masrafları azalacaktır. Amerika Birleşik Devletleri, yaklaşık 400 milyar dolarlık askeri butcesi ile silahlanma listesinin başında yer almaktadır. ABD'yi 60 milyar dolar ile Rusya, Rusya'yı da 42 milyar dolar ile Cin takip etmektedir. Turk-İslam Birliği, İslam dunyasıyla ilgili tum catışma ve gerilimleri ortadan kaldırarak kuresel bir barış ve huzur ortamı sağlayacak, sadece Musluman ulkelerde değil dunyanın diğer pek cok ulkesinde de savunma giderlerinin azaltılmasını sağlayacaktır. Boylece silah teknolojisine yapılan yatırım, silahların geliştirilmesine harcanan para, rahatlıkla eğitim, tıp, bilim, kultur gibi alanlara kaydırılacaktır.
Turk-İslam Birliği'nde fikir ve ifade ozgurluğu vardır. Turk-İslam Birliği her duşunceden ve inanctan insanın hicbir baskı ve zor ortamı olmadan fikirlerini rahatlıkla ifade edebileceği, bu insanların haklarının her yonuyle korunacağı, herkesin duşuncesinin hoşgoru ile karşılanacağı bir birlik olacaktır. Turk-İslam Birliği'nin onculuğunde Musluman toplumlar, insanların birbirlerinin goruşlerine saygı gosterdikleri, eşitlik, adalet ve hurriyetin egemen olduğu, zulum ve haksızlığın tamamen ortadan kaldırıldığı toplumlar olacaktır. Ve İslam dunyası sadece Muslumanlar’ın huzurunu ve guvenliğini sağlamakla kalmayacak, dunyada kultur ve uygarlığın da onderi konumuna gelecektir.
Turk-İslam Birliği ticareti canlandıracak, ekonomiyi guclendirecektir. Ekonomide, siyasi alanda ve kulturel sahada Musluman ulkeler arasında gercekleştirilecek bir butunluk, geri kalmış olanların hızla ilerlemesine, gerekli imkana ve alt yapıya sahip olanların bunları en verimli şekilde kullanabilmelerine olanak tanıyacaktır. Ekonomik buyume, bilim ve teknolojiye yapılacak yatırımları artıracaktır. Ekonominin gelişimi ile birlikte eğitim seviyesinde de doğal bir yukselme olacak, toplum cok yonlu gelişecektir.
Turk-İslam Birliği, Musluman alemini kalkındıracaktır. Oluşturulacak İslam ortak pazarı sayesinde, bir ulkede uretilen urunler, gumruk, kota gibi sınırsal engellere takılmadan bir diğer ulkede kolaylıkla pazarlanabilecektir. Ticaret alanı genişleyecek, tum Musluman ulkelerin pazar payı artacak, ihracat gelişecek, bu, Musluman ulkelerdeki sanayileşme surecini hızlandıracak, ekonomide sağlanacak kalkınma ile teknolojide de gelişme yaşanacaktır.
Ekonomisi guclu bir Turk-İslam alemi Batı dunyası ve diğer toplumlar icin de onemli bir refah kaynağı olacaktır. Bu toplumlar karşılarında guven icinde, tedirginlik duymadan iş birliği yapabilecekleri, ticari faaliyet icinde olabilecekleri bir guc bulacaklardır. Ayrıca Batılı kurum ve kuruluşların surekli olarak bu bolgelerin kalkınması icin aktardıkları fonlara da gerek kalmayacak, bu fonlar dunya ekonomisinin guclenmesi icin kullanılacaktır.
Turk-İslam Birliği'nin tesis edilmesiyle enerji kaynakları guvence altına alınacaktır. Turk-İslam Birliği'yle zengin yer altı kaynaklarının bulunduğu bolgelere istikrar ve barış hakim olacak, buralarda demokratik sistem en duzgun şekilde işleyecektir. Boylece bu kaynakların en verimli şekilde kullanılmasında ve kaynakların değerlendirilmesinde İslam ulkelerinin olduğu kadar diğer toplumların da hicbir zarar gormeyeceği bir model oluşacaktır. Bu da, başta petrol uretimi ve fiyatları olmak uzere dunya ekonomik dengeleri acısından son derece onemli olan hususlarda, istikrarlı ve dengeli bir siyaset izlenmesini sağlayacaktır.
Turk-İslam Birliği sanatı ve estetiği teşvik edecek, ihtişamlı bir medeniyet inşa edecektir. Huzur ve guvenliğin sağlandığı, ekonomik sıkıntıların ortadan kaldırıldığı Turk-İslam dunyasında, eğitim, bilim ve kulture ayrılan butce genişletilecek ve buyuk bir kulturel atılım yaşanacaktır. Dostluk ve kardeşliğin yerleşmesi, bireylerin duşunmeye ve araştırmaya daha cok vakit ayırabilmelerine, bunu yaparken daha hur fikirli ve ileri goruşlu olabilmelerine zemin hazırlayacaktır. Kargaşa, yokluk ve sıkıntının giderildiği ortamlar yeni fikirlerin geliştirildiği, yeni urunlerin ortaya cıkarıldığı, faydalı buluşların yapıldığı ve surekli ilerlemenin yaşandığı ortamlardır. Musluman dunyası da Turk-İslam Birliği'ni kurarak, bu ortamı meydana getirecektir.
__________________