eS SElamun Aleykum

Dun bir kardeşimin bana rabıtanın şirke gotureceğini acıklaması uzere bu konu uzerinde bazı yerlerde de sohbet ettim ve insanların kafasına acayip şeyler konulmuş ve yerleşmiş rabıtanın şirk olduğunu iddia edenler mevcut bunun uzere bu hususla ilgili bir dokuman hazırlamayı kendime vazife bildim...

Rabıta ; iki şeyi birbirine bağlamak demektir. Tasavvuf yolundaki bir zat Rabıta yapması zorunludur cunku Tasavvuf yolunda Rabıta ; Allah-u Zulcelal’e O’nun Resulune ve Hz. Peygamber saV’in varisleri olan Salih kimslere duyulan sevgiden ibarettir.Nasıl ki sevgi sevgilinin hayalini guzelliğini hal ve hareketlerini duşunerek kalbi sevgiliye bağlamak anlamına geliyorsa rabıta da insanın Allah-u Zulcelal’in rızasını kazanmak icin O’nun Salih kullarına gonulden bağlanmaktır. Yani Rabıta muhabbet ve hurmetle kalbi bağlamaktan ibarettir. Rabıtanın ozu şudur Hz. Peygamber sav in varisi olan Salih bir kimseyi duşunmek sadece onun şahsını hayal etmek ve mustakil olarak ondan bir şey istemek değildir! Bilakis aslında her şeyi Yaratan ve yapan faili hakikinin Allah-u Zulcelal olduunu itikat ederek Allah-u zulcelal’in o alim ve Salih kimseye ihsanda bulunup o insanda ortaya cıkardı fazileti duşunmektir.
Mesela bir fakir ihtiyacı icin bir zengine gider talepde bulur ihtiyacı icin o fakir bilir ki talebi asıl karşılayacak olan Allah-u zulcelaldir o zengin ise sadece vesiledirCunku yerlerin ve Goklerin hazineleri O’nun elindedir. O fakir o kapıda Allah-u zulcelalın kendisine nimet vermesinin mumkun oldu icin orada durur. İşte Rabıtanın ozu de budur!

Gunumuzde bazı insanlar kafa karıştırmak icin şole der ‘’ Allah-u zulcelal size şah damarınızdan yakınım diyor ole ise başka varlık duşunulur mu? Nicin Allahı duşunumyoruz da bir insanı duşunuyoruz Bu şirk değil mi ? Allahın sevgisi bolunmuş olmuyor mu ? bu fikirler aklın kabul etmeyeceği yanlış bir takım fikirler samimi olarak Allah-u zulcelalın sevgisini ve rızasını arayanların kafalarına şuphe sokmaya calışanlardır bunlar !!!

Oncelikle zat ve sıfatları ile hicbir benzeri ve eşi ortağı bulunmayan Allah-u zulcelali duşunmek O’nun zatını hayale getirmeye calışmak değildir. Cunku insan bir zatı duşunebilmesi icin onu gormesi gerekir. Onun icin insan ne kadar istesede Allah-u Zulcelali hayal edemez ve zaten hayal etmesi de caiz değildir. Hadis-i şerifte ; ‘’Allah’ın zatını tefekkur etmeyin.O’nun nimetlerini ve yaratıklarını duşunun.Cunku siz Allah’ın zatını duşunmeye gucyetiremezsiniz’’ (Beyhaki, Ahmet Bin HanBel)

Durum bole iken Hz Peygamber sav in varisleri olan alim ve Salih kimseleri ‘’…Ben onları severim onlar da beni…’’ (maide54) iltifatına ulaşmış ve hayatlarının her anını insanlara faydalı olabilmek icin harcayan kalpleri ilahi nurla dolu olan Salih kimseleri sevmenin bu sayede Allah-u Zulcelalin rızasına doru gitmeye calışmanın gerekli olduu acık olarak solenmiştir. Tabii bu da Allah-u Zulcelalin vergisidir. Bunca alim ve Salih kimseleri ısrarla soledii bu konu ancak ahreti duşunenlere nasip olur!!!

Bunca alim ve Salih kimselerin tasavvuf kitaplarında yazdığı kural ve kaideler hakkındaki kitaplar bunları savunmak icin değil İnsanı Allah-u ZUlcelalin Rızasına goturmek icindir bilerek ya da bilmeyerek yaptıkları yanlışlardan donmeleri icindir.

En buyuk hidayet ve nur kaynaı olan hz Peygamber sav i gorupte iman etmeyenler o guneşten zerre pay alamayanlardır. Şuphesiz kişi istifade etmek amacıyla Hz Peygamber sav in varisleri olan alim ve Salih kimselerin meclisinde bulunduunda da onlardan istifade etmeli sohbetlerini dinlemelidir. Onları duşunduğunde de durum aynıdır. Zira GORME İLE DUŞUNME ARASINDA FARK YOKTUR!!!

Yani Onları sevmek onlara benzemeye calışmak onların sevdiği kimseleri sevmek onlara uymak Allah-u ZUlcelali sevmenin alametidir. Rabıtada bu sevgiyi kazanmaya calışmanın yoludur.


Rabıta bir ibadet değildir. Ancak Allah-u ZUlcelalin rızasını kazanmanın ve O’na ulaşabilmenin yoludur. Ayet-i kerimede ; ‘’Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve sadıklarla beraber olun’’ tevbe 19)

Bahsi gecen ‘’sadıklarla beraber olun’’ iki kısımda incelenir ;

1-cismani yani zahiri beraberlik: sadıkların meclisine gidilir sohbetleri dinlenilir onlardan ilim orenilir oğutler alınır ashab-i kiram Hz Peygamber sav in etrafında pervane gibi donerdi daima onunla beraber olmaya calışırlardı
2-Manevi beraberlik sadıkların gıyabında daima onları duşunmek fikren ve ruhen onlarla beraber olmak halleri ile hallenmeye calışmaktır.

Salih kimselerle zahiri ve manevi oalrak beraber olmaya calışanlar ne kadar hata ve gunahı olsada bu Salihlerin nasihatları ile tevbekar olurlar bu aşikar bir gercektir!

Gunah ve bid’at ehli insanlarla beraber olmak ise kendileri iyi halde olsa bile onlardan etkilenip bozulurlar. Hadis-i şerifte ; ‘’iyilerle dost olan misk satanla beraber gibidir.Onun guzel kokusu diğerine bulaşır.Kotulerle dost olan da demirci cırağı gibidir.Onun isi ve pis kokusuda diğerine bulaşır’’ (ebu davud)

‘’ Kişi arkadaşının dini uzeredir. O halde herkes kiminle arkadaşlık ettiğine baksın’’ (tirmizi)

‘’kişi sevdiği ile beraberdir’’ (buhari)

Hadislerde belirtildiği gibi kişi kimle ise yavaş yavaş ona benzer. Onun icin insan daima zahiri ve manevi olarak kimle olduuna dikkat etsin.

Rabıta vesveseden kurtalmanın bir yoludur. ‘’şayet Rabbinin burhanını(delilini) gormeseydi’’ (Yusuf 24) ayet-i kerimesinin tefsirinde mufessirlerin coğunlu manevi tasarruf ve yardımın varlını acık olarak solemiştir.Celaleyn de ayet-i kerime ‘’Yusuf as Zuleyha’ya birbirlerine meyl ettiği zaman orada Ya’kub as ellerini goğsune vurmak suretiyle onun butun şehvetini cıkartmıştır’’ olarak tefsir edilmektedir. Burada rabıtanın menfaatı olduunu ve insanın daima bir evliya ile veya bir peygamber hayali ile olmasının rabıtaya işaretle gunahlardan muhafaza oluncağına işaret ediyor

Bakın alimlerden Keşşaf kitabı var Zemaşehri yazarı Mutezile mezhebine bağlıdır o bu halde olduğu halde bu ayet-i kerimede rabıtanın işaret edildiğini solemiştir!

Hadis de Hz Peygamber sav ‘’salihlerin anıldığı yere rahmet iner’’ (keşfu’l hafa 2/70-1772)
İmam-ı gazalinin de dediği gibi Salihlerin anılması yetmez onları anarken gonulden arzu ile anma ve onlara benzeme arzusu ile bole bir aksiyon , rahmet sebi olur. Bu da rabıtaya işarettir.


Bu kadarı ile yetiniyoruz Allah-u Zulcelalın rızasını samimi oalrak arıyana bunlarda yeter yetmezse devamını getiririz Allah-u Zulcelain izni Sadatların himmetiyle..!
__________________