Ezan, bir sure de olsa beş duyunun sınırlamalarını bir yana koyup bilincimizin sınırsızlık Âlemini hatırlaması icin bir uyarı, bir davettır.
Allah Rasûlu tarafından bize ulaştırılan “salÂt” (namaz), gunluk koşuşturmaca arasında kendimize tanıdığımız değerli bir fırsattır. Dış dunyadan zihnimizi arındırıp ozumuze yonelebilmemiz icin kacırılmaz bir imkÂndır! Gunun faaliyetleri icerisinde zihnimizi meşgul eden, itip, ceken, hatta duşuncelerimize kumanda eden duyular dunyasının etkisinden bir an olsun cıkıp, sukûnet icerisinde ozumuze yonelmek icin kendimize fırsat yaratmamızdır! Asla “tanrı” icin yerine getirilmesi gereken bir vazife veya gostermelik bir toren değildir!
SalÂt, temizce bir kenara cekilip bilincimizle icinde bulunduğumuz gercek değerlerimizi tadmaya, hakikatimizin gercek Âlemini hissedip yaşamaya zaman ayırmamızdır. Beş duyudan ve altı yonden, varlığımızı usulca BİR’liğe cekmektir salÂt! Dikkatimizi dışarıdan alıp, Ozumuze donmemiz, huzura ermemizdir. Asl olan bilinc boyutumuzun değerlerini hatırlamamızdır.
SalÂttan evvel abdest ile zanlar, yanılgılar necasetinden arınır, aldığımız nur ile zihnimizi sonsuzluğa acmaya ve kendi oz değerlerimizi bağımsızca yaşamaya niyetleniriz. Ozde her an HUZUR’da olduğumuzu hatırlamaktan perdeleyen, “sınırlayan”, duşuncelerimizi bombardıman eden, bloke eden engelleri; gecici, gunluk, dunyevi meşguliyetlerden, beşeri kayıtlardan kalan ne varsa, ellerimizle ardımıza atarız “tekbir” ile; istisnasız “herşeyden” munezzeh olan “Allah”, Ekber’dir, sınırsız yucelik sahibidir, “Allahuekber”, diyerek...
Kıyamdayız artık, hakikatimizle yuzyuze! “Subhan Sensin, hamdeden Sensin... Senin gayrın yoktur” idrakı ile başlarız seyre. “Euzû” okuyarak algımızı, her turlu şeytaniyetten, ozumuzden, hakikatimizden mahrum bırakacak dışarıda varsaydıklarımıza yonlendirmekten korunmak icin ALLAH’a sığınır ve hemen “bismillah” şuuruyla, aslımız, hakikatimiz olan “Allah adıyla bilinen ile” başlarız “OKU”maya... O’nun kelimeleri bizim dilimizden başlar dokulmeye... “Elhamdu lillahi rabbul Âlemiyn, erRahman’ir Rahiym, MÂliki yevmid din...” Ve hakikatimizdeki “Allah” adıyla bilinene ait kuvveler harekete gecer dua ile: “İyyake na’budu ve iyyake nestaiyn, ihdinas sıratal mustakiym, sıratalleziyne en’Âmte aleyhim, gayril mağdubi aleyhim veladdÂlliyn.” Ozumuzdeki hakikati yaşama ozelliğinin acığa cıkmasıdır “nimet” olarak dilediğimiz burada... Ardından okuruz yine Kur’an-ı Kerim’den birkac işareti; ozumuzdeki rububiyyet boyutundan acığa cıkan ozellikler ile... Zihnimizin bitmek bilmeyen koşuşturması, kaygıları geride kaldı. Sukûnet icinde, arî bir bilincle seyrederiz kendi oz alemimizi... T ki tesbih ederiz rûku ve secdede sırrını bu hakikatin: “Subhane rabbiyel aziym, subhane rabbiyel Â’l”: “Subhan olan rabbim aziymdir, Subhan olan rabbim Â’lÂdır” diye...
Her gun bu hurriyeti, bu huzuru yaşamak icin kendimize fırsat yaratmamızdır vakit namazları. Ozgurluk aşıklarının sınırsızlığa yolculuğudur, salÂt. Tazelenir melekelerimiz her defasında... Her biri bir sonrakine kadar devam ettirsin diye bu yonelimi, bu şuurla başlarız gune ve bu şuurla doneriz geceye. İcimizdeki manevi zenginliği yaşamanın yoludur, salÂt. Neyle, ne kadar meşgul olursa olsun, kendine bu hakkı hic tanımayan insan, zulmetmektedir kendine.
İşte bu yonelimin, yaşam şekline donuşumudur salÂt! Muminin mi’rÂcıdır salÂt, aslına urûc kapısıdır!..
Vay haline, Allah Rasûlu’nun verdiği duşunme ve değerlendirme sisteminden gafil halde, hakikatine yonelim yerine, vazife savma, merasim yapma veya başka gayelerle namaz kılanların!..
NOT : YAZININ ORJİNALİNİ BURADAN OKUYABİLİRSİNİZ.
__________________
SalÂt Neden Gereklidir?
Dini Bilgiler0 Mesaj
●40 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaþam & Danýþman
- Eðitim Öðretim Genel Konular - Sorular
- Dini Bilgiler
- SalÂt Neden Gereklidir?