Aletsiz, calgısız nağmeli sese sima denir. Calgı aleti ile birlikte olan insan sesine gına [muzik] denir. Gına haramdır. (Durr-ul mearif)


Lokman suresinin 6. Âyetindeki lehv-el hadis ifadesini Âlimler musiki, calgı aleti olarak bildirmiştir. İbni Mesud hazretleri yemin ederek lehv-el hadisten kasıt, calgı aleti ve musiki olduğunu soylemiştir. (Tefsir-i ibni Kesir, Tefsir-i Medarik)


MevÂhib-i aliyye ismindeki tefsirde, lehv-el hadis Âyeti şoyle tefsir ediliyor: Bazıları, yalan hikayeler yazarak veya şarkıcı kadınlar tutup herkese ses nağmeleri dinleterek, Kur’an-ı kerim dinlemelerine engel olmaya calışıyorlar. Onlara Cehennem ateşini mujdele! (MevÂkib tefsiri)


Bir hadis-i şerifte de buyuruluyor ki:

(Ucu haric, her lehv bÂtıldır.) [Deylemi]

Demek ki lehv, bir oyun, bir eğlence bir calgı olduğu icin boyle buyuruluyor.

Mufessirler, İsra suresinin 64. Âyetinde şeytana, (Vestefziz... bi savtike [Sesinle oynat]) demenin calgı ile oynat demek olduğunu, bu Âyetin, her ceşit calgıyı haram ettiğini bildirmişlerdir. (Şeyhzade)


Mufessirler Enam suresinin 70. Âyetini, (Dinlerini [şarkı ile, musiki ile] oyun ve eğlence hÂline sokanlardan uzak dur) şeklinde tefsir etmişlerdir. Kur’an-ı kerimde buyuruluyor ki:

(Peygamberin emrine uyun, yasak ettiğinden sakının!) [Haşr 7]

(Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80]


(O Peygamber, guzel şeyleri helal, cirkin, pis şeyleri haram kılar.) [Araf 157]

(Kur'anı sana insanlara acıklayasın diye indirdik.) [Nahl 44]


Şimdi Resulullah efendimiz, yukarıdaki Âyetleri nasıl acıklamışsa ona bakalım:

(İlk teganni eden şeytandır.) [Taberani]

(Sesini gına ile yukseltene şeytan musallat olur.) [Deylemi]

(Rahmet melekleri, ceres, [can, zil, cıngırak] bulunan yere girmez.) [Nesai]

(Rahmet melekleri, kopek ve can bulunan kafileye yaklaşmaz.) [Muslim, Ebu Davud, Tirmizi]

(Ceres, şeytanın mizmarıdır.) [Muslim Ebu Davud, Nesai] [Mizmar calgıdır]

(Kur'an mizmarlardan okunduğu zaman olebilirsen ol.) [Taberani]

(Calgıları yok etmek icin gonderildim.) [Ebu Nuaym]

(Cenab-ı Hak, zurna, gırnata, ud, def gibi butun calgı aletlerini, cahiliyet doneminde tapınılan putları kaldırmamı emretti.) [İ.Ahmed]

(Şarkıcı ve calgıcı kadınlar coğaldığı ve ickiler mubah gibi icildiği zaman, bazı belalara maruz kalınır.) [Tirmizi, Ebu Davud, İ.Mace, İ.Ahmed]

(Bir zaman gelecek, ummetimden bazısı, zinayı, ipek giymeyi, icki icmeyi, mizmarı helal addedecektir.) [Buhari]

(Musiki, kalbde nifak hasıl eder.) [Beyheki]

(Şarkıcı kadınlar ve calgı aletleri coğaldığı, bu ummetin sonra gelenleri [turediler], onceki Âlimleri kotulediği zaman bazı belaları bekleyin.) [Tirmizi]

(Şarkıcı kadının aldığı para haram olduğu gibi, onu dinlemek ve yuzune bakmak da haramdır. Haramla beslenen vucuda Cehennem ateşi layıktır.) [Taberani]

(Kur'anı mizmarlardan okuyanlara Allah lanet eder.) [Musamere]


İbni Hibban’ın bildirdiği hadis-i şerifte, Resulullah, develerin boyunlarındaki ceresleri [canları] cıkarmıştır. Halbuki can şehveti tahrik etmez. Can bulunan yere rahmet melekleri girmiyor. Artık calgıyı, calgı aletlerini siz duşunun. Şeyh-ul-islÂm Ahmed ibni Kemal efendi Kırk Hadis kitabında buyuruyor ki:

(Mizmarları kırmak ve hınzırları oldurmek icin gonderildim) hadis-i şerifindeki mizmar, butun calgı aletleridir. Bu hadis-i şerif, her ceşit calgıyı ve domuz eti yemeyi yasak etmektedir.


Hicbir Âlim musikiye mubah dememiştir

Yukarıdaki yazıda musikinin, calgıların haram olduğunu Âyet ve hadislerle bildirmiştik. Şimdide Âlimlerden ornekler veriyoruz:


İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:

İmam-ı Zıyaeddin-i Şami, Multekıt kitabında, (Hicbir Âlim, teganniye mubah dememiştir) buyurdu. (1/266)

Kur'an-ı kerimi musiki perdelerine uydurarak okumak haramdır. (BezzÂziyye)
Calgı calmanın haram olduğu, icma ile bildirildi. (Makamat-ı Mazheriyye)

Calgı calarak veya oyun arasında Kur'an okuyan kÂfir olur. (Tergib-us-salÂt)
Şimdiki tarikatcıların yaptıkları gibi, donmek, dumbelek, ney, saz calmak haramdır. (Tahtavi şerhi)

Teganni ile okuyan bir imamın arkasında kılınan namazın iadesi gerekir. (Halebi)
Teganni haramdır. (Tıbb-un-nebevi)


Burhaneddin-i MergınÂni buyurdu ki:

Kur’an-ı kerimi teganni ile okuyan hafıza, ne guzel okudun diyen kimsenin imanı gider. Tecdid-i iman gerekir. KuhistÂni de, boyle yazmaktadır. (Durr-ul-muntekÂ)


İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki:

Eğlence veya para kazanmak icin başkalarına şarkı soylemek, sozbirliği ile haramdır. Calgı ile raks etmek buyuk gunahtır. Sıkıntısını gidermek icin kendi kendine şarkı soylemek gunah değildir. Calgı olarak, yalnız kadınların duğunlerde def calması cÂizdir. (R.Muhtar)


Fısk ve icki icilen yerlerde calgı calmak ve bunu dinlemek haramdır. Resulullah cobanın kavalını işitince, parmakları ile mubarek kulaklarını kapadı ise de, yanında bulunan Abdullah bin Omer’e kulaklarını kapamasını emretmedi. Bu da, gecerken duymanın haram olmadığını gostermektedir. Calgıyı, icki, oyun ve kadın bulunan yerlerde keyif icin calmak haramdır. Duğunlerde def calmak hadis-i şerifte emredildi. Bayramda, savaşta, hac yolunda ve askerlikte davul ve benzeri aletleri calmak caizdir. Sahurda, duğunlerde davul calmak da caizdir. [Okullarda, milli ve siyasi toplantılarda bando, mızıka, mehter marşı calmak cÂizdir.] (Hadika)


Def, tanbur ve her ceşit calgıyı evinde, dukkanında bulundurmak, kendisi kullanmasa bile, satmak, hediye etmek, ariyet veya kiraya vermek gunahtır. (Berika)


Tasavvuf muziği diye bir şey yoktur. Muzik, nefsin gıdası, ruhun zehiridir, kalbi karartır. (Durr-ul mearif)


İlahileri calgı ile, ney calarak okumak bid'attir. Harama helal diyen ve haramı ibadete karıştıran kÂfir olur.

Resulullah efendimizin geldiği bir evde, kucuk zenci kızları [cariyeler] def calıp şarkı soyluyorlardı. Şarkıyı bırakıp, Resulullahı ovmeye başladılar. Resulullah efendimiz, (Onu bırakın, oyun arasında beni ovmeyin. Beni ovmek [mevlid, ilahi] ibadettir. Eğlence, oyun arasında ibadet caiz değildir) buyurdu. (K. Saadet)


Her ceşit calgı dinlemek haramdır. (Fetava-i Bezzaziyye, Hadika, Ahlak-ı alaiyye)

Muzik butun dinlerde buyuk gunahtır. (Durr-ul-munteka)

İncilin yasakladığı muziği, sonradan papazlar Hıristiyanlığa soktu. (Mevahib-i ledunniye şerhi Zerkani)


Muzik kelimesi, yunanlıların buyuk putları olan Zeus’un kızları sayılan Mousa (Muz) denilen 9 heykelin adından hasıl olmaktadır. Bozuk dinler, kalbleri ve ruhları besleyemediği icin, muziğin, her ceşit calgı sesinin nefslere hoş gelmesi, nefsleri beslemesi ruhani tesir sanıldı. Bugunku batı muziği, kilise muziğinden doğdu. Şimdi yeryuzunu kaplayan bozuk dinlerin hemen hepsinde, muzik, ibadet halini almıştır. Muzik ile, her ceşit calgı ile nefsler keyiflenmekte, şehvani arzular kuvvetlenmektedir. Ruhun gıdası olan, kalbleri temizleyen ve nefsleri ezip, haramlara olan arzularını yok eden, ilahi ibadetler unutulmaktadır. Muzik, her ceşit calgı, insanları, alkolikler ve morfinmanlar gibi gaflet icinde, uyuşuk yaşatmaktadır. Boylece, nefsleri azdırarak, sonsuz saadetten mahrum kalmasına sebep olmaktadır. İslam dini, insanları bu felaketten korumuştur. (S.Ebediyye)
__________________