Efendimiz (sas) birgun yere cubukla, kare biciminde bir şekil cizdi. Sonra, bunun ortasına bir hat cekti, onun dışında da bir hat cizdi. Sonra bu hattın ortasından itibaren bu ortadaki hatta istinad eden bir kısım kucuk cizgiler attı. Resulullah (sas) bu cizdiklerini şoyle acıkladı: Şu cizgi insandır. Şu onu saran kare cizgisi de eceldir. Şu dışarı uzanan cizgi de onun emelidir. (Bu emel cizgisini kesen) şu kucuk cizgiler de musibetlerdir. Bu musibet oku yolunu şaşırarak insana değmese bile, diğer biri değer. Bu da değmezse ecel oku değer! (Buhari, Rikak 3)
Resulullah (sas) omuzumdan tuttu ve: “Sen dunyada bir garib veya bir yolcu gibi ol” buyurdu. İbnu Omer (radıyallahu anh) hazretleri şoyle diyordu: “Akşama erdin mi, sabahı bekleme, sabaha erdin mi akşamı bekleme. Sağlıklı olduğun sırada hastalık halin icin hazırlık yap. Hayatta iken de olum icin hazırlık yap.” (Buhari, Rikak 2, ayrıca: (Tirmizi’nin rivayetinde, “yolcu gibi ol sozunden sonra şu ziyade var: “Kendini kabir ehlinden added.”)
Resulullah (sas) elindeki iki cakıl(dan birini yakına, diğerini uzağa) atarak: “Şu ve şu neye delalet ediyor biliyor musunuz?” dedi. Cemaat: “Allah ve Resulu daha iyi bilir” dediler. Buyurdu ki: “Şu (uzağa duşen) emeldir, bu (yakına duşen) de eceldir. (Kişi emeline ulaşmak icin gayret ederken ulaşmadan oluverir)”. (Tirmizi, Emsal 7)
__________________
Emel ve ecel denkleminde insan
Dini Bilgiler0 Mesaj
●30 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- Emel ve ecel denkleminde insan