Ali Sami Yen Uzerine Bir Yazı
Galatasaray0 Mesaj
●31 Görüntüleme
- ReadBull.net
- TV, Sinema, Sanat ve Spor
- Spor
- Galatasaray
- Ali Sami Yen Uzerine Bir Yazı
-
12-10-2019, 05:09:19Kayıtlı ÜyeNazar etme ne olur... Calış, senin de olur! Turk futbolunda hep ilkleri gercekleştiren Cim-Bom’un ilk renkleri sarı-siyahtı... Ama kurucular sarı ve kırmızının uyumunu gorunce, şimdiki renklerde karar kılındı... Yapmadığı iş kalmayan ve sayısız rekor kıran kurucu Ali Sami Bey, Ataturk’un Nutuk’taki bazı konuşmalarını da Ulu Onder’in adına seslendirdi 1905’te kurulan kulubun onceleri bir ismi yoktu, ama liseli futbolcular boyle anılırdı Bir asır... 36.500 gun eder! 25 yaş ortalaması ile, 4 kuşak demektir. Avrupa 1. liglerinde, şu an 1.100 kadar kulup var. Acaba kacı, Galatasaray gibi 100 yıldan bu yana geliyor? 50 diyelim! 'Bir adet alana, bir de bizden bedava' kampanyaları var. Hadi 100 olsun... Herkes kesesinden yesin icsin, saltanatım var benim. Ne kadar bol keseden tahmin yaparsan yap, bir yerde durursun. Cunku bir asır, herkese nasip olmaz. Avrupa liglerinin geriye kalan 900 takımı icin; Galatasaray turbe gibi kalır. Gelip tavaf etsinler... Bereketleri artar. *** Bir asır bu... 100 yıl bu... Kolay soylenir mi? Kolay yazılır mı? Kolay silinir mi? Beşiktaş da bu yoldan gecti, ama Galatasaray ustune asfalt doşedi... UEFA Kupası ve Super Kupa; bu yolda yorgun duşenlerin oturup dinleneceği, nefes ve moral alacağı 2 benzin istasyonu oldu. Doldur buradan kurşunsuz super benzinini full, bas gaza yeni başarılara... *** Gercekleri tarih yazar. Tarihi Galatasaray... Bana da, o tarihin sayfalarını hatırlatmak kalıyor: Hatırla ey peri o mesut geceyi... Camların altında verdiğin buseyi. Neuchatel Xamax'ı... Monaco'yu... Real Madrid'i... Hertha Berlin'i... Dortmund'u.. Palma de Mallorca'yı... Arsenal'i hatırla! Daha fazla saymayayım; başka kuluplere karşı nispet gibi olmasın. Bazıları Super Baba'yı seyrederken, Galatasaray Super Kupa'yı alıyordu. Nazar etme ne olur... Calış, senin de olur! *** Bana 'Ali Sami Bey' derler... Galatasaray'ı kuran Ali Sami Bey'dir ama, o ben değilim. Olamam! Elime kalem vermişler; yanlış-doğru, aklıma geleni yazıyorum. Bunun dışında; bu memlekette taş ustune taş koymuşluğum yok. Ama hakiki, oz be oz, Ali Sami oyle mi? Galatasaray'ı kurmuş... Galatasaray'ın ilk başkanı olmuş ve 14 yıl başında kalmış... Aynı zamanda Galatasaray'da top oynamış! Yalnız kulubunu orgutlememiş, Turk futbolunu da orgutlemiş... Bugunku Futbol Federasyonu'nun temeli sayılan Turkiye İdman Cemiyetleri İttifakı'nın da kurucusu olmuş... Onun da ilk başkanı olmuş... Milli takımın ilk teknik direktoru... 1924 Paris Olimpiyatları'na katılan sporcularımızın kafile başkanı... Yetmedi, yetmedi! Turkiye Milli Olimpiyat Komitesi'nin 1926-1931 yılları arasında 5 yıl başkanlığını da yaptı. Galatasaray muzesini kurdu... Sahada mac yoneten ilk Turk hakemi oldu... En onemlisi ne biliyor musunuz (Ki bunu bilmezsiniz); Ataturk'un 'Efendiler' diye başlayan ve Nutuk'ta yer alan konuşmanın bir bolumunu, Buyuk Onder'in adına o soylemiştir. 'Ben sporcunun zeki, cevik, aynı zamanda ahlaklısını severim' bunlardan biridir. Yani, Ataturk gibi adam! *** Ali Sami Bey'in yaptığı hizmetleri yaza yaza, parmaklarım dolama olacak. Yaz, yaz bitmiyor. Galatasaray kulubunde yalnız futbol oynatmadı ki; rugby, tekerlekli paten hokeyi, kriket, orienteering gibi ilginc sporlar da yaptırdı. Sporcular yetiştirdi... Ben de Ali Sami... O da Ali Sami... Ama aradaki korkunc, buyuk, ulaşılmaz, inanılmaz farkı goruyor musunuz? 100 yıl once başardıkları, bugun benim hayallerime bile sığmıyor. Kartvizitine bak, beynin yamulsun: Galatasaray Başkanı... Federasyon Başkanı... Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı... Olimpiyat Kafilesi Başkanı... Milli takım teknik direktoru... Turkiye'nin ilk hakemi... Yani, sadece Galatasaraylıların sahiplenebileceği biri değil; hangi kulupten olursa olsun, her sporcunun sahipleneceği bir idol... Bir dava adamı... Corbaya tuz atmamış, corbanın kendisini yapmış biri... Turk sporunun, Che Guevera gibi devrimcisi... Militanı... Kazanılan değerlerin yılmaz bekcisi... Gozunu budaktan sakınmayan bir lider! Onun başkanlığında, ust uste 3 şampiyonluğun geldiğinin ertesinde; futbolcusu Adnan İbrahim'e haksız verilmiş bir ceza yuzunden, Galatasaray'ı ligden cekti. Beyefendiliğinin arkasında sert bir kaya gibi duran otoriter kişiliği; asla taviz vermezdi. Korkularından, Galatasaray'a ceza bile kesemediler. Turkiye'de başta Ali Şen olmak uzere herkes; bir cok defa 'Takımımı ligden cekerim' tehdidi savurdu ama, gercekleştirebilecek bir yurek cıkmadı. Bunu yapan, sadece Ali Sami Bey'dir. Gerisi hikaye... *** Galatasaray'ın 7 kişiyle, tam kadrolu F.Bahce'yi 7-0 yendiği unlu bir mac vardır. Ali Sami Bey, kadroda surekli sağhaf olarak yer aldığı halde; 7 Şubat 1911'de oynanan o macta, mecburen kaleye gecti. Cunku yoğun lodos yuzunden, Kadıkoy'e gelemeyen Galatasaraylı futbolculardan biri de, kaleciydi... Onun yerine kaleye gecti ve gol yemedi. Yani Ali Sami Bey, rekor kırılırken bile, karşımıza cıkıyor. Hem yonetici, hem sporcu olarak, gergef gibi her ilmiğe girmiş; değerli bir halı gibi, yaşamı rengarenk motiflerle işlenmişti. *** Galatasaray'ı kurma aşamasındayken, oynadıkları tek topun bakımı ona aitti... Lisedeki cimnastik oğretmeni Bedri hoca; yurt dışından getirttiği topu, Ali Sami Yen'e emanet etmişti. Ona gozu gibi bakıyordu. Eski İstanbul'da azınlıklar ve yabancıların domuz eti ihtiyacını karşılamak uzere acılmış kasapların bulunduğu, bir Domuz Sokağı vardı. Ali Sami Bey, buradan domuz yağı alır, ellerindeki tek topu ozenle yağlar ve şişirirdi. Domuz yağı; ağızla uflenerek şişirilen topu, gerekli sertlikte tutabilmek icin kullanılırdı. Ali Sami Bey topla ilgilenirken, arkadaşı Asım Tevfik ise formaların bakımını ustlenmişti. Ayrıca; ileride kurmayı tasarladıkları Galatasaray kulubu icin, arkadaşlarından her hafta birer kuruş toplar, biriktirirdi. Bu işi o kadar titizlikle ve sebatla yapıyordu ki; kulup kurulduğunda, muhasebe işi Asım Bey’e verildi. *** Galatasaray gayri resmi olarak kurulduğunda, adı Galatasaray değildi. Daha doğrusu kulubun adı henuz yoktu. Ancak oynadığı rakipler; onlar icin 'Galata Sarayı efendileri' derdi. Milliyet'ten sevgili Halil Ozer'in kitabı da, adını buradan alır. Gerci kulubun tarihini vermez ama; Galatasaray'ın yakın donemlerine ait, basına yansımamış ilginc olayları; carpıcı bir şekilde okuyucusuna aktarır. Akıcı bir kitaptır. Gazeteci arkadaşlarımızdan Ahmet Cakır da? Galatasaray tarihi ve Fatih Terim uzerine, kaynak kitaplar yazmıştır. Eserleri, Turk spor basınının yuzakı olmuştur. Cok sayıda kitap yazmasına rağmen; nedendir, kendi meslektaşları arasında, gercekten hakettiği desteği bulamaz. Ama o, bıkmadan urun vermeğe devam ediyor. Hizmetleri icin kendisine teşekkur ediyor, kaldığımız yerden devam ediyoruz. *** Evet; Galatasaray'ın adı onceleri Galatasaray değildi. Cunku adı henuz konulmamıştı. Adını başkaları verdi. İşin tuhafı, Galatasaray'ın ilk renkleri sarı-kırmızı da değildi. Galatasaray'ın renklerinin sarı-kırmızı olmasını, sarı-kırmızı gul yetiştirmekle unlu Gul Baba efsanesine bağlasalar da; bu pek doğru değildir. Cunku bu konudaki gerceği, Ali Sami Bey’in bizzat kendisi anlatır. Naklettiğine gore: Kulube, (Sarı-siyah olarak) yeni forma kumaşları almak icin; Bahcekapı'daki Şişman Yanko'nun mağazasına giderler. Tezgahtar bir ara; sarı ve kırmızı kumaşları yan yana tutarak gosterir. Sarı ve kırmızının uyumu, hepsini etkiler... Ali Sami Bey; iki rengin yureklerinde uyandırdığı heyecanı, bir cok kez anlatmıştır. Kayıtlarda vardır. __________________