B i s m i l l  h i r r a h m a n i r r a h i m
EsselÂmu aleykum
Konu : Dinde Kolaylık..
Yuce Allah’ın buyruklarının coğunda, gerektiği hallerde kolaylaştırıcı musaadeler vardır.
“Allah size kolaylık ister, zorluk istemez.” (Bakara sûresi 185.Âyet)
“Allah her şahsa, ancak gucu yettiği kadar sorumluluk yukler.” (Bakara sûresi 186.Âyet)
Orneğin; kişi yolculuk halinde namazı kısaltması, kadınların ay hali durumundayken kılamadıkları namazlardan sorumlu olmamaları, oruc tutamayacak kadar yaşlıların fidye vermesi, hastaların ve yolcuların da sonra oruclarını tutması.
Domuz eti, kan, olu hayvan ve yuce Allah’tan başkasının adını anarak kesilenin haram olmasına rağmen mecbur kalındığında olmeyecek kadar yenmesi. Parası olursa hacca gitmesi, zekat ve hayır yapması. Hac yaparken işlenen bazı yanlışlıkların oruc tutularak giderilmesi. Su bulamaz ise teyemmum ile abdest alınması da kolaylaştırıcı unsurlardandır.
Namazda kolaylık :
“Yeryuzunde sefere cıktığınızda kÂfirlerin size bir kotuluk yapacağından korkarsanız namazı kısaltmanızda size bir vebal yoktur. Kuşkusuz kÂfirler sizin apacık duşmanınızdır.” (Nisa sûresi 101. Âyet)
Mumin kişinin yolculuğu 90 Km. uzeri ise seferi sayılır, bu durumda sabah, akşam ve vitir namazlarını tam, diğer farz namazlarını kısaltır ve ikişer rekat olarak kılar.
Bu yuce Allah’ın buyruğudur. Sunnetler ise kişinin tercihine kalmıştır. Hazreti peygamber s.a.v. in uygulamaları da boyledir.
En ulvi ibadet olan namazı hafife alan bazı kimseler ucakta, otobuste veya binek halinde iken namaz kılma sonra kaza yaparsın derler, bu kesinlikle yanlıştır, namaz her zaman her yerde kılınabilir. Kuran’ı kerimde ayeti kerime şoyle buyuruyor ;
“Eğer korku altında iseniz (guvene kavuşana dek) namazı yururken yada binek uzerinde kılın.” (Bakara sûresi 239. Âyet)
Meskun mahallerde guvende vardır, cami ve mescit de vardır. Fakat yolculuk ıssız yerlerde, ormanlarda, dağlarda, dar gecitlerde, yada her hangi bir yırtıcı hayvanın saldırısına uğrama korkusu ve tehlikesi var ise ve namaz vakti de gecmek uzere ise, mumin kişi namazını (Farzını) binek uzerinde veya yururken de kılabileceğini yukarıdaki Âyeti kerime bize acıkca belirtmektedir.
Yani namaz hicbir neden ile terk edilemez, hasta yatağında, başı ile ima ederek yattığı yerde, yada oturarak namaz kılabiliyor ise demek oluyor ki kişi yuruyerek de namaz kılabilir.
“Cunku namaz muminler uzerine vakitli olarak farz olunmuştur.”(Nis sûresi 103.Âyet)
Allah’ın adını anmadan (Besmelesiz) kesilen ve diğerlerinde olmeyecek kadar yemede kolaylık :
“O, size yalnız şunları haram kıldı: Olu hayvan, kan, domuz eti, bir de Allah'tan başkası adına kesilen hayvanlar. Sonra kim bunlardan yemeye mecbur kalırsa, başkasının hakkına tecavuz etmemek ve zaruret olcusunu gecmemek şartıyla ona da bir gunah yukletilmez. Cunku Allah cok bağışlayıcıdır, cok merhametlidir.” (Bakara sûresi 173. Âyet)
Hac da kolaylık :
“Orada apacık nişÃ‚neler, (ayrıca) İbrahim'in makamı vardır. Oraya giren emniyette olur. Yoluna gucu yetenlerin o evi haccetmesi, Allah'ın insanlar uzerinde bir hakkıdır. Kim inkÂr ederse bilmelidir ki, Allah butun Âlemlerden mustağnîdir.” (Âli imran sûresi 97. Âyet)
Oructa kolaylık :
“(Size farz kılınan oruc), sayılı gunlerdedir. İcinizden hasta olan veya yolculukta bulunan ise, diğer gunlerde, tutamadığı gunler sayısınca tutar. Ona dayanıp kalacaklar uzerine de bir yoksulu doyuracak kadar fidye gerekir. Her kim de hayrına fidyeyi artırırsa, hakkında daha hayırlıdır. Bununla beraber, eğer bilirseniz, oruc tutmanız sizin icin daha hayırlıdır.” (Bakara sûresi 184. Âyet)
Abdest akmada kolaylık :
“Su bulamamışsanız temiz bir toprağa teyemmum edin, yuzlerinizi, ellerinizi onunla meshedin. Allah sizi zorlamak istemez, Allah sizi arıtıp uzerinize olan nimetini tamamlamak ister ki şukredesiniz.” (Maide sûresi 6. Âyet)
Diğer bazı konularda da Yuce Rabbimizin kulları icin sağladığı kolaylıklar vardır.
Yukarıda belirtilenin aksine; faizde, zinada, ickide, ortunmede, kumarda, hırsızlıkta, ay hali durumunda iken ve Allah’u teÂlÂ’nın emrettiği yerin dışında kadınlar ile ilişkide, anne ve babaya hakarette ve diğer bazı hususlarda hafifletici neden yoktur. Bu konularla alakalı Kuran’ı Kerimde en ufak bir taviz ve kolaylık yoktur. Ancak tovbe kapısı gunahlarına tovbe edeler icin acıktır.
Kendi cıkarlarına gore duşunen bazı insanlar, yukarıda belirtilen hicbir hafifletici nedeni ve kolaylığı olmayan hususları, zor durumda kaldım ve aldım mecbur oldum ve yaptım diyerek kendilerini haramdan temizi cıkarmaya calışırlar.
Bakara suresindeki şu mubarek Âyeti kerime, bizim bu konu ile ilgili olarak cok duşunmemizi, işimize geldiği gibi yorumlardan kacınmamız gerektiğini hatırlatmaktadır.
Âyeti kerimede borc para verilirken veya alınırken yapılacak sozleşmenin detayını ve şahitliğini en ince ayrıntısına, hatta kimin dikte ettirerek yazdırmasına varıncaya kadar nasıl yapılması gerektiğini Yuce Rabbimiz kullarına acıkca bildirmektedir.
“Ey İnananlar! Birbirinize belirli bir sure icin borclandığınız zaman onu yazınız. İcinizden bir katip doğru olarak yazsın; katip onu Allah'ın kendisine oğrettiği gibi yazmaktan cekinmesin, yazsın. Borclu olan da yazdırsın, Rabbi olan Allah'tan sakınsın, ondan bir şey eksiltmesin. Eğer borclu, aptal veya aciz, ya da yazdıramayacak durumda ise, velisi, doğru olarak yazdırsın. Erkeklerinizden iki şahid tutun; eğer iki erkek bulunmazsa, şahidlerden razı olacağınız bir erkek, biri unuttuğunda diğeri ona hatırlatacak iki kadın olabilir. Şahidler cağırıldıklarında cekinmesinler. Borc buyuk veya kucuk olsun, onu suresiyle beraber yazmaya uşenmeyin; bu, Allah katında en doğru, şahidlik icin en sağlam ve şuphelenmenizden en uzak olandır. Ancak aranızdaki alışveriş peşin olursa, onu yazmamanızda size bir sorumluluk yoktur. Alışveriş yaptığınızda şahid tutun. Katibe de şahide de zarar verilmesin; eğer zarar verirseniz, o zaman doğru yoldan cıkmış olursunuz.” (Bakara sûresi 282. Âyet)
Eğer Cenabı Mevl murad etseydi yukarıda saydığımız haram kılınan Faiz buyruklarının ardından, eğer zor durumda kalırsanız alabilirsiniz, veya mecbur olursanız yapabilirsiniz gibi bazı kolaylıkları ve hafifletici nedenleri haşa getiremezmiydi. Tabi ki Yukarıdaki Âyeti kerimenin iceriğinde kullarına en ince detaylarına kadar acıklama yapan Alemlerin Rabbi Bu hususlara da acıklık getire bilirdi.
Peki bole konulara insanlar acıklık getirmeye kalkarsak ne olur? Haşa Cenabı Allah’a şirk koşarak buyruklarına ortak olmuş olurlar. Neden? Cunku haşa Allah bilememiş onlar bilmiş olur. Arapca da şirk’in esas anlamı şirkete ortak olmaktan gelir. Yani bu konuda haşa o kişi soz sahibi demektir.
İşte Boyle konularla ilgili Kuran’ı Kerimin bircok suresinde Arapca aslı olan şu ayeti kerime yer alır. “Subhan Allah’i amma yuşrikun” buyruğunun asıl anlamı ise : Sen kimin isteğine uyduysan senin Allah’ın o dur, ben senin Allah’ın değilim anlamına gelir.
“Allah onların koştukları eşlerden (ortaklardan) munezzehtir.” (Haşr sûresi 23. Âyet)
Yukarıdaki Cenabı MevlÂ’nın buyruklarını yapmamak ayrı karşı gelmek ayrıdır. Yapmamakla gunah işlenmiş olunur. Eğer tovbe ederlerde Allah’u teÂlÂ’nın affına hidÂyetine sığınırlar ise Allah isterse onları affedebilir.
“Allah’ın rahmetinden umit kesmeyin, cunku Allah butun gunahları bağışlar. Şuphesiz ki O, cok bağışlayan, cok esirgeyendir.” (Zumer sûresi 53. Âyet)
Peygamber Efendimiz s.a.v. hadisi şerifinde ;
“Gunaha tovbe eden kişi, gunahı işlememiş gibi olur.”
Hayır! Butun bunlar sacma (hÂşÃ‚) ben inanmıyorum, bunlar eskilerin uydurmasıdır vs. diyenler ise kesinlikle şirke girmiş olurlar.
“Allah kendisine ortak (şirk) koşulmasını elbette bağışlamaz.” (Nis sûresi 116. Âyet)
“Fakat biz buyuk bir şiddetle yakalayacağımız gun, kesinlikle intikamımızı alırız.” (Duhan sûresi 16. Âyet)
Onlar buyuk mahkemede, Yuce Rabbimizin Muntakim sıfatı ile yargılanmaya mahkumdurlar ve Allah c.c. onlardan munezzehtir umurunda bile değildir.
“Onlar her turlu mucizeyi gorseler bile yine de ona inanmazlar.” (Enam sûresi 25. Âyet)
O takdirde konforlu yaşam ve dunya her şeyiyle onların olur. Dunya bazılarına gecici cennet, bazılarına da dar olur. Onlara yasak yoktur, onlar Cenabı Allah’tan değil yalnız guvenlik guclerinden korkarlar, haramları kendilerine gore yorumlayıp helÂlleştirirler.
Peygamber Efendimiz s.a.v. hadisi şerifinde ;
“ Dunya muminin tutuk evidir. KÂfirin Cennetidir.”
Yuce Rabbimiz cumlemizi şirkten ve şirke girmekten korusun ve bizlere farz kıldığı buyrukları uygulamamızı nasip etsin.
Cenabı Allah muminleri Kuran’ı Kerimden ve peygamberimiz s.a.v.’in yolundan ayırmasın. Hepimize Dunyanın ve ahiretin guzellikleri nasip etsin. Hepimizi Peygamberimiz s.a.v. me Cennette komşu eylesin.
Sevgiler ve saygılar… Hoşcakalın… Mekkavi…
__________________
Dinde Kolaylık..
Dini Bilgiler0 Mesaj
●31 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- Dinde Kolaylık..