Vaktiyle, kardeş olan Kabil ve Habil isminde iki Adem oğlu, Allahu TeÂl icin birer kurban, ona manevî yakınlık sağlayacak birer nesne arz etmişlerdi. Kabil katı tabiatlı, Habil ise takva sahibi bir kimse idi. Herhangi bîr delil ile Habil"in kurbanının kabul olunduğu Kabil"in kurbanının ise kabul olunmadığı anlaşıldı. Kurbanı kabul edilmeyen Kabil, Habil"in kurbanının kabul edilmesinden dolayı ona hased ederek:
— Ahdim olsun seni oldureceğim, dedi. Habil de dedi ki: — Allahu TeÂl ancak takva sahiplerinden kabul buyurur. Binaenaleyh Allah"dan kork, niyyetini duzelt. Eğer sen beni oldurmek icin elini uzatırsan, ben seni oldurmek icin elimi uzatmam. Cunku ben, Âlemlerin Rabb"ı olan Allah"dan her halde korkarım. Ben bu suretle şunu isterim ki, beni gunaha sokmayasın da hem benim gunahım, hem de kendi gunahınla donup gidesin, bu iki gunahı yuklenerek can verip Hakk"ın huzuruna Varasin da Cehennem ehlinden olasın. Zira zalimlerin cezası budur. Bu takva, bu salim fikir, bu hayır ve nasihat, bu kardeşlik hissi uzerine, kurbanı kabul edilmeyen zalim Kabil"in nefsi, kendisine kardeşi Habil"i oldurmeyi arzu ettirdi. Yani vaz gecirmek şoyle dursun oyle bir cinayet guya bur tÂat şevkiyle endişesiz yapılabilecek, mÂniden uzak, arzusuna uyulur bir şey gibi gosterdi, kolaylık hatta gayret verdi. Bu suretle nefsi, Kabil"e bu cinayeti bir yem gibi onune gerilmiş pek hoş bir şey gibi gosterip ve bu isyanı icrası lÂzım bir tÂat gibi kabul ettirince de Kabil kardeşini oldurdu. Ancak, bu cinayeti ile kendisine bir fayda sağlama ihtimali olmadığından başka, dininde de, dunyasında da husrana uğradı, zarar ve ziyan icinde kaldı, oldurduğu kardeşinin cesedini ne yapacağını şaşırdı, caresizlikler icerisinde kıvrandı. Sonra Allahu TeÂlÂ, yerde deşinen bir karga gonderdi. Bu gonderiş ve deşiniş ona kardeşinin cesedini nasıl ortup gizleyeceğini gostermek icindi. Katil, karganın bu hareketinden ilham alarak: — «Eyvahlar olsun, vay bana, ben şu karga kadar olup da kardeşimin iaşesini gomup gizlemekten aciz oldum ha!..» Dedi ve bunun uzerine nadimler guruhundan oldu, pişmanlıklar icerisinde kaldı. Bu kıssadaki Kabil ve Habil ismindeki iki kardeşin Adem aleyhisselÂmın kendisinin iki oğlu olduğu, ekseri mufessirlerin goruşu olmakla beraber israil oğullarından iki Adem oğlu olduklarını soyleyenler de vardır. Ancak dikkat edilmesi lÂzım gelen husus, şahısların tÂyini değil, vak"anın hakikatidir. Cunku Kabil ve Habil kıssası namıyla acaip ve garip bir cok şeyler soylenmiştir. Binaenaleyh hata olmak ihtimalinden kurtulamayacak olan turlu turlu rivayetlerden ve tafsilÂttan sakınarak Kur"Ân-ı Kerîm"deki beyanın esas alınmasına dikkat cekilmiştir. Nitekim mealen şoyle buyurulmuştur: —«Allahu TeÂl iki Adem oğlu ile bir mesel darb etti, bunun hayrını tutun, şerrini bırakın.» (MÂide Sûresi)

__________________