KURAN VE HADİSDE EVRENSEL ŞUUR 5 - HAYVANLAR KONUŞUR.

BEN ALLÂHIN KULUYUM.

Sığınırım Allaha taşlanmış şeytandan.
Adıyla AllÂhın , merhametiyle (her şeyi) kuşatanın , (gerekene gereğince ) cok merhamet edenin.
(1 FÂTİHA 1) “ Ovgu AllÂha duzenleyeni evrenlerin”. SalÂt ve selÂm yuce AllÂhın elcisi Muhammede.

Hayvanların hayatını , davranışlarını gozleyenler , iletişim kurduklarını gozleyebilirler. Bilim yontemleri ile yapılan gozlemlerde de hayvanların şuurlu iletişim kurdukları tesbit edilmiştir. Hayvanların iletişim kurmaları konuşmak iledir. BÂzı yanlış zanlıların zannettikleri gibi hayvanlar koklaşarak anlaşmazlar. Bu konuda Kuran Âyetleri ve hadisler vardır. BÂzı hadislerde kurt turu vahşi hayvanların , sığır karınca , kertenkele ve kuşların ve saire hayvanların konuşma ornekleri vardır. Bunlardan bir kısmı hayvanların konuşmasının insanların geneli tarafından anlaşılır olması hakkında , mucize turu konuşmalardır. Bir kısmı ise bu konuşmaları peygamberlerin anlaması tarzında olup , bu tarz hayvanların doğal konuşmalarını insanın anlaması ve insanda gercekleşen mucize olmakla birlikte , hayvanların var olan konuşmasının delili olan konuşmalardır. Konumuz da bu tur konuşmalardır.
Hayvanların konuşmasına delil olan Âyetlerin bir kısmı , hayvanların tesbîh etmeleri (SubhÂn AllÂh) demeleri hakkındaki Âyetlerdir. Bu konudan , daha once , “KURAN VE HADİSDE EVRENSEL ŞUUR -3- HAYVANLAR İBÂDET EDER -2-“ adlı konuda bahsettim. Bunun dışında , Kuranda , hayvanların konuştuğu hakkında acık Âyetler vardır. Bu Âyetler , Kuranın Nahl sûresindedir ve bu Âyetlerde , karınca ve Hudhud adlı kuşun (Turkcede Cavuş kuşu yada İbibik denilen kuşun) konuşma ornekleri vardır. Bu Âyetler , karınca ve kuşun akıllı , şuurlu = bilincli varlıklar olduğunu , şuphesiz bildiriyor.
Sığınırım Allaha taşlanmış şeytandan.
Adıyla AllÂhın , merhametiyle (her şeyi) kuşatanın , (gerekene gereğince ) cok merhamet edenin.
(27 Neml 15) “Ve elbet muhakkakgetirdik Davud ve Suleymana bir ilim ve (o ikisi) dediler , = Ovgu AllÂh icin (o) ki fazîletlendirdi bizi , onun mumin kullarından bir coğunun uzerine=”.
(27 Neml 16) “ Ve vÂris oldu Suleyman Davuda ve dedi = Ey insanlar , oğretildi bize dili Ucan (turun) (kuşun) ve getirildi bize her şeyden , elbette bu elbet o fazîletin acıklayanı =”.
(27 Neml 17) “Ve toparlandı Suleyman icin , orduları , cinler ve insanlar ve ucan turden (Kuşlardan) (bu halde iken) onlar sevk ediliyorlar”.
(27 Neml 18) “TÂ ki geldikleri zamÂna kadar karınca vÂdisinin uzerine , dişi bir karınca dedi = Ey karıncalar girin meskenlerinize , sizi parcalamasın Suleyman ve ordusu ve onlar bilincine varmazlar =”.
(27 Neml 19) “(Bunun uzerine) gulumsedi gulercesine onun sozunden ve dedi = Rabbim beni sevket şukretmeme senin nimetine ki nimet ettin bana ve anababama ve işlememe sÂlih (amel) (ki) ona rÂzı olursun ve sok beni rahmetinle sÂlih kullarının icine =”.
(27 Neml 20) “Ve yokladı ucan turu (kuşları) (bu halde) dedi = Bana ne oluyor hudhudu (Cavuş kuşunu , ibibiği) goremiyorum yoksa kayıp olanlardan mı oldu =”.
(27 Neml 21) “ = Elbet azÂb edeceğim ona azÂbın şiddetlisini vey keseceğim onu vey elbet gelecek bana acıklayan bir etkin gucle =”.
(27 Neml 22) “(Bu halde iken) uzak olanın dışında bir yerde bekledi (boyle iken) dedi = Kavradım neyi (ki) kavramadın onu ve geldim sana Sebeden (Yemenden) haberin emin olunmuşu ile =”.
(27 Neml 23) “ = Elbette (ben) buldum bir bayan onlara kıralice olmuş ve ona getirilmiş her şeyden ve onun (var) bir azametli tahtı =”.
(27 Neml 24) “ = Buldum onu ve onun toplumunu secde ediyorlar guneş icin AllÂhın alcağından ve susledi onlar icin şeytan işlerini (boyle olduğu halde) geri cevirdi onları yoldan (boyle olunca) onlar (gerceğe) ulaşamıyorlar =”.
(27 Neml 25) “ = Secde etmelerine AllÂha (ki) cıkarır saklıyı gokler ve yeryuzunde ve bilir neyi gizliyorlar ve neyi acıklıyorlar =”.
(27 Neml 26) “ = AllÂh , yok hicbir tanrı ancak o eğiteni azametli arşın =”.
(27 Neml 27) “Dedi = Bakacağız doğru mu soyledin yoksa oldun mu yalan soyleyenlerden =”.
(27 Neml 28) “ = Git bu yazımla boylece kavuştur onu onlara sonra yanaş onlardan (bir kenara) (boylece) bak neye donerler =”.
Bu Âyetler kesin olarak bildiriyor ki Karınca ve Hudhud (Cavuş kuşu , İbibik) ve ucanlar (kuşlar) konuşurlar , akıllıdırlar , şuurludurlar = bilinclidirler. 15 numaralı Âyette =Bize ucan turun (Kuşların) dili , lisÂnı oğretildi= denilmesi de kesin bir delildir ki ucan turler karınca ve kuşlar konuşurlar. =Bize ucan turun (Kuşların) dili , lisÂnı oğretildi= denilmesinden sonra , ornek verilen iki turden Hudhud (Cavuş kuşu , İbibik) bir kuştur , uctuğu da mÂlumdur. Ya karınca , karıncaların geneli ucmaz , bir kısmı ucar. Bundan anlaşılan bir kısmı ucan bir kısmı ucmayan yaratıklar vardır. Canlıların tasnifinde bir kısmı ucan bir kısmı ucmayan turler ucanlar sınıfına konulmalıdır.
KARINCALARIN KONUŞTUĞUNA DÂİR HADİSLER.
İbni kesîr tefsirinde , Neml sûresinin 15 – 19 numaralı Âyetlerinin tefsirinden ,
“İbni Ebû HÂtimden , o da Ebus sÂdık En NÂciden rivÂyet etti de dedi = Selam onlara DÂvudun oğlu Suleyman yağmur duÂsına cıktı , bir de ne gorsun , dişi bir karınca , sırtının uzerine yatmış , ayakları havada olduğu halde şoyle diyor : = AllÂhım biz senin yaratık turlerinden bir turuz , senin bizi sulamana muhtac olmamaklığımız yok ve eğer bizi sulamazsan bizi helÂk edersin = Bunun uzerine Suleyman şoyle dedi = Geri donun , şuphesiz sizden başkasının cağrısı (duÂsı) ile sulandınız =”.
Gene ibni kesir tefsirinde Neml sûresinin 19 numaralı Âyetinin tefsirinden ,
“SufyÂn İbni Uyeyne dedi = Ne zaman ki hudhud geldi kuşlar ona dedi = Ardında ne bıraktın , Suleyman senin kanını dokmeyi adadı = bunun uzerine dedi = İstisn etimi = dediler =Evet = O da = oyleyse kurtuldum = dedi”.
“Ebû Hureyreden bir hadis salat ve selÂm ona peygamber devÂbdan (kımıldayanlardan , giden canlı turlerinden) dordunu oldurmekten men etti ; (Dişi) Karınca , (dişi) Arı , Hudhud ve Surad (Gocegen kuşu)”. KAYNAK = (Ebu Davud , edeb 164) , (İbni Mace , sayd 10) , (DÂrimî , edÂhi 26) , (Ahmed bin Hanbel 1 “322-347”).


Âyet = “…ve sağ olsun kim uydu (gerceğe) iletene” (20 tÂh 47)
Âyet = “Ovgu AllÂh’a eğiteni evrenlerin” (1fatiha 1)
Yazar = A. k. A.
__________________