Peki kimdir Ali BANAT?
Ali Banat, Avustralya’lı zengin bir iş adamıydı. Kendisine kanser teşhisi koyulmuştu, ve sadece 7 ayı kaldığı soylendi. Bu haber, onun hayata bakışını değiştirdi ve son yıllarını diğerlerine yardım ile gecirmesini sağladı. “One Path Network” sitesinin bir videosunda yer aldı, kanseri kendisine bir “hediye” olarak tanımladı. Hikayesi ise dunya uzerindeki milyonlarca insanı etkiliyor…
29 Mayıs 2018’de, kutlu Ramazan ayında vefat etti.
Allah rahmet eylesin..





Allah’a minnettar ol

Ali, Allah’ın kendisine kanser vermesine minnettar olduğunu soyledi. Tuhaf gelebilir; ama bunun kendisini kıymetini bilmediği tum lutufları takdir etmesini sağladığını hissedip, temiz hava solumak gibi en kucuk nimetlere dahi gozlerini actığını soyledi.
Haydi hepimiz Allah’ın bize verdiği şeyler icin aktif olarak, surekli minnettar olalım ve bu lutufları yersiz kullanmaktansa, salih amel işlemek icin kullanalım.
Allah, İbrahim Suresi 7. ayette diyor ki,
“Andolsun, eğer şukrederseniz elbette size nimetimi artırırım. Eğer nankorluk ederseniz, hic şuphesiz azabım cok şiddetlidir.”


Hemen şimdi değiş!


Ali, kanser olduğunu oğrendikten sonra hayatını değiştirdi. Bizler ise, daha iyi olmak icin başımıza boyle bir şey gelmesini beklemeyelim. Hemen şimdi değişelim.

Olumlu bir bakış acısı edin

Kanser teşhisi koyulduktan sonra, Ali her şeyi bırakıp, akışa teslim olabilirdi. Ancak, olumlu kalarak Afrika’daki insanlara yardım etmek icin bağışlara başladı. Sağlık durumu gittikce kotuleşirken dahi olumlu kalmayı tercih etti. Hayatta ne zaman zorluklarla karşılaşsak, Ali’nin orneğini izleyelim ve olumlu ve sabırlı kalmaya calışalım. Olumlu kalmak, acılara ve zorluklara tahammulumuzu artıracaktır.

Hayatını başkalarına hizmetle gecir ve bir miras hazırla

Ali hayatının son yıllarını başkalarına hizmetle gecirdi. Afrika’da bir mescid ve yuzlerce yetimin kullanabileceği bir okul inşÃ‚ etti. Bunlar dışında ise “Muslims Around the World” kapsamında daha bir cok proje gercekleştirdi. Ali’nin yaptığı tum bağışlar Sadaka-i Cariye’dir. Bu, insanların onun projesinden faydalandığı sure boyunca kendisinin de faydalanacağı, odullendirileceği anlamına gelmektedir. Ali, mirasını tum dunyaya bıraktı. Bizler ise kendimize, vefat ettikten sonra ne miras bırakacağımızı sormalıyız. Nasıl anılacağımızı, kac kalbe dokunacağımızı sorgulamalıyız. Hicbir şeyi insanlardan takdir bekleyerek yapmamalıyız, eğer samimiysek Allah insanların kalbini bize ısındıracaktır ve bizleri bu dunyadan gittikten sonra da hatırlanılır kılacaktır.
Enes radiyallahu anh şoyle dedi:
Peygamber aleyhisselÂm ile bazı sahÂbîler birlikte bulunurlarken onların yanından bir cenaze gecti. AshÂbtan bazıları o cenazeyi hayırla andı. Bunun uzerine Nebî sallallahu aleyhi ve sellem: “Vacip oldu” buyurdu.
Sonra bir cenaze daha gecti. Orada bulunanlar onu da kotulukle andılar. Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem yine: “Vacip oldu” buyurdu.
Bunun uzerine Omer ibnu’l-HattÂb: “Ne kesinleşti Ya Resûlallah?” diye sordu. Peygamber aleyhisselÂm da şoyle buyurdu: “Şu once gecen cenazeyi hayırla andınız; bu sebeple onun cennete girmesi vacip oldu. Bu berikini kotulukle andınız; onun da cehenneme girmesi vacip oldu. Cunku siz (mu’minler), yeryuzunde Allah’ın şahitlerisiniz.”
Bizler dunyayı değiştirmek veya cok buyuk hayır kuruluşları kurmak zorunda değiliz. Eğer bir insanın hayatına dokunduysak, bu guzel bir mirastır. Eğer cocuklarımız varsa ve onları topluma faydalı, guzel Muslumanlar olarak yetiştirebiliyorsak bu da arkamızda bırakacağımız guzel bir mirastır.

Hayatın gecici olduğunu bil

Yaşamak icin sadece 7 ay verildikten sonra, Ali sahip olduğu super arabalara olan ilgisini tamamen kaybetmişti. Sahip olduğu pahalı saatleri, tasarım kıyafetlerini, dunyalık tum eşyasını ahirete hazırlık yapmak icin hibe etti. Bunlara sahip olmakta hicbir sıkıntı olmamasına rağmen, Ali ahirette kendisine faydalı olmayacaklarını fark etti ve sahip olduklarını hibe etmeye karar vererek Ahirete hazırlanmak istedi.
Allah Bakara Sûresi 110. ayette buyuruyor:
“Namazı dosdoğru kılın, zekÂtı verin. Kendiniz icin her ne iyilik işlemiş olursanız, Allah katında onu bulursunuz. Şuphesiz Allah butun yaptıklarınızı gorur.”
Ali Banat’tan birkac kelime ile yazıya son vereceğim:
“Bir kardeşim kanserden dolayı vefat ettikten sonra mezarlığı ziyaretimle başladı her şey. Mezarlıktaydım, ve kendimi duşunmeye başladım. Gittikten sonra kalan; hicbir şey. Orada benim icin kimse olmayacak. Anne yok, baba yok, kardeş yok. Bir tek salih ameller… Kazandığın para bile senin icin orada olmayacak. Orada olacak tek şey, sadece bağış/yapılan hizmetler olacak. Ve sadece bu, nihai varış yerine gidene kadar, mezarda gecirdiğin zamanda sana yardım edebilecek.”

Rafiq ibn Jubair'den alıntıdır..


__________________