DENİZLERİN BİRBİRİNE KARIŞMAMASI



Denizlerin, araştırmacılar tarafından cok yakın bir gecmişte tespit edilen bir ozelliği, Kuran'ın Rahman Suresi'nde şoyle bildirilir:“Birbirleriyle kavuşmak uzere iki denizi salıverdi. İkisi arasında bir engel vardır; birbirlerinin sınırını gecmezler.„ (Rahman Suresi, 19-20) Birbirine acılan fakat suları kesinlikle birbiriyle karışmayan denizlerin ayette bildirilen bu ozelliği, okyanus bilimciler tarafından cok yakın bir zaman once keşfedilmiştir. "Yuzey gerilimi" adı verilen fiziksel bir kuvvet nedeniyle, komşu denizlerin sularının karışmadığı ortaya cıkmıştır. Denizlerin farklı yoğunluklarından kaynaklanan yuzey gerilimi, adeta bir duvar gibi sularının birbirine karışmasını engeller.11


Cebelitarık Boğazı'nın uydudan cekilmiş fotoğrafı

Elbette ki işin ilginc yanı, insanların, ne fizikten, ne yuzey geriliminden, ne de okyanus biliminden haberdar olmadıkları bir devirde bu gerceğin Kuran'da bildirilmiş olmasıdır.

Akdeniz'de ve Atlas Okyanusu'nda buyuk dalgalar, guclu akıntılar ve gelgitler vardır. Akdeniz'in suyu, Cebelitarık Boğazı'nda Atlas Okyanusu ile karşılaşır. Ama bu karşılaşma sonucu kendi sıcaklık, tuzluluk ve yoğunluk ozellikleri değişmez. Cunku iki deniz arasında gorulmeyen bir sınır vardır.

YARATILIŞTAKİ CİFTLER
“Yerin bitirmekte olduklarından, kendi nefislerinden
ve daha bilmedikleri nice şeylerden butun ciftleri
yaratan (Allah cok) yucedir.„
(Yasin Suresi, 36)

Erkeklik dişilik, "cift" kavramının bir karşılığı olmakla birlikte, ayette bahsedilen "bilmedikleri nice şeylerden" ifadesi daha geniş bir anlam icermektedir. Nitekim gunumuzde ayetin işaret ettiği anlamlardan biri ile karşılaşmaktayız. Maddenin ciftler halinde yaratıldığını ortaya koyan İngiliz bilim adamı Paul Dirac, 1933 yılında Nobel Fizik Odulu'nu kazanmıştır. "Parité" adı verilen bu buluş, maddenin anti-madde denilen bir cifti olduğunu ortaya koymuştur. Anti-madde, maddenin tersi ozellikler taşır. Orneğin maddenin tersine anti-maddenin elektronları artı, protonları da eksi yukludur. Bu gercek bilimsel bir kaynakta şoyle ifade edilmektedir: "...Her parcacığın zıt yukte bir antiparcacığı vardır. Kararsızlık ilişkisi bize bu ciftlerin varoluşu ve yokoluşunun her yerde ve her zaman aynı anda oluştuğunu gostermektedir


KURAN ALLAH SOZUDUR

Sonuc bolumune kadar incelediğimiz tum bilgiler, bizlere acık bir gerceği gostermektedir


Kuran oyle bir kitaptır ki, icinde verilen haberlerin hepsi doğru cıkmıştır. Bilimsel konularda, gelecekten verilen haberlerde ya da matematiksel şifrelemelerde o donemde hicbir insan tarafından bilinemeyecek gercekler ayetlerde haber verilmiştir. Bu bilgilerin o donemin bilgi duzeyiyle ve teknolojisiyle edinilmesi mumkun değildir. Elbette ki bu durum, Kuran'ın bir insan sozu olmadığının apacık bir ispatıdır. Kuran, herşeyi yoktan var eden ve ilmiyle tum varlıkları kuşatan Yuce Allah'ın sozudur.
Allah bir ayetinde, Kuran'la ilgili olarak, "Eğer o, Allah'tan başkasının katından olsaydı, kuşkusuz icinde bircok celişkiler bulacaklardı" buyurmaktadır. (Nisa Suresi, 82). Kuran'da hicbir celişki olmadığı gibi, icinde yer alan her bilgi, gun gectikce bu İlahi kitabın yeni mucizelerini ortaya koymaktadır.



İnsana duşen ise, Allah'ın indirdiği bu İlahi kitaba sarılmak ve onu kendisine yol gosterici olarak kabul etmektir. Allah, bir ayetinde bizlere şoyle seslenir:“Bu indirdiğimiz mubarek bir Kitap'tır. Şu halde O'na uyun ve korkup-sakının. Umulur ki esirgenirsiniz.„ (Enam Suresi, 155)Allah başka ayetlerinde ise şoyle bildirmektedir: “Hak Rabbinizdendir; artık dileyen iman etsin,
dileyen inkar etsin…„
(Kehf Suresi, 29)
“… O (Kuran), bir oğuttur. Artık dileyen,
onu duşunup-oğut alsın.„ (Abese Suresi, 11-12)
__________________