Ocak ayında İzmir'e gelen ziyaretci sayısı, gecen yılın aynı donemine kıyasla yuzde 3,2 oranında duşerek 22 bin 300 olarak gercekleşti. Kente ocak ayı boyunca havayolu ile gelen yabancı ziyaretcilerin sayısı yuzde 25,65 oranında artarak 13 bin 276 olurken, deniz yolu ile gelenlerin sayısı ise yuzde 27,71 azalarak 8 bin 937’ye indi. Toplamda ise İzmir’e havayolu ve denizyolu girişlerinde yuzde 3,12’luk duşuşle 22 bin 213 oldu. İzmir havayolu taşımacılığında ise gecen yılın aynı donemine gore artışla başladı. Ancak kurvaziyerdeki duşuşle birlikte yaşanan kan kaybı İzmir’in 2014’e duşuşle başlamasına neden oldu.

İzmir’e 2014’un Ocak ayında gelen turistlerin ulkelere gore dağılımında bir onceki yılın aynı donemine gore yuzde 14,76’lık artışla 7 bin 597’sini Alman, yuzde 35,28’lik duşuşle 2 bin 519’unu İtalyan, yuzde 6,08’lik artış ile bin 693’unu Fransız, yuzde 6,80’lik duşuşle bin 330’unu İngilizler oluşturdu.

ŞAHBAZ: İZMİR ‘HOME-PORT’ OLMAK ZORUNDA

Rakamları değerlendiren ETİK Başkan Yardımcısı Uğur Şahbaz, İzmir’in 2014’un başında Alman pazarında yaşadığı artışın sevindirici olduğunu vurguladı. Şahbaz, “İzmir’in en buyuk pazarı olan Alman pazarında artışla başlamak İzmir icin 2014’un umut verici gececeğinin gostergesi olabilir” dedi. İzmir’in kurvaziyer turizminde ‘home-port’ uygulamaları icin bir merkez olarak duşunulmesi gerektiğini belirten Şahbaz, şunları kaydetti;

“İzmir turizmi gorulduğu gibi havayolu ile giriş yapan turisti ancak yuzde 4-5 oranında rakamlarla arttırabilmektedir. Bu bakımdan İzmir kurvaziyer turizminde mutlaka ‘homeport’ olmak zorundadır. Ayrıca İzmir turizminin rahat nefes alabilmesi icin kesinlikle ama kesinlikle ulusal ve uluslararası tum fuarlarda İzmir’in temsilinin buyuk, gosterişli stantlarla yapılması gerekmektedir. Aynı zamanda İzmir’in turizm ceşitliliğini arttırabilmesi gerekmektedir. Bunun icin de sağlık, kultur ve kurvaziyer turizmi alanlarında mutlaka İzmir turizmini taşıyıcı oğelerin desteklenmesi gerekmektedir. Gectiğimiz gunlerde İstanbul’da gercekleştirilen EMITT Turizm Fuarı’nda maalesef İzmir buyuk bir marka şehir olarak temsil edilemedi. Tum bu olumsuzluklar turizm rakamlarına maalesef yansıyor. Dolayısıyla tum bu fuarları dikkate almak durumundayız. İzmir’in mutlaka kent kimliğini one cıkaracak, kente ozgu değerlerin sergilenebileceği tanıtım ataklarıyla desteklenmesi gerekmektedir.”

HER ŞEYE SAHİBİZ, HELVA YAPAMIYORUZ

Yatırım ve tanıtıma dayalı turizm patlamasının kentte bir an once gercekleşmesi gerektiğini soyleyen Şahbaz, “İzmir’de bilindik bir tabirle un, helva, şeker, irmik, usta var; ancak helvayı yapacak yeterli calışma yok” dedi. Şahbaz, “İzmir’de bir an once İzmir Ticaret Odası, İzmir Kalkınma Ajansı ve İzmir CVB’nin sektorun tek temsilcisi olan ETİK ile el ele verip, diğer turizm paydaşlarının da desteğiyle bir tanıtım ve geliştirme platformu oluşturulmalıdır. Turizmde artık İzmir’in kaybetmeye luksu yok. Varlık icinde yokluk cekmek istemiyoruz. İzmir’in turizm skalasından hak ettiği payı alabilmesi icin tum yoneticileri daha cok calışmaya, el ele vermeye ve turizmi İzmir’de şaha kaldırmaya davet ediyoruz” dedi.