buhtan da bir iftiradır.

Arapca'da "buhtan" kelimesi, bir kimsenin buyuklenerek, arkadaşının yuzune soylemiş olduğu yalandır. Kelimenin asıl manası, bir kimse şaşakaldığında Arapların soylemiş olduğu tabirine dayanmaktadır.

Buna gore "buhtan", buyukluğunden dolayı insanın şaşakaldığı bir yalandır. Ayrıca, gercek dışı ve batıl olmasından dolayı şaşakalınan her batıl şey, buhtan diye isimlendirilmiştir. "Onda olmayan bir şeyi kardeşinin yuzune karşı soylediğinde ona buhtanda bulunmuş olursun." hadisi de bu koktendir. (bk. Razi, Mefatih, Nisa 20. ayetin tefsiri)

Gunluk dilde iftira yaygın olmakla birlikte, hukuk ve ahlÂkta daha cok ifk ve buhtan terimleri, zina iftirası icin de kazf kelimesi kullanılmaktadır.

Kur'an’da Buhtan kelimesi “iftira, asılsız iddia” manasında kullanılmıştır. (bk. Nisa 4/20, 112, 156; Nur 24/16)

Fahreddin er-RÂzî, Nis sûresinin, “Kim bir hata yapar veya kasıtlı gunah işler de onu bir sucsuzun uzerine atarsa buyuk bir buhtan ve apacık bir gunah yuklenmiş olur.” mealindeki 112. ayetinde gecen buhtan kelimesini, “Din kardeşine kendisinde bulunmayan bir kusur ve kotuluk isnat etmendir.” diye acıklar. (MefÂtîhu’l-Gayb, ilgili ayetin tefsiri)

Kotu sozler, bir Muslumana asla yakışmaz. Dolayısıyla ister namusa ve şerefe yonelik olsun isterse başka bir nedenle olsun, her turlu hakaret, iftira ve kufurden dolayı, Yuce Allah'a tovbe edilmesi gerekir. Cunku Allah'ın yasakladığı bir iş yapılmıştır. Ayrıca kul hakkına girdiği icin de ilgili kişilerle helalleşilmelidir. Cunku, bir kul hakkı ciğnenmiştir.

İnsanın namus ve şerefine yonelik ifadeler, bunları soyleyen kişinin niyetine ve toplumda algılanan duruma gore değişebilir. İftira amacıyla soylenirse veya toplumda bu şekilde algılanıyorsa iftira; hakaret amacıyla soylenirse veya toplumda boyle algılanıyorsa kufur ve hakaret olur.

Kısacası hicbir şekilde soylenmesi doğru olmayan o lafızları telaffuz eden insan gunah kazanır.





.
__________________