ZARİF BİR DİNÎ HİKÂYE
Doc. Dr. M. Esad COŞAN
Allah'ın emrettiği şekilde davranıp iyi bir kul olarak yaşayanlar cennetle mukÂfatlanacak, kotuler ise cehennemde yaptıklarının cezasını gorecek. Bunun tabii sonucu olarak inananlar cenneti ozler, cehennemden korkar; cenneti kazanmak icin cabalar ve cehenneme duşmemeğe calışır.
Bir de iyilik ve ibadetleri, cehennemden korktuğundan, ya sonunda cenneti kazanmayı umduğundan yapmak meselesi var. Bu bir duşunce tarzıdır. Olgun kişiler ve buyuk mutasavvıflar ise bu konuda daha başka duşunurler. Mesel buyuk Âlim Molla CÂmî'ye gore, kemÂle ermek icin dort şeyi gonulden ve zihinden silip cıkarmak şarttır:
l. Dunya
2. Ahiret
3. Varlık
4. İlk ucu terk ettiğine dair şuur (yÂni: terk-i terk).
Bu zumre: “İlÂhî! Maksudumuz sensin, biz sadece senin rızÂnı istiyoruz.” derler.
713-803 yılları arasında Basra'da yaşamış olan meşhur kadın velî RÂbia-ı Adeviye de şoyle dua edermiş:
“Rabbim! Eğer sana, cehennemden korktuğumdan tapıyorsam beni oraya at ve yak; eğer cennet umuduyla tapıyorsam bana orayı haram eyle. Fakat seni, sırf zatın icin seviyorsam, dîdÂrını ve ebedî guzelliğini benden asla esirgeme...”
Edebiyat ve Tasavvuf kitaplarında bu hasbî, ard-duşuncesiz, saf tanrı aşkını anlatan guzel pasajlar bulunmaktadır. 15. yuzyılda yazılmış Turkce bir eserden alınarak sadeleştirilen aşağıdaki hikÂye de aynı konuyu işliyor:
“HikÂye edilir ki Harun er-Reşid, kole, cariye ve hizmetcilerine her yıl ceşitli hediyeler dağıtırdı. Bir yıl da, yine hepsini bir araya topladı. Ceşitli giysiler, suslemeler, altın ve gumuş eşyayı ortaya getirterek:
—Herbiriniz, beğendiği şey uzerine elini koysun, ben bunu istiyorum desin, diye emretti. Bunun uzerine herkes gozune kestirdiği, eşyanın yanına koştu, elini onun ustune koydu. Bu arada bir cariye de gelmiş elini Harun er-Reşid'in başına koymuştu. Harun er-Reşid şaşırarak:
— Ne yapıyorsun? dedi.
Cariye :
—Siz, herkes sevdiği şey uzerine elini koysun, buyurmuştunuz; ben ise sizin mubarek başınızı sevmekteyim, diye cevap verince Harun er-Reşid cok duygulandı ve:
— Madem ki sen de beni tercih ettin, o halde ben de, malım, mulkum de senindir, dedi. O cariyeyi derhal azad eyledi; daha bircok ihsan ve ikramlarda bulundu. Butun diğerlerine ona saygı gostermelerini emretti.
Ey mu'min! Sen de bu dunyanın fani lezzetlerine kapılmaz, gonlunu samimi olarak Allah-u TeàlÂ’ya bağlarsan, her şey senin kulun kolen olur, ahirette de Tanrı'nın cemalini muşahedeye erersin, inşÃ‚allah.”
__________________
zarif bir hikaye!!!
Dini Bilgiler0 Mesaj
●22 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Eğitim Forumları
- İslami Bilgiler
- Dini Bilgiler
- zarif bir hikaye!!!