İmama birinci rekatte yetişemeyen ve daha sonraki rekatlerde ona uyan kimse. Namaza sonradan yetişen kimse birinci rekattan sonra ve son oturuşta imam selÂm vermeden once imama uyan kimse cemaatle kılınan namaza yetişmiş olur ve mesbûk hukumlerine tabi bulunur. Bu duruma gore mesbuk, iki rekatlı namazda ikinci rekÂt ve son oturuşta; dort rekÂtlı namazda iki, uc ve dorduncu rekÂtta veya son oturuşta uc rekÂtlı namazda ise; iki ve ucuncu rekÂtlarda veya son oturuşta imama uyan kimsedir.
Mesbûk hakkında aşağıdaki hukumler uygulanır:
Mesbûk, imama sesli okunan bir rekatta yetişmişse "Subhaneke"yi okumaz, tekbir alıp, susar. İmam ile birlikte son oturuşta yalnız "et-TehiyyÂt"ı okur, imam selÂm verince kalkar, eûzû-besmeleden sonra, Fatiha ile bir miktar Kur`an okur ve geri kalan rek`atleri tamamlar. İmama rukûda veya secdelerde yetişirse; duruma bakar. Eğer "Subhaneke"yi okuyunca, rukû veya secdeden bir bolumune yetişebileceğine kanaat getirirse, bunu ayakta okur. Aksi halde imama uyar ve Subhaneke`yi okumaz. İmama oturuşta yetişirse Subhaneke`yi okumaz, başlangıc tekbiri alıp, oturur (el-FetÂvÂl-Hindiyye, Beyrut 1400/1980, I, 90, 91).
Mesbûk, son oturuşta teşehhud miktarı oturduktan sonra, aşağıdaki durumlarda imamın selÂm vermesini beklemeksizin ayağa kalkabılir:
a) Mesbûkun, ayağındaki mestinin, mesih suresinin sona ermesinden korkması (bk. "mesh" mad.).
b) Ozur sahibi olan mesbûkun, namaz vaktinin cıkmasından korkması (bk. "ozur" mad.).
c) Cuma namazında, ikindi namazı vaktinin girmesinden korkması.
d) Bayram namazlarında, oğle vaktinin girmesinden veya sabah namazında guneşin doğmasından korkması.
e) Abdestinin bozulacağına kanaat getirirse, artık ne imamın selÂmını ve ne de yanılma secdesini yapmasını beklemez.
f) Mesbûk, imamın selÂmını beklerse, onunden insanların gececeği kanaatine varırsa yine teşehhudden sonra kalkabılir.
Bir sebep ve ozur olmadığı halde teşehhudden sonra kalkarsa, namaz gecerli olur. Fakat bu tahrimen mekruhtur. Teşehhud miktarı oturmadan kalkarsa, caiz olmaz. Mesbûk, imamın selÂmından once, namazını tamamlasa ve selÂmda imama uysa, mumkun ve caizdir (el-FetÂvÂl-Hindiyye, I, 91).
Namazların ozelliğine gore, imama birinci rekÂtten sonra uyÂn kimselerin, eksik kalan rekÂtları tamamlarken karşılaşması mumkun olan durumları şoylece ifade edebiliriz.
1) Sabah namazının ikinci rekÂtında imama uyan kimse, tekbir alıp susar. Son oturuşta "et-TehiyyÂtu"yu okur, imam selÂm verince ayağa kalkar ve imamla birlikte kılmadığı ilk rekÂtı kılmaya başlar. Subhaneke`den, Eûzu ile besmeleden sonra FÂtiha ile bir miktar daha Kur`an okur, rukû ve secdelerden sonra oturup et-TehiyyÂt ile Salavatı ve Rabben Âtin dualarını okuyarak selÂm verir.
2) Mesbûk, akşam namazının son rekÂtında imama uysa; SubhÂneke`yi okur, imamla beraber o rekÂtı kılıp teşehhutte oturur, sonra kalkar, Subhaneke ile Eûzu ve Besmele`yi ve FÂtiha ile bir miktar daha Kur`an okur, rukû ve secdelerden sonra oturur, yalnız et-TehiyyÂt`ı okur, sonra Allahu Ekber diyerek ayağa kalkar, sadece Besmele ile Fatiha ve bir miktar daha Kur`an okuyarak rukûya ve secdelere varır, bundan sonra son kadeyi (oturuş) yaparak selÂm ile namazdan cıkar. Bu halde uc defa teşehhutte bulunmuş olur. Bununla beraber mesbûk, ikinci rekatın sonunda teşehhutte yanlışlıkla oturmayacak olsa kendisine sehiv (yanılma) secdeleri gerekmez. Cunku bu rekÂt, onun yonunden birinci rekÂt mesabesindedir.
3) Mesbûk, dort rekÂtlı namazlardan birinin dorduncu rekÂtında imama uysa, imam ile teşehhude oturduktan sonra kalkar, Subhaneke`yi, Eûzu ile Besmele`yi ve FÂtiha ile bir miktar daha Kur`an okur, rukû ve secdelerden sonra oturur, yalnız et-TehiyyÂt`ı okur. Sonra kalkar, Besmele ile FÂtiha`yı ve bir miktar daha Kur`an okuyup rukûa, secdelere varır, oturmaksızın ayağa kalkar,sadece Besmele ve FÂtiha ile bir rekat daha kılarak son oturuşu yapar, et-TehiyyÂt ile Salavat ve Rabben Âtin dualarını okuyup selam verir.
4) Mesbûk, dort rekatlı namazların ucuncu rekatından itibaren imama uysa onunla beraber son oturuşta yalnız et-TehiyyÂt`ı okur, sonra kalkar, Subhaneke`yi ve Eûzu ile Besmele ve FÂtiha ile bir miktar daha Kur`Ân okuyup rukûa ve secdelere varır, sonra kalkar, yalnız Besmele`yi ve FÂtiha ile bir miktar daha Âyet okuyarak yine rukûa, secdelere varır, teşehhude oturur, et-TehiyyÂt ile SalevÂtı ve Rabben Âtin duası okuyarak selÂm ile namazını bitirir.
5) Mesbûk, dort rekÂtlı namazların ikinci rekÂtında imama uyacak olsa, uc rekÂtı imam ile beraber kılmış olur, teşehhutten sonra ayağa kalkar, Subhaneke`yi ve Eûzu ile Besmele`yi ve FÂtiha ile bir miktar Âyet okur, rukû ve secdeleri yapar, son kadeyi yaparak namazını selÂm ile tamamlar.
6) İmama rukûda iken uyan kişi, o rukûun ait olduğu rekÂta yetişmiş sayılır. Fakat imamı secde halinde bulan kimse, hemen secdeye varırsa da bu secdenin ait olduğu rekÂtı kacırmış sayılır. Binaenaleyh o rekÂtı yukardaki tariflere uygun olarak kaz etmesi gerekir.
7) Mesbûkun kaz edeceği rekÂtlarda başkasına uyması, başkasının da bu durumda mesbûka tabi olması caiz değildir. Mesbûk bu hususta tek başına namaz kılan sayılmaz. Fakat bir mesbûk, ne kadar rekÂt kaz edeceğini unutup da kendisiyle beraber mesbûk bulunan bir şahsın ne kadar kaz edeceğini mucerred olarak goz onune alsa bununla namazının sıhhatine bir noksanlık gelmez.
8) Mesbûk, namazını yeniden kılmak niyetiyle tekbir alacak olsa onceki tekbir ile başlamış olduğu namazı bozmuş olur. Tek başına kılan ise boyle değildir, başka bir namaz kılmaya niyet etmedikce aynı namaza yeniden başlamak niyetiyle alacağı tekbir, bu namazını bozmaz. Cunku her iki namaz, tek başına kılana gore birbirinin aynıdır. Mesbûk ise kendi yonunden munferit (tek başına kılan); imama uyması bakımından da onun hakkında bu aynı durum yoktur.
9) Mesbûk, Ebû Hanîfe`ye gore de Kurban Bayramında teşrik tekbirlerini imam ile beraber alır, sonra ayağa kalkıp geri kalan rekÂtları tamamlar. Halbuki Ebû Hanife`ye gore munferit, bu tekbirler ile mukellef (yukumlu) değildir. Binaenaleyh mesbûk, bu konuda munferit değil, muktedi (tabi olan, uyan) durumunda kabul edilmiştir.
10) Mesbûk, imam daha selÂm vermeden tahiyyÂtı okuyup bitirmiş olsa bir goruşe gore şahÂdet kelimesini tekrar eder, bir goruşe gore de susar. Bu hususta sahîh olan, mesbûkun tahiyyÂtı yavaş yavaş okumasıdır. Birinci oturuşta imamdan once teşehhudu bitirmiş olan bir muktedi (imama uyan kişi) de susar, teşehhudde bulunmaz.
11) İmam yanlışlıkla beşinci rekÂta kalktığı gibi mesbûk da kendisine tabi olarak ayağa kalksa, bakılır; eğer imam, dorduncu rekÂtta oturmuş ise, mesbûkun namazı bu ayağa kalkışla bozulur; fakat imam, dorduncu rekÂtta oturmamış ise, beşinci rekÂtta secdeye varmadıkca mesbûkun namazı bozulmaz.
12) Bir mesbûk, aynı zamanda lÂhik de olabilir, Şoyle ki: İmama sonradan uyan kişi, uyku veya abdestsizlik meydana gelmesi gibi bir sebeple rukunlerden veya rekÂtlardan bir kacını imam ile kılamayıp gecirse hem mesbûk, hem de lÂhik * olmuş olur. Bu halde once, ulaşamadığı icin gecirdiği rekÂtları okumayarak kaz eder, sonra mumkun ise geri kalan namazda imama uyar, daha sonra da imama uymadan onceki bir veya birden fazla rekatı okuyarak kaz eder. Once bunları kaza edip, sonra namaz arasında gecirmiş olduğu rukunleri veya rekÂtları kaza etmesi de cÂizdir. Fakat bu takdirde meşrû tertibi gozetmemiş olacağından gunaha girmiş olur (bk. "LÂhik" mad.).
Sonuc olarak mesbuk ve lÂhikle ilgili hukumlerin amacı, muslumanları cemaatle namaza teşvik etmek ve namaza vaktinde yetişemeyenlere veya namazın tumunu imamla birlikte kılamayanlara kolaylık sağlamaktadır. İslÂm`da cemaatle namaza buyuk onem verilmiş ve yalnız başına kılınacak bir farz namaza gore, cemaatle kılınacak boyle bir farz namaza yirmi yedi derece ecir olduğu haber verilmiştir (Mesbûk icin bk. Molla Husrev, Durarul-HukkÂm, İstanbul 1307, I, 92 vd.; el-FetÂvÂl-Hindiyye, Beyrut 1400/1980, I, 90 vd.; İbnul-HumÂm, Fethul-Kadîr, Mısır 1389/1970, I, 377 vd.; O. Nasuhi Bilmen, Buyuk İslÂm İlmihali, İstanbul 1985, s. 186 vd.).
__________________
Mesbûk ( İmama Birinci Rekatta Yetişemeyen )
Dini Bilgiler0 Mesaj
●34 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- Mesbûk ( İmama Birinci Rekatta Yetişemeyen )