MÂlik oglu Enes (ra)den rivÂyet edilmistir: Bir kimse ona misafirlige gitmisti. O misafir hikÂye etmistir ki: "Enes hazretleri yemekten sonra peskirinin sararmis, solmus, kirlenmis oldugunu gorur. Hizmetci kiza: Su kirli ve bulasik peskiri, bir an icin olsun tandira ativer! dedi. Anlayisli kiz hemen peskiri atesle dolu tandira atti. MisÂfirlerin hepsi de bu ise sastilar, peskirden dumanlar cikacagini, yanip kul olacagini bekliyorlardi. Bir muddet sonra hizmetci kiz, kirlerinden temizlenmis, beyazlasmis peskiri tandirdan cikardi. Orada bulunanlar: Ey aziz sahÂbi! dediler. Bu peskiri nasil oldu da ates yakmadi, ustelik bir de onu temizledi. Enes dedi ki: Hz. Mustafa bu peskire cok defa alnini, agzini sildi de ondan. Sonra misafirler o hizmetci kiza: O peskiri efendinin emri ile goturup atese attin, haydi diyelim ki efendin sirlari biliyordu, ya sen ey hanim kiz, boyle degerli bir peskiri, 'Bu nasil olur?' demeden hemen goturup atese attin Hizmetci kiz dedi ki: Kerem sÂhibi kisilere guvenirim, Allahin has kullarindan cok sey umit ederim. Peskir de ne oluyor Bana boyle; 'Atil atese!' diyeydi, hic dusunmeden kendimi atardim."
MevlÂn Hazretleri Mesnevî?de menkibeye su nasîhati ilÂve eder:
Ey atesten ve azaptan korkan gonul, oyle bir el, oyle bir dudak sahibine yaklas ki: O el ve agiz, peskir gibi cansiz bir seye boyle bir yucelik, boyle bir seref verirse, bir Âsikin rûhuna neler verir, ne feyizlerde bulunur Allah KÂbenin tasini, topragini kible yapti. Ey can, sen de calis, cabala, iyi isler yap da mana erlerinin ayaginin topragi ol Enes Bin MÂlikin peskirinden alacagimiz daha cok dersler var..
__________________