Time Dergisinin Kayıp Halka Haberi Zoraki Spekulasyon!
27 Ağustos 2002- Dunyaca unlu bilim adamı ve Amerikan Fizyoloji derneği uyesi Joseph Mastropaolo’nun detaylı analizleri, Time Dergisi’nin evrim propagandasını curuttu. Time Dergisi, California Universitesi antropologlarından Haile Selaisse’nin Etiyopya’da bulduğu Ardipithecus ramidus kadabba turune ait fosilleri dunyaya “kayıp halka” olarak duyurmuştu. 21 Temmuz 2001 tarihli sayısında “Maymunlar Nasıl İnsana Donuştu” başlığıyla kapaktan verdiği haberinde kadabba fosilinden iki ayak uzerinde yuruyerek evrimsel bir ata olarak bahsediliyordu. Fosili inceleyen evrimciler 5.2-5.8 milyon yıl once iki ayak uzerinde yuruyebildiğini iddia etmişlerdi. Ama iddialarını dayandırdıkları kemik sadece bir ayak parmağıydı! İskelet tam %95 oranında eksikti ama evrimciler “bu parmaktan anlaşılıyor ki bu canlı iki ayak uzerinde yuruyebiliyordu, oyleyse insanların şempanzelerle ortak bir atadan evrimleştiğini gostermektedir” diyebiliyorlardı! Evrimci Time Dergisi iddiaların hangi bilimsel kanıtlara dayandığını sorgulama gereği duymamış ve maymun adam resimleriyle suslediği evrim hikayelerini dunyaya bilimsel gelişme olarak duyurmuştu.
Fosil biliminde dunyanın en saygın otoritelerinden biri olarak gosterilen Mastropaolo ayak parmağını kendisi inceleyip durumdan emin olmak istedi. Kadabba’nın parmağını, insan, şempanze ve babun parmağıyla kıyasladı. Anatomik kriterleri matematiksel acıdan karşılaştıran Mastropaolo’nun vardığı sonuclar cok farklıydı. Parmak şempanze ve babun parmağıyla benzeşmiyordu. İnsan parmağıyla arasındaki benzerlik de yetersizdi. Mastropaolo’nun bulguları Amerikan Fizyoloji Derneği’nin duzenlediği San Diego konferansında 27 Ağustos 2002’de acıklandı. Yazının sonuc bolumunde iki ayak uzerinde yuruyen evrimsel ata saptamasının hayalgucune dayandığı şoyle belirtiliyordu:
“Fosil kemikleri uzerinde yapılan objektif soy analizleri, Haile-Selassie’nin cıkarımlarının zoraki spekulasyonlar olduğunu ispatlamaktadır” (2).
Devekuşu Yumurtasından Cıkan Gercek
14 Ağustos 2002- Evrimcilerin fantastik bir propaganda malzemesi olarak kullandıkları dinokuş hikayesine son darbe devekuşu yumurtasından cıktı. Deve kuşu embriyosundaki parmak gelişimini izleyen unlu biyolog Dr. Alan Feduccia, deve kuşu ve dinozorların tamamen farklı parmak sıralarına sahip olduğunu ortaya cıkardı. Kuşlar konusunda bir uzman olan Feduccia, deve kuşlarının 2, 3 ve 4. sıradaki parmakların geliştiğini, dinozorlarda ise 1, 2 ve 3. sıradaki parmakların oluştuğunu gosterdi. Bu durum evrim iddialarını gecersiz kılıyor cunku evrimcilere gore birbirinden evrimleşmiş turlerde benzer parmak sıraları gelişmelidir. Feduccia “Bu (araştırma), gunumuz kuşlarının dinozorlardan evrimleştiğini iddia edenler icin yeni bir problem oluşturuyor. Nasıl olabilir ki, 2, 3 ve 4. parmaklara sahip bir kuş, 1, 2 ve 3. parmaklara sahip bir dinozordan evrimleşmiş olabilir? Bu neredeyse tamamen imkansızdır”(1). Dinokuş iddiasını curuten ezici bir başka gercek daha var. Feduccia’nın bir kitabında da belirttiği gibi, 150 milyon yıl once yaşamış Archaeopteryx, kusursuz ucabilen bir kuştu. Oysa kuşların sozde atası theropod turu dinozorlar tam 25-80 milyon yıl daha sonra ortaya cıktılar. Evrimcilerin savunduğu sacmalık ortada: Kendi atasından 25 milyon yıl daha yaşlı kuşlar!
Gurcistan Fosillerinden İnsanın Evrimi Senaryosuna Darbe
4 Temmuz 2002- Gurcistan’daki Dmanisi arkeolojik kazı alanında 1999’da elde edilen kafatası fosilleri bilim dunyasında geniş yankı bulmuştu. Bu fosilleşmiş kemiklerin yaşı ve ozellikleri evrim şemalarına meydan okuyan cinstendi. Bazı onemli paleontropologlar Almanya’da duzenlenen Seckenberg konferansında bu fosillere dayanarak klasikleşmiş bazı evrim senaryolarının gecersizliğini vurguladılar(3). Dmanisi’de bulunan son kafatası fosilleri, ilk bulguların evrim senaryolarında actığı yarığı daha da derinleştirdi. Medyada geniş yankı bulan fosiller MSNBC.com’da “Fosil Bulgusu İnsanın Kokeni Teorilerini Altust Ediyor” başlığıyla duyuruldu (4). Hayali kayıp halkayı aramak icin yola cıkan paleontologlar, sayıları giderek artan fosillerin ortaya koyduğu tablo karşısında artık eski iddialarını savunamaz oldular. Fosil kayıtlarında şempanzeden insana bir evrim gercekleştiğine dair hicbir somut kanıt elde edilemiyordu.
Evrime Nukleer Bomba!
7 Temmuz 2002- 150 yıldır anlatılan insanın evrimi hikayesi Cad’da bulunan bir kafatası fosiliyle son buldu. 7 milyon yıllık fosil icin Harvard Universitesi’nden antropolog Daniel Lieberman “yuzyılın bulgusu”, “kucuk bir nukleer bomba etkisinde bilimsel etki yaratacak” yorumlarını yaptı. Fosil, maymunla başlayan ve modern insanla son bulan merdiven şekilli evrim senaryosunu kesin olarak gecersiz kıldı. Gazete ve dergilerde surdurulen, giderek daha modern gorunum kazanan “Maymun Adam” fikrinin gercek olmadığı anlaşıldı. Dahası, yaygın bir propaganda malzemesi yapılan ve birgun muhakkak bulunacak denilen ‘kayıp halka’ diye birşeyin olmadığı anlaşıldı. Kayıp halka bulunamadığı icin değil, varolmadığı icin kayıptı. Fosil bulgusunu dunyaya duyuran unlu Nature Dergisi’nin editoru ve paleontolog Henry Gee, The Guardian Gazetesi’nde yayımlanan makalesinde şunları yazdı: “Sonuc ne olursa olsun, bu kafatası, bir kez daha ve kesin olarak gostermiştir ki, eskiden beri kabul edilen (insanla maymun arasındaki) 'kayıp halka' duşuncesi sacmadır.... Şu an cok acık olarak gorulmelidir ki, zaten her zaman icin son derece sallantılı olan kayıp halka duşuncesi, artık tamamen gecerliliğini yitirmiştir” (5).
İki Ayaklı Maymunlar Darwin’in Teorisini Ciğnedi!
13 Eylul 2002- İskocya’nın unlu The Scotsman Gazetesi’nde haber verilen bir bulgu evrimin klasikleşmiş masallarından birini temelden yıktı. Hepimiz evrimci gazete ve dergilerde dort ayak uzerinde yuruyen bir maymunla başlayıp giderek insanımsı ozellikler kazanan ve sonunda gunumuzdeki modern ozelliğine kavuşan maymunadam şemasını gormuşuzdur. İşte bu şemanın dayandığı teoriye gore insanlar sozde dort ayağı uzerinde yuruyen maymunlardan evrimleşmişti. Liverpool Universitesi antropologlarından Dr Robin Crompton’ın keşfettiği bir şempanze turu bu hikayeyi gecersiz kılıyordu. Bu araştırmacı, Afrika ulkelerinden Uganda’nın Bwindi Ormanlık alanında iki ayakları uzerinde yuruyebilen şempanzelere rastlamıştı. The Scotsman gazetesi bu bulguyu “İki Ayaklı Şempanzeler Darwin’in Teorisini Ciğniyor” başlığıyla verdi. Dr. Crompton, “Bu durum, genelde kabul edilen , dort ayağı uzerinde yuruyen şempanzelerden evrimleştiğimiz iddiasına aykırı” yorumunu yapıyor (6).
Şempanze Benzerliğinde İndirim!
23 Eylul 2002- Evrimcilerin carpık mantıklarla uretip onyıllardır manşet malzemesi yaptığı bir konu vardır: Genetik analizlere dayandırılan insan-şempanze akrabalığı. Yapılan bir araştırma insanla şempanze arasındaki farkın 3 kat daha buyuk olduğunu ortaya koydu (7). Bu araştırmayla farkın buyumesi, evrimcilerin genetik akrabalıkla ilgili iddialarının sacmalığını da gosterdi. Bu araştırma şu soruyu ortaya cıkarıyor: Genetik benzerliği carpık bir mantıkla yorumlayan evrimciler, acaba yeni akrabalarını şempanzeler kadar cok benimseyecekler mi? Cunku insan DNA’sı sinek, solucan ve tavuğun DNA’sına da benzemektedir!
Bakterilerin Evrimi Senaryosu Altust Oldu
25 Ekim 2002- Washington universitesi’nden Carrine Blank tarafından yapılan bir araştırma bakterilerin evrimi senaryosundaki buyuk tutarsızlığı su yuzune cıkardı. Bu tutarsızlık, bakterilerin kokenini acıklayan fosil analizleriyle genetic analizler arasındaki buyuk ucurumdan kaynaklanıyordu. Fosil kayıtlarına bakılarak hazırlanan evrim senaryosunda 3.5 milyar yıllık mavi-yeşil bakterilerin en eski canlı olduğu iddia ediliyordu. Sulfurle beslenen bakteriler ise mavi-yeşil bakterilerden sonra geliyordu. Farklı bakteri turleri uzerinde yapılan genetik analizler ise cok daha farklı bir tablo ortaya koydu. Buna gore mavi-yeşil bakteriler cok daha sonra, tam 1.2 milyar yıl sonra ortaya cıkmış olmalıydılar. Ustelik sulfurle beslenen bakterilerin atası olarak gosterilen mavi-yeşil bakteriler onlardan daha once ortaya cıkmıştı ! evrimin klasikleşmiş hikayeleri arasında uzun yıllar yerini koruyan bakterilerin evrimi senaryosu onemli bir darbe almıştı. Hatta Blank’in araştırmasını yayınlayan Amerika Jeoloji Derneği yazının başlığında “Evrim Altust Oldu” ifadesi kullanılıyordu (8).
Evrimin Sahte Fosilleri Sona Ermek Bilmiyor
21 Kasım 2002- Nature Dergisi’nde Archaeoraptor sahtekarlığıyla ilgili son araştırma yayımlandı (9). İlk başta kuşların dinozorlardan evrimleştiği masalına delil olarak sunulan daha sonra kalpazanlık urunu olduğu anlaşılan Archaeoraptor fosilinin nasıl ‘yapıştırıldığı’ anlatılıyordu. Kasım 1999’da acıklandığında fosile buyuk hevesle sarılan evrimciler, Mart 2001’de sahtekarlık ortaya cıkınca fosili tahtından indirip sahte evrim fosilleri muzesine kaldırmak zorunda kaldılar.
Evrimcilerin tutkallı fosili Archeoraptor’dan Los Angeles Times Gazetesi’nde şoyle bahsedildi: “Dinozorlar ve kuşlar arasında onemli bir bağlantı olarak kabul goren fosil gercekten de dinozor ve kuş fosillerine sahipti. Ama aralarındaki tek bağlantı tutkaldı” (10).
İlginc bir şekilde unlu Piltdown kafatasının sahteliği de 49 yıl once bugun ortaya cıkarılmıştı. British Museum’da evrimin ıspatı olarak sergilendiği tam 40 senelik donemde milyonlarca kişiyi evrime inandıran fosil aslında bir insan kafatasına bir orangutan cenesi monte edilerek uretilmiş değersiz bir kemik parcasıydı.
__________________
2002'de Darwinizm'e Yeni Darbeler!
Dini Bilgiler0 Mesaj
●28 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- 2002'de Darwinizm'e Yeni Darbeler!