Soru 1:
1) Sizce olum 'kotu' bir olay mıdır?
Cevap:
Olum acı bir olaydır, imanlı imansız her insanı uzer, ağlatır, mutsuz eder. Ama kotu bir olay denemez. Olum tabîî, kacınılmaz, arkasından gelecek hayat, dunyadaki yaşantıya bağlı olarak iyi veya kotu olacak olan bir sondur.
Hz. MevlÂnÂ'nın vefat gecesine "şeb-i arûs" denir ki, manası "aşıkın maşukuna kavuştuğu gece, vuslat gecesi" demektir. Bir aşık da "Her gun takvîm-i omrumden bir siyah yaprak duşuyor- Hala belli olmadı îdi rûz-i visalin" diyor "Yani kavuşma gununun bayramı" belli olmadı diye uzuluyor. Merhum Aliya İzzet'i ziyaret eden birisi uzun omur dileğinde bulunmuş, Bilge Kral'ın cevabı şoyle olmuş: "Artık yeter, oraları ozledim!".
Soru 2:
Son haftalarda haberlere ve koşe yazılarına konu olan Zincirlikuyu Mezarlığı kapısındaki "Her canlı olumu tadacaktır" yazısı (ayet-i kerime meali) hakkında sizin goruşunuz nedir? O ayet mealinin mezarlık kapısına yazılmış olması yanlış mıdır?
Cevap:
Bu Âyet meali, hicbir kimsenin itiraz edemeyeceği ve aksini ispat mumkun olmayan bir gerceğin ifadesidir, mezarlık kapısında olması da cok uygundur; aslında herkesin her gun goreceği bir yerde olmasında da buyuk faydalar vardır.
Soru 3:
Olumu hatırlatan bu tur uyarılar insanlar uzerinde nasıl etki yapar?
Cevap:
Ahirete inanan insanlar uzerinde muspet tesir yapar, unutulması zararlı olan bir gerceği hatırlatır, muminin dunyaya dalarak ahiret hazırlığını ihmal etmesini engeller. Ahirete iman etmeyen insanlar uzerinde iyi ve kotu iki tesirinden soz edebiliriz:
a) İyi tesir, insanın hırsını frenlemesi, fani dunya icin yapılacak şeylerin dengesini sağlamasıdır.
b) Kotu tesir, karanlık bir geleceğin hatırlanması sebebiyle kişinin mutsuz ve huzursuz olmasıdır.
Soru 4:
Olum korkusunu yenmek icin neler yapılmalı? Bir ilahiyatcı olarak sizin bu konudaki goruşunuz nedir?
Cevap:
Olum korkusunun tek ilacı ahirete iman ve elden geldiğince ona hazırlıklı olmaktır.
Soru 5:
Olumu unutmanın insanlara bir faydası var mı?
Cevap:
Olumu unutmanın, ahirete iman etmeyenler icin bir faydasından soz edilebilir, ama bu fayda, sarhoşun derdini unutmasına benzer, ayılınca gercek butun ağırlığı ile kişinin omuzlarına coker.
Soru 6:
Olumle yuzleşmeden hayatla barışık olmak, gercekten mutlu olmak mumkun mudur?
Cevap:
Bana gore mumkun değildir, ama olumle yuzleşmenin, inanan ve inanmayanlara ait ceşitli şekilleri vardır.
Soru 7:
Mezarlıklarla icice yaşamak mı, olumu hatırlatan her şeyden insanları uzaklaştırmak mı 'care'dir, doğrudur?
Cevap:
Ahirete iman edenlerin olumu sık sık hatırlatan fırsatlardan yararlanmaları gerekir. Olumu unutmak manevi (uhrevi) olarak buyuk kayıplara sebep olabilir. Postmodern felsefede "gercek" ve "iman" diye bir şey olmadığı, eldeki hayat fırsatının "en iyi, en mutlu" bir şekilde gecirilmesi hedef olduğu icin olumu unutmak "iyi" hatırlamak "kotu" oluyor; cunku hatırlamak hayatın ve mutluluğun gecici olduğunu, geleceğin de karanlık/mechul olduğunu hatırlamak manasına geliyor. Bu yuzden (o felsefenin etkisiyle) oluye yapılan işlemler ve merasimler gittikce profesyonel hale geliyor, olunun ilgilenen cevresi gittikce daralıyor. Kaynak:Prf.Hayrettin KARAMAN
__________________
İslam hukuku profesoru Hayrettin Karaman'a olum hakkında sorular ve cevaplar
Dini Bilgiler0 Mesaj
●26 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- İslam hukuku profesoru Hayrettin Karaman'a olum hakkında sorular ve cevaplar