(1) Ramazan Orucunun Farziyeti
(1) Allah-u TeÂl şoyle buyuruyor:
“Ey iman edenler, sizden oncekilere yazıldığı gibi, korunmanız icin oruc sizin uzerinize de yazıldı.”
Bakara 183
(2) Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e bir şey sormaktan yasaklanmıştık. Col ahalisinden akıllı bir kimsenin gelip Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e bir şeyler sorması bizim de onu dinlememiz hoşumuza giderdi. Bir gun col ahalisinden bir adam geldi ve dedi:
−Ey Muhammed! Elcin bize geldi ve seni Allah’ın Rasul olarak gonderdiğini soylediğini bize haber verdi! dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Doğru soylemiştir’ dedi.
Adam:
−Semayı kim yarattı? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Allah’ dedi.
Adam:
−Yeri kim yarattı? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Allah’ dedi.
Adam:
−Yeryuzundeki bu dağları kim dikti? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Allah’ dedi.
Adam:
−Yeryuzundeki faydalı şeyleri kim yarattı? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Allah’ dedi.
Adam:
−Semavat ve arzı yaratan, orada dağları yukseltip faydalı şeyler meydana getiren Allah hakkı icin seni gercekten Allah mı Rasul yaptı? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Evet’ dedi.
Adam:
−Bize gelen elcin, her gun ve gecede uzerimize beş vakit namazın farz olduğunu soyledi! dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Doğru soylemiştir’ dedi.
Adam:
−Seni Rasul gonderen Zata yemin veriyorum, bunu sana gercekten Allah mı emretti?
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Evet’ dedi.
Adam:
−Elcin, bizim mallarımızdan zekatın uzerimize farz olduğunu soyledi!
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Doğru soylemiştir’ dedi.
Adam:
−Seni Rasul gonderen Zata yemin veriyorum, bunu sana gercekten Allah mı emretti?
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Evet’ dedi.
Adam:
−Elcin, her sene Ramazan ayında orucun uzerimize farz olduğunu soyledi! dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Doğru soylemiştir’ dedi.
Adam:
−Seni Rasul gonderen Zata yemin veriyorum, bunu sana gercekten Allah mı emretti?
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Evet’ dedi.
Adam:
−Elcin, yoluna gucu yetene KÂbe’yi hac etmenin uzerimize farz olduğunu soyledi!
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Doğru soylemiştir’ dedi.
Adam:
−Seni Rasul gonderen Zata yemin veriyorum, bunu sana gercekten Allah mı emretti?
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Evet’ dedi.
Adam:
−Seni hak ile gonderen Zata yemin ederim ki, bunlara bir şey eklemeyeceğim; bunlardan hicbir şeyi de eksiltmeyeceğim! dedi. Arkasını donup gidince, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Eğer doğru soyluyorsa elbette cennete girer’ buyurdu.”
Nesei 2090, Muslim 12/10, İbni Ebi Şeybe İman 4, 5, Tirmizi 619, Ahmed 13010
(3) Talha bin Ubeydullah (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Necd halkından sacı başı dağınık bir kimse Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’a geldi. Uzaktan sesinin uğultusunu duyuyor, fakat ne dediğini anlamıyorduk. Nihayet Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e yaklaştı. Meğer o kimse İslam’ın ne olduğunu soruyormuş.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Bir gun ve gecesinde beş vakit namaz kılmaktır!’ buyurdu.
O kimse:
−Uzerime bu namazdan gayrı namaz var mı? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Hayır, ancak sen nafile kılarsan bu mustesnadır’ buyurdu.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Ramazan orucunu tutmaktır!’ buyurdu.
O kimse:
−Uzerime bu oructan gayrı tutmam gereken oruc var mı? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Hayır, ancak sen nafile olarak oruc tutarsan bu mustesnadır’ buyurdu.
Talha (Radiyallahu Anh) der ki:
−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona zekatı da anlattı.
O kimse:
−Uzerime bu zekattan gayrı vermem gereken başka bir zekat var mı? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Hayır, ancak sen nafile olarak sadaka verirsen bu mustesnadır’ buyurdu.
Muteakiben o kimse:
−Vallahi bunun uzerine ne artırırım ne de eksiltirim! diyerek arkasını donup gitti.
Bunun uzerine Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Eğer doğru soyluyorsa felah bulmuştur’ buyurdu.”
Malik 1/175/94, Buhari 1767, Muslim 11/89, Ebu Avane 1/310, Ebu Davud 391, Nesei 457, Darimi 1/309, İbni Huzeyme 306, İbni Hibban 1724, Beyhaki 2/4669 Begavi 1/18, Ahmed 1/162
(2) Ramazan Orucunun Fazileti
(4) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Herkim imanla ve ecrini Allah’tan umarak Ramazan orucunu tutarsa, onun gecmiş gunahları bağışlanır’ buyurdu.”
Buhari 190, Muslim 760/175, Ebu Davud 1371, Nesei 2202, 2203, 2204, Tirmizi 808, Darimi 2/26, İbni Mace 1326, 1641, İbni Hibban 3432, Ahmed 2/232, AlbÂnî İrva 907
(5) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Allah, Âdemoğlunun yaptığı her amel kendisi icindir, sadece oruc oyle değildir; o benim icindir; onun ecrini ancak ben veririm,’ buyurmuştur. Oruc bir kalkandır. Herhangi biriniz oruclu olduğu gun cirkin soz ve işlerde bulunmasın, duşmanlık da yapmasın. Bir kimse ona sover veya onunla dovuşurse, ben oruclu bir kimseyim desin. Muhammed’in nefsi elinde olan Zata yemin ederim ki, oruclu ağzın kokusu Allah’ın katında misk kokusundan daha hoştur. Oruclunun sevineceği iki sevinci vardır. İlki, iftar ettiği zaman sevinmesi, diğeri, Rabbiyle karşılaştığı zaman sevinmesidir’ buyurdu.”
Buhari’deki başka bir rivayette hadisin baş kısmı şoyle gelmiştir:
“...O kimse benim icin yemesini, icmesini ve nefsi arzularını terk etti...”
Buhari 1769, Nesei 2215, İbni Mace 1638, Abdurrezzak 7893, İbni Huzeyme 1896, İbni Hibban 3422, Beyhaki 4/304, Begavi 1710, Ahmed 2/237
(6) Sehl bin Sa’d (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Cennette Reyyan denilen bir kapı vardır. O kapıdan sadece oruc tutanlar girer. Ondan oruc tutanlardan gayrı hic kimse giremez. Kıyamet gunu oruc tutanlar nerededir? denilir. Oruc tutanlar ayağa kalkarlar ve o kapıdan iceri girerler ondan oruc tutanlardan gayrı hic kimse giremez. Onlar girdiği zaman o kapı kapanır da artık o kapıdan hic kimse iceri giremez’ buyurdu.”
Buhari 1771, Muslim 1152, Nesei 2235, 2236, İbni Hibban 3420, Beyhaki 4/305, Tirmizi 765, Begavi 1709, İbni Mace 1640, AlbÂnî Tergib 965
(3) Ramazan Ayının Fazileti
(7) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ramazan ayının ilk gecesi olunca şeytanlar ve azgın cinler zincire vurulur. Cehennemin kapıları kapatılır ve Ramazan boyunca hicbir kapısı acılmaz! Cennetin kapıları acılır ve hicbir kapı kapatılmaz! Bir munÂdi:
‘Ey hayır isteyen! Hayra yonel! Ey şer isteyen! Ondan vazgec!’ diye nida eder. Allah’ın ateşten azat ettiği kimseler vardır; bu her gece boyledir’ buyurdu.”
İbni Mace 1642, Tirmizi 682, İbni Hibban 3435, HÂkim 1532, Beyhaki 4/303, AlbÂnî Cami 759
(8) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ramazan girdiği vakit, cennetin kapıları acılır; cehennemin kapıları kapatılır; şeytanlar zincirlere vurulur!’ buyurdu.”
Buhari 3072, Muslim 1079/1203, Nesei 2096, Ahmed 2/357
(9) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hayırda insanların en comerdi idi. En comert olduğu zaman da Ramazanda Cebrail (Aleyhisselam) ile sıkca karşılaştığı zaman idi. Cebrail (Aleyhisselam) Ramazan ayı cıkana kadar her gece Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile buluşurdu. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), Kur’an’ı ona arz ederdi. Cebrail (Aleyhisselam), Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile karşılaştığı zaman Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hayırda, Rîhi’l-Mursele’den daha comert olurdu.”
Buhari 1774, Muslim 2308/50, Nesei 2094, Ebu Yağla 2552, Abdurrezzak 20706, İbni Hibban 3440, İbni Huzeyme 1889, Begavi 3687, Ahmed 1/231, 288, AlbÂnî İrva 888, 1512
(4) Ramazan Hilalinin Gorulmesiyle Oruca Başlanır Şevval Hilalinin Gorulmesiyle Bayram Yapılır!
(10) Abdullah ibni Omer (Radiyallahu Anhuma) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Ramazan hilalini gorduğunuz vakit oruca başlayın! Şevval hilalini gorduğunuz vakit de iftar edip bayram edin! Eğer size hava bulutlu olup kapalı kalırsa, Ramazan hilalini otuza takdir edin!’ buyurdu.”
Buhari 1773, Muslim 1080/8, Nesei 2119, İbni Mace 1654, İbni Hibban 3441, İbni Huzeyme 1905, Darekutni 2/161, Begavi 1713, Beyhaki 3/204, Tayalisi 1810, Ahmed 2/145, AlbÂnî İrva 4/10
(11) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Hilali gorduğunuz vakit, oruc tutunuz! Hilali gorduğunuz vakit, iftar ediniz! Eğer hilal hava kapalılığı sebebiyle gizlenirse, Şaban ayının sayısını otuza ikmal ediniz!’ buyurdu.”
Buhari 1779, Muslim 1081/19, Nesei 2118, Darimi 2/3, Darekutni 2/160, Beyhaki 4/205, 206, Tayalisi 3481, Tabarani 1/60, İbnu’l-Carud 376, Ahmed 2/415-430, AlbÂnî İrva 902
(12) Huseyin bin el-Haris el-Cedelî şoyle dedi:
“Abdurrahman bin Zeyd bin el-Hattab (Radiyallahu Anh) şek olunan gunde bir hutbe irat etti ve şoyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘...İki Musluman Ramazan hilalini gorduklerine şahitlik ederlerse oruc tutun ve onların şahitlikleriyle bayram yapın!’ buyurdu.”
Ahmed 18917, Nesei 2115, Darekutni 2/167/3, AlbÂnî İrva 909
(13) Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Enes (Radiyallahu Anh)’ın amcaları Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in yanında Şevval hilalini gorduklerine şahitlik ettiler. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’de onlara yarın bayram olduğunu ve bayram icin musallaya cıkmalarını emretti!”
İbni Ebi Şeybe 2/481/1, Ebu Davud 1157, Nesei 1557, İbni Mace 1653, İbni Hibban 3456, İbnu’l-Carud 226, Darekutni 2/170/14, Abdurrezzak 7339, Ahmed 5/58, AlbÂnî İrva 634
(14) Kureyb, Ummu’l-Fadl’ın kendisini Şam’a Muaviye’nin yanına gonderdiğini zikrederek şoyle dedi:
“Nihayet Şam’a geldim ve Ummu’l-Fadl’ın hacetini yerine getirdim. Ben Şam’da bulunduğum gunlerde, Ramazan hilali gorundu. Ben de hilali Cuma gecesi gordum. Sonra ben Ramazanın sonunda Medine’ye geldim. Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) bana bazı şeyler sordu. Hilali de zikredip, hilali ne zaman gordunuz dedi.
Ben:
−Cuma gecesi gordum dedim.
−Bizzat sen hilali gordun mu? dedi.
−Evet, halk da hilali gordu ve oruc tuttu;
−Muaviye de oruc tuttu dedim.
−Fakat biz hilali Cumartesi gecesi gorduk; otuza tamamlamak icin oruc tutmaya devam ediyoruz veya hilali goreceğiz oyle bayram edeceğiz dedi.
Muaviye’nin hilali gormesi ve oruc tutmasıyla yetinmiyor musun? dedim.
−Hayır, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bize boyle emretti! dedi.”
Muslim 1087, Ebu Davud 2332, Nesei 2110, Tirmizi 693, Ahmed 2790, AlbÂnî İrva 4/7
(5) Oruca Niyet
(15) Hafsa (Radiyallahu Anha) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Orucuna geceden niyet etmeyen kimseye oruc yoktur!’ buyurdu.”
İbni Mace 1700, Nesei 2330, Beyhaki 4/202, 203, İbni Hazm Muhalla 6/162, AlbÂnî İrva 4/27, 28
(16) Hafsa (Radiyallahu Anha) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Herkim oruca fecirden once niyet etmez ise onun orucu yoktur!’ buyurdu.”
Ebu Davud 2454, Nesei 2331, Tirmizi 730, İbni Huzeyme 1933, Darekutni 2/172, Beyhaki 4/202, Begavi 6/260, Ahmed 6/287, AlbÂnî İrva 914
(6) Oruca Ne Zaman Başlanacağı
(17) Adiy bin Hatim (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Allah’ın “...Sizin icin beyaz iplik siyah iplikten secilinceye kadar yiyiniz ve iciniz...” ayeti inince, bir siyah bir de beyaz iplik edindim ve yastığımın altına koydum. Geceleyin onlara bakmaya başladım. Bana bunların hangisi siyah, hangisi beyaz belli olup gozukmuyordu. Sabah olunca Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e gittim ve bunu kendisine anlattım.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Bu beyaz iplik ile siyah iplik, gecenin karanlığı ile gunduzun aydınlığıdır’ buyurdu.”
Buhari 1786, Muslim 1090, Tirmizi 2970, İbni Huzeyme 1925, İbni Hibban 3462, Beyhaki 4/215, Tabarani Mucemu’l-Kebir 17/178
(18) Abdullah ibni Omer (Radiyallahu Anhuma) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Bilal ezanı geceleyin okuyor, sizler İbni Ummu Mektum ezan okuyana kadar yiyin ve icin!’ buyurdu.”
Buhari 668, Muslim 1902/37, Nesei 636, Tirmizi 203, Darimi 1/269, İbni Huzeyme 401, Beyhaki 1/380, Begavi 433, Tayalisi 1819, Tabarani 13106, Ahmed 2/107, AlbÂnî İrva 219
(19) Abdullah ibni Mesud (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘BilÂl’ın ezanı herhangi birinizin sahur yemeğine mani olmasın! Cunku o vakit gece iken ezanı okur. Onun bu okuyuşu, ibadetle ayakta olanınızı dondurmek; uykuda olanınızı uyandırmak icindir. Sabahın zahir oluşu boyle değildir, ta ki boyle oluncaya kadar fecir olmaz!’ buyurdu.”
Ravi Zuheyr:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Fecrin zahir oluşu boyle değildir!’ derken parmaklarını yukarı kaldırıp sonra diklemesine aşağı indirdi.
‘Ta ki boyle oluncaya kadar fecir olmaz!’ derken de şahÂdet ve orta parmaklarını ust uste koyup sağa ve sola uzattı, dedi.”
Buhari 669, Muslim 1093/39, Ebu Davud 2347, Nesei 640, İbni Mace 1696, İbni Huzeyfe 4021, İbnu’l-Carud 382, Beyhaki 4/218, Tabarani 10558, Ahmed 1/392, AlbÂnî İrva 915
(7) Oruclu Ne Zaman İftar Eder
(20) Omer bin el-Hattab (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Gece bu taraftan geldiği, gunduz şu taraftan gittiği ve guneş de battığı zaman oruclu orucunu acar’ buyurdu.”
Buhari 1823, Muslim 1100/51, Ebu Davud 2351, Tirmizi 698, Darimi 2/77, İbnu’l-Carud 393, İbni Hibban 3513, İbni Huzeyme 2058, İbni Ebi Şeybe 2/429/1, Ahmed 1/283, 548, AlbÂnî İrva 916
(8) Sahur Yemenin ve Onu Geciktirmenin Fazileti
(21) Amr bin el-As’ şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Bizim orucumuzla ehli kitabın orucunun arasını ayırıcı fasıla sahur yemeği yemektir’ buyurdu.”
Muslim 1096/46, Ebu Davud 2343, Nesei 2165, Tirmizi 709, Darimi 2/6, İbni Hibban 3477, İbni Huzeyme 1940, İbni Ebi Şeybe 2/426/3, Begavi 1729, Abdurrezzak 7602, Ahmed 4/202, AlbÂnî Cami 4207
(22) Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Sahur yemeği yiyiniz! Cunku sahur yemeğinde bereket vardır!’ buyurdu.”
Buhari 1790, Muslim 1095/45, Nesei 4/141, 161, Tirmizi 708, İbni Mace 1692, İbnu’l-Carud 383, İbni Hibban 3466, Ahmed 3/99, AlbÂnî Cami 2943
(23) Zeyd bin Sabit (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Biz, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile beraber sahur yemeği yedik. Sonra Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) namaza kalktı. Zeyd bin Sabit (Radiyallahu Anh)’a ezan ile sahur yemeği arasında ne kadar zaman vardı? dedim.
Zeyd bin Sabit (Radiyallahu Anh):
Elli ayet okunacak sure kadardı dedi.”
Buhari 1789, Muslim 1097/47, Nesei 2154, Tirmizi 703, İbni Mace 1694, İbni Ebi Şeybe 2/427
(9) İftarda Acele Etmenin Fazileti
(24) Sehl bin Sa’d (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘İnsanlar iftarda acele ettikleri surece, hayır icerisinde bulunmaya devam edeceklerdir’ buyurdu.”
Buhari 1825, Muslim 1097/48, Malik 1/288/6, Tirmizi 699, Darimi 2/7, İbni Mace 1697, İbni Hibban 3502, İbni Huzeyme 2059, İbni Ebi Şeybe 2/430, Begavi 1730, Ahmed 5/337, AlbÂnî Cami 7794
(10) Unutarak Yiyen-İcen Kimsenin Orucuna Devam Etmesi
(25) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Oruclu bir kimse, unutarak yer ve icerse orucunu tamamlasın! (Yani orucunu bozmayıp devam etsin!) Cunku ona Allah yedirmiş ve icirmiştir!’ buyurdu.”
Buhari 1799, Muslim 1155/171, Ebu Davud 2398, Darimi 2/13, İbni Mace 1673, İbnu’l-Carud 389, 390, İbni Hibban 3519, İbni Huzeyme 1989, Begavi 1754, Ahmed 2/395, AlbÂnî İrva 938
(11) Orucluya Mubah Olan Şeyler
(26) Aişe (Radiyallahu Anha) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), oruclu iken oper ve mubaşerette bulunurdu. O sizin nefsine en fazla hakim olanınızdı.”
Buhari 1794, Muslim 1106/64, Ebu Davud 2382, Nesei 1680, Tirmizi 729, İbni Mace 1684, İbni Hibban 3543, Beyhaki 4/230, Tayalisi 1391, Abdurrezzak 78431, Ahmed 6/26, AlbÂnî İrva 4/82
(27) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Bir kimse, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e oruclu bir adamın mubaşeretini sordu? Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona ruhsat verdi. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e başka biri geldi mubaşereti sordu? Nebi onu bundan nehyetti! Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in ruhsat verdiği kimse yaşlı; nehyettiği kimse ise gencti.”
Ebu Davud 2387, AlbÂnî Sahiha 1606
(28) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şoyle dedi:
“Oruclu bir kimsenin, boğazına gitmediği surece sirke vb. bir şeyi tatmasında bir beis yoktur!”
İbni Ebi Şeybe 2/463/2, AlbÂnî İrva 937
(12) Oruclunun Cunup Olarak Sabahlaması
(29) Aişe (Radiyallahu Anha) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Ramazanda ihtilamın dışındaki bir sebeple cunup iken kendisine fecir erişirdi. Sonra gusleder ve orucunu tutardı.”
Muslim 1109/76, Buhari 1798, Tirmizi 779, İbni Ebi Şeybe 2/493, İbni Hibban 3487, Ahmed 6/289
(30) Ebu Bekir (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Ebu Hureyre’yi işittim şoyle diyordu:
Herkim cunup iken sabaha ererse, artık o kimse o gun oruc tutmasın! Ben bunu babam Abdurrahman bin el-Harise soyledim. O bunu reddetti! Bunun uzerine Abdurrahman yurudu ben de onunla beraber yurudum. Nihayet Aişe ve Ummu Seleme (Radiyallahu Anha)’nın yanına girdik. Abdurrahman bu meseleyi onlara sordu. Onlar ikisi de:
−Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ihtilamın dışında cunup olarak sabahlar sonra orucunu tutardı dediler. Bunun uzerine Mervan’ın yanına gittik ve yanına girdik. Abdurrahman durumu ona soyledi.
Mervan:
−Ben sana Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh)’a gitmeni, soylediği bu şeyi kendisine reddetmeni azîmet olarak buyuruyorum dedi. Bunun uzerine Abdurrahman ve ben Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh)’a geldik. Ben Ebu Bekir bu işlerin hepsinde hazır bulundum. Abdurrahman, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in eşlerinden duyduklarımızı ona soyledi.
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh):
−Bunu sana onların her ikisi de soylediler mi? dedi.
Abdurrahman:
−Evet, dedi.
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh):
−Onlar bunu daha iyi bilirler dedi. Sonra Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) bu hususta soylediği şeyi Fadl bin Abbas (Radiyallahu Anh)’a isnat etti ve ben bunu Fadl’dan işittim! Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den işitmedim dedi.”
Ravi dedi ki: Ondan sonra Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) bu hususta soylediği sozden ve goruşunden vazgecti.”
Muslim 1109/75, Buhari 1792, 1793, Malik 1/290/11, Beyhaki 4/214, İbni Hibban 3486
(13) Ramazanda Ehliyle Cima Eden Kimsenin Keffareti
(31) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Bizler, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in yanında oturduğumuz bir sırada, bir adam geldi ve:
−Ya Rasulallah! Helak oldum dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona:
−‘Neyin var?’ dedi.
O adam:
−Oruclu iken kadınımın uzerine vaki oldum (cinsel ilişkiye girdim) dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Azat edecek bir kole bulabilir misin?’ dedi.
Adam:
−Hayır dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘İki ay peş peşe oruc tutabilir misin?’ dedi.
Adam:
−Hayır dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Altmış fakire yemek yedirme imkÂnı bulabilir misin?’ dedi.
Adam:
−Hayır dedi.
Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) dedi ki:
−Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir sure bekledi. Biz de o hal uzere bekler iken bir ara Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e icerisi hurma dolu bir kap getirildi.
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘O soran kimse nerededir?’ buyurdu.
Adam:
−Benim dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Bunu al yoksullara tasadduk et!’ buyurdu.
Adam:
−Benden daha yoksul olana mı vereceğim? ya Rasulallah! Allah’a yemin ederim ki Medine’nin iki labesi arasında benim ev halkımdan daha yoksul ev halkı yoktur! dedi.
Bu soz uzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) dişleri gozukene kadar guldu.
Sonra Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) o adama:
−‘Onu al ve ehline yedir’ buyurdu.”
Ravi: İki labe, iki taşlık demektir, dedi. Bu ifadeyle Medine kast ediliyor.
Buhari 1804, 1805, Muslim 1111/81, Malik 1/296/28, Ebu Davud 2390, Tirmizi 724, İbni Mace 1671, Darimi 2/11, İbni Ebi Şeybe 2/516/1, İbnu’l-Carud 384, Ahmed 2/208, 241, 281, AlbÂnî İrva 939
(14) Ramazanda Orucunu Yiyen Kimse Ne Yapar?
(32) İbni Museyyeb (Rahmetullahi Aleyh) şoyle dedi:
“Bir adam, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e geldi ve:
−Ben orucumu bozdum! dedi.
Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona:
−‘Sadaka ver, Allah’a istiğfar et ve onun yerine bir gun oruc tut!’ dedi.”
İbni Ebi Şeybe 2/515/1, AlbÂnî İrva 4/92
(15) Oruclunun Tedavi İcin Hacamat Yaptırması
(33) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) oruclu olduğu halde hacamat yaptırdı.”
Buhari 1809, Ebu Davud 2372, Tirmizi 775, İbni Mace 1682, İbnu’l-Carud 388, İbni Ebi Şeybe 2/476, Tabarani Mucemu’l-Kebir 11592, Ebu Yağla 7541, Ahmed 1/215, AlbÂnî İrva 932
(34) Sabit el-Bunanî (Rahmetullahi Aleyh) şoyle dedi:
“Enes (Radiyallahu Anh) oruclu kimse icin hacamat yaptırmasını kerih goruyor muydunuz? diye soruldum.
Enes (Radiyallahu Anh):
Hayır, ancak orucluyu zayıf duşureceği icin belki.”
Ravilerden ŞebÂbe:
Bize Şu’ be bin Haccac bu hadisi “...Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in zamanında...” ziyadesiyle tahdis etti dedi.
Buhari 1810
(16) Oruclu İken Kusan Kimse Ne Yapar?
(35) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Herhangi bir kimseye kusma galebe eder de kusarsa o kimse orucu kaza etmez! Kim de kendi isteği ile zorlayarak kusarsa o kimse orucunu kaza eder!’ buyurdu.”
Ebu Davud 2380, Tirmizi 720, Darimi 2/14, İbni Ebi Şeybe 2/454/1, İbni Huzeyme 1960, 1961, İbni Mace 1676, İbnu’l-Carud 985, İbni Hibban 3518, Begavi 1755, Ahmed 2/498, AlbÂnî İrva 923
(17) Ramazan Borcunun Kazası
(36) Aişe (Radiyallahu Anha) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in yanında adet hali gorurduk de tutamadığımız gunler sayısınca orucu kaza etmemizi bize emrederdi!”
İbni Mace 1670,
(37) Ebu Seleme (Radiyallahu Anha) şoyle dedi:
“Aişe (Radiyallahu Anha)’yı işittim şoyle diyordu:
Ben uzerimde Ramazan ayından oruc borcu olurdu da Şaban ayı gelmeden bu borcu odeyemezdim!”
Buhari 1819, Muslim 1146, Malik 1/308/54, Ebu Davud 2399, Nesei 2318, Tirmizi 783, İbni Mace 1669, İbni Huzeyme 2046, 2048, Beyhaki 4/252, Tayalisi 1509, Ahmed 6/124, 131, 179
(18) Olunun Oruc Borcunu Velisinin Kaza Etmesi
(38) Aişe (Radiyallahu Anha) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Bir kimse uzerinde oruc borcu olduğu halde olurse, o kimsenin velisi onun yerine orucunu tutabilir’ buyurdu.”
Buhari 1820, Muslim 1147/153, Ebu Davud 2400, 3311, Darekutni 2/195, Beyhaki 4/2556/279, Begavi 1773, Ahmed 6/69, AlbÂnî Cami 6547
(39) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şoyle dedi:
“Bir adam, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e geldi ve:
−Ya Rasulallah! Annem uzerinde bir ay oruc borcu olduğu halde oldu. Ben onun yerine bu orucu kaza edebilir miyim? dedi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona:
−‘Evet, Allah’ın borcu odenmeye daha hak sahibidir!’ buyurdu.”
Buhari 1821, Muslim 1148/155, Nesei 7/20, Darekutni 2/196/84, Tayalisi 2630
(19) Yolcunun Oruc Tutmamasının Caizliği
(40) Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) fetih senesi Ramazanda Mekke seferine cıktı. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) KurÂatı Gamîm denen yere gelene kadar oruc tuttu. İnsanlar da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’le beraber oruc tuttular. Sonra Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir bardak su istedi ve insanlar kendisini gormesi icin de onu iyice yukarı kaldırdı sonra da icti.
Ondan sonra kendisine:
Bazı kimseler oruc tutmaya devam ediyor! denildi.
Bunun uzerine Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Onlar asilerdir! Onlar asilerdir!’ buyurdu.”
Muslim 1114/90, Humeydi 1289, Nesei 4/177, Tirmizi 710, İbni Huzeyme 2019, İbni Hibban 3549, Beyhaki 4/241, 242, Tayalisi 1667, AlbÂnî İrva 4/57
(41) Kazaa (Rahmetullahi Aleyh) şoyle dedi:
“Ben, Ebu Saîd el-Hudri (Radiyallahu Anh)’a geldim, bircok insan başına toplanmıştı.
İnsanlar onun yanından ayrılınca ona:
−Ben bu insanların sana sorduğu şeyleri sormayacağım! dedim. Ona sefer halinde tutulan orucu sordum.
Bunun uzerine Ebu Saîd (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
−Biz oruclu olduğumuz halde Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile Mekke seferine cıktık. Nihayet bir yerde konakladık.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Siz duşmanınıza yaklaşmış bulunuyorsunuz oruc tutmamanız sizin icin daha fazla kuvvettir!’ buyurdu. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in bu sozu bir ruhsat idi. Bizden kimi oruc tuttu, kimi de iftar etti. Sonra başka bir yerde daha konakladık.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bu kez:
−‘Sizler yarın sabah duşmanınıza baskın yapacaksınız! Oruc tutmamak sizin icin daha fazla kuvvettir! Dolayısıyla oruc tutmayın!’ buyurdu.
Bu ise azimet idi. Bunun uzerine hepimiz oruc tutmayı terk ettik.
Ebu Saîd (Radiyallahu Anh):
Ben bundan sonra Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile seferde iken oruc tuttuğumuzu da biliyorum dedi.”
Muslim 1120/102, Ebu Davud 2406
(42) Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Medine’den Mekke’ye doğru yola cıktı. Usfan’a ulaşıncaya kadar yolda oruc tuttu. Sonra biraz su istedi. İnsanların onu gormesi icin onu elleriyle iyice yukarı kaldırdı ve orucunu actı. Bu halde Mekke’ye geldi. Bu olay Ramazanda idi.
Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma):
−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) seferde bazen oruc tutmuş bazen de tutmamıştır. Sahabelerden de isteyen seferde oruc tutar, isteyen tutmazdı dedi.”
Buhari 1815, Muslim 1113, Ebu Davud 2404, Nesei 2289, İbni Huzeyme 2036, Tabarani Mucemu’l-Kebir 10945, Ahmed 1/291
(43) Aişe (Radiyallahu Anha) şoyle dedi:
“Hamza bin Amir el-Eslemi (Radiyallahu Anh), Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e:
Seferde oruc tutabilir miyim? dedi.
O cok oruc tutan bir kimseydi.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘İstersen oruc tut, istersen iftar et’ buyurdu.”
Buhari 1812, Muslim 1121/102, Malik 1/295, Ebu Davud 4202, Nesei 2305, Tirmizi 711, Darimi 2/89, İbni Mace 1662, İbni Hibban 3560, İbnu’l-Carud 397, Begavi 1760, Ahmed 6/46, AlbÂnî İrva 927
(44) Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir seferde idi, bir ara izdiham ve uzeri golgelenen bir adam gordu:
−‘Bu nedir?’ dedi.
Sahabe:
−Orucludur dediler.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
−‘Seferde oruc tutmak asla iyilik değildir!’ buyurdu.”
Buhari 1814, Muslim 1115/92, Ebu Davud 2407, Nesei 4/176, 177, Darimi 2/9, İbni Hibban 3552, İbni Huzeyme 2017, İbnu’l-Carud 399, Beyhaki 4/242, Begavi 1764, Ahmed 3/299, AlbÂnî İrva 925
(45) Enes (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile beraber bir seferde idik. Golgesi en cok olanımız, elbisesi ile golgelenen idi. O gun oruc tutanlar hicbir iş yapmadılar. Oruc tutmayanlar ise, develeri surduler, butun hizmetleri gorduler ve hastaları tedavi ettiler.
Bunun uzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Bu gun oruc tutmayanlar ecrin hepsini alıp gittiler!’ buyurdu.”
Buhari 2714, Muslim 1118/100, Nesei 2282, İbni Ebi Şeybe 2/431/3, İbni Huzeyme 2032, İbni Hibban 3559, Beyhaki 4/243, Ebu Yağla 4203, AlbÂnî Tergib 1047
(20) Kadir Gecesinin Fazileti
(46) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Herkim imanla ve ecrini Allah’tan umarak Ramazan orucunu tutarsa onun gecmiş gunahları mağfiret olunur. Herkim de imanla ve ecrini Allah’tan umarak kadir gecesini ihya ederse onun gecmiş gunahları mağfiret olunur’ buyurdu.”
Buhari 1868, Muslim 760/175, Ebu Davud 1372, Nesei 2201, Begavi 1707, AlbÂnî Cami 6441
(47) Aişe (Radiyallahu Anha) şoyle dedi:
“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Sizler kadir gecesini Ramazanın son on gunundeki tek gecelerde arayınız’ buyurdu.”
Buhari 1870, Muslim 1169/219, Tirmizi 797, Ahmed 24346, AlbÂnî Cami 2922
(48) UbÂde bin Samit (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kadir gecesini bize haber vermek icin mescide cıkmıştı. Muslumanlardan iki adam kavga ettiler.
Bunun uzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):
‘Kadir gecesini haber vermek icin cıkmıştım, falan ve falan birbiriyle kavga ettiler (onun malumatı benden) kaldırıldı. Boyle olması sizin icin belki daha hayırlıdır. Sizler onu (yirmiden sonraki) dokuzuncu, yedinci, beşinci gecelerde arayınız!’ buyurdu.”
Buhari 1874, Darimi 2/2728, İbni Ebi Şeybe 2/487/3, İbni Huzeyme 2198, Beyhaki 4/311, Begavi 1821, Tayalisi 576, Malik 1/320/13
(49) Zerrubnu Hubeyş (Rahmetullahi Aleyh) şoyle dedi:
“Ubeyy bin Ka’b (Radiyallahu Anh)’a kardeşin Abdullah ibni Mesud (Radiyallahu Anh):
−Seneyi ihya eden kimse, kadir gecesine isabet eder diyor! dedim.
Ubeyy (Radiyallahu Anh) şoyle dedi:
−Allah ona rahmet etsin, insanların ona guvenip dayanmamasını istemiştir. Oysa o, kadir gecesinin Ramazanda, Ramazanın son on gununde ve yirmi yedinci gecede olduğunu elbette bilir.
Sonra istisna etmeksizin yemin etti ve:
−Kadir gecesi yirmi yedinci gecedir dedi.
Ben:
−Ya Ebe’l-Munzir! Hangi şeye dayanarak boyle soyluyorsun! dedim.
Ubeyy (Radiyallahu Anh):
−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in haber verdiği alamet veya ayetle, guneş o gecenin sabahında şuasız olarak doğar! dedi.”
Muslim 1169/220, Humeydi 375, Ebu Davud 1378, Tirmizi 793, İbni Hibban 3689, İbni Huzeyme 2191, 2193, Beyhaki 4/312, Begavi 1828, Abdurrezzak 7700
__________________
Farz Orucu İle Alakalı Konular
Dini Bilgiler0 Mesaj
●39 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- Farz Orucu İle Alakalı Konular