Hadislerde hangi amelin daha faziletli olduğuna dair farklı amellere işaret edildiği gibi, hangi gunahın daha buyuk olduğuna dair de farklı gunahlara vurgu yapılmıştır. Bunların farklı değerlendirilmeleri, farklı kriterlerden kaynaklanabilir. İşte detaylar:

Bir hadiste “Amellerin en faziletlisi, Allah’a ve resulune imandır.” (Buhari, İman, 18; Muslim, İman, 135) denilmiştir.

Diğer bir hadiste ise “Amellerin en faziletlisi vaktinde kılınan namazdır”(Buhari, Cihad, 1; Muslim, İman,140) denilmiştir.

Alimler bu konuyu iki şekilde yorumlamışlardır:

1) Bu hadislerdeki farklı ifadeler, konuyla ilgili soru soranların hallerine gore verilen farklı cevaplardan kaynaklanıyor. Orneğin bazı yerlerde “bu iş en hayırlı iştir” denilir, fakat bununla mutlak olarak bunun her şeyden daha hayırlı olduğu kastedilmez, yalnız oradaki muhatapların durumuna bakılarak ilgili işin onlara gore “en hayırlı” olduğuna işaret edilir. Bu “mukteza-yı hale mutabakattan ibareet olan” belagate uygundur.

2) Bu gibi hadislerde “min=den” harfinin bir şekilde hazfedilmesinden oturu mutlak manada ilgili amelin ustunluğu anlaşılıyor. Halbuki, “min” harfi nazara alındığında, hadislerdeki ilgili ifadelerden -sozegelişi- “en hayırlı, an faziletli amel namazdır” manası değil, “en faziletli, an hayırlı amellerden biri de namazdır” manası anlaşılır.

Buna gore, “amellerin en hayırlısı imandır” ifadesi gercekten mutlak bir ustunluğu, diğerleri ise duruma gore soylenmiş izafi gercekler manasında kabul edilir. (bk. Nevevi, 2/77-78)

Bu yorumlar gunahlar icin de gecerlidir.

Orneğin: bir hadiste: “En buyuk gunahlar: Allah’a şirk koşmak, Sihir yapmak, haksız yere dam oldurmek,faiz yemek, yetim malını yemek, savaşı bırakıp kacmak ve masum mumin kadılara zina sucunu isnat etmek.” (Muslim, İman, 89) şeklinde yedi helak edici gunahlar olarak takdim edilmiştir.

Buna mukabil, başka bir hadiste: “En buyuk gunahlar: Allah’a şirk koşmak, haksız yere adam oldurmek, ana-babaya karşı gereken gorevi yapmamak ve yalan soz soylemek/yalan yere şahitlik etmek.” (Buhari, Edeb, 6; Muslim, İman, 87) şeklinde dort adet olarak belirtilmiştir.

Bu farklılık da muhatapların o anki sorularına uygun gorulen bir cercevede değerlendirilmiştir.

Yani, buralarda yer alan “Şirk” gercek bir buyuk gunahtır. Fakat diğer buyuk gunahlar ise, izafi bir gercekliğe sahiptir.

Bu ifadeler “umumu” değil, “mutlaklığı” ifade ederler.

Mutlak ise yerine gore kayıtlara bağlanır. Orneğin, konumlarına gore bazı adamlara “sihir” en buyuk gunahlardan sayılırken, diğer bazı adamlara “yalan yere şahitlik” en buyuk gunahlardan sayılmıştır.
__________________