Rahman: Şefkatin mumin kafir, iyi kotu, gunahkar muttaki demeden umumi olarak tecelli etmesidir. Bu mana şu şekilde formule edilmiştir: Rahman ismi, tecell-i amm ism-i hastır. Yani tecellisi hicbir şeyi ayrı tutmadan genel olarak tecelli eden, isim hakkı ise Allah’a mahsus olan demektir. Bu sebeple Rahman tek başına insanlara isim olarak verilemez.

Rahim: Allah’ın şefkatinin sadece ve sadece iman ehline tecelli etmesidir. Kafirler Rahim isminden faydalanamazlar. Bu sebeple Rahim ismi ekseri olarak ahirette muminler ustunde paralayacaktır. Bu ismin formulu ise tecell-i has, ism-i amm şeklindedir. Yani tecellisi ozel, isim hakkı ise geneldir. Bu sebeple Rahim ismini insanlara vermekte bir sakınca yoktur.

Rahim ismi, dunya ve ahirette ekseri mumin ve muttakilere tecelli eder. Fakat dersine calışan talebe ile calışmayan talebe arasında Rahim ismi sadece calışan talebe icin tecelli eder, ona hususi ikram yapar. Rahim ismini bu manada ele alırsak kafirler de tecelli kapsamına girebilir. Yani Rahim hem dunya hem de ahrette hususi tecelli eder demektir. Rahim ismi dunyada fıtratın kanunlarına uyanlara, ahrette ise imanın kanunlarına tabi olanlara bakıp tecelli edecek denilebilir.

Kainat, butun nimetleri icinde barındıran ve butun lezzetleri bunyesinde taşıyan buyuk bir sofradır. Ayı zamanda insanın butun maddi ve manevi duygu ve cihazlarına hitap eden mukellef bir sofradır. Hem sofralar icinde sofralar acılmış buyuk bir sofradır. Her canlı bu sofradan hissedar ve pay sahibidir. Bu sofrada kucuk bir karıncadan tut ta buyuk bir file kadar her canlının ihtiyac ve rızkı hazırlanmıştır.

İşte butun nimet ve ikramların daisi, yani sebebi Allah’ın sonsuz şefkatini temsil eden Rahman ve Rahim isimleridir. Nasıl bereketli bir nehrin kaynağı varsa, şu kainat nehrinin bereket ve ikramlarının da kaynak ve membaı, Rahman ve Rahim isimleridir.
Sorularla risale

__________________