TARİHCE: Dunyada 4 yılda bir duzenlenen Olimpiyat Oyunları'nda din, dil, ırk ayrımı gozetilmeksizin tum sporcular biraraya gelir. Bu spor şoleninde kurallara bağlı kalarak, durustce ve kardeşce bir yarışın icine girilir. Olimpizm anlayışını uygulamaya koyarak insanın dengeli gelişimini gercekleştirmek ise olimpik hareketin temel hedefidir. Gunumuzde yapılan Modern Olimpiyat Oyunları'nın kokeni Antik Yunan'da yapılan şenliklere dayanır. İlk olimpiyatlar, Eski Yunan'da Tanrı Zeus adına yapılan şenliklerdi. M.O. 776 yılında Yunanistan'ın Olimpia bolgesinde, Isparta Kralı Likorgos'un da onerisiyle yapılan şenlikler, tarihteki ilk olimpiyat oyunlarını temsil eder. Onceleri 32 metre genişliğinde, 192 metre uzunluğunda bir pistte sadece 1 gun suren koşullardan oluşan oyunlara sonraları değişik mesafelerde yarışlar, disk ve cirit atma, uzun atlama, boks, gureş, atlı araba yarışları gibi branşlar eklenerek şenliklerin suresi de 5 gune cıkarıldı. İlk başlarda olulerin ruhlarının 8 yılda bir dirileceği inancıyla 8 yılda bir duzenlenen oyunlar, daha sonra 4 yılda bir yapılmaya başlandı. Sadece Yunanlı erkeklerin katılabildikleri yarışlar, cıplak olarak yapılır ve kadınlar tarafından seyredilemezdi. Oyunlara katılan yarışmacılar, 10 ay onceden calışmalara başlar, şenliklerden 1 ay once de Elius'a gelerek rakipleriyle birlikte sıkı bir calışma icine girerlerdi. Oyunlarda yarışmacılara odul olarak zeytin dalından yapılmış celenkler takılırdı. M.O 146'da Yunanistan'ın Romalılar tarafından işgal edilmesi uzerine oyunlar Atina'ya alındı. M.S 392 yılında Bizans İmparatoru 2. Theodosius, Olimpiyat Oyunları'nın yapıldığı stadyum ve tapınarları yıkarak olimpiyat geleneğine son verdi. Ayrıca M.S. 522 ve 551 yıllarında yaşanan iki deprem ve sel felaketi de bu tesislerde buyuk hasar meydana getirerek Eski Olimpiyat Oyunları'nın izlerini buyuk olcude ortadan kaldırdı. Modern Olimpiyatların kurucusu Baron Pierre de Coubertın'dir. İlk Modern Olimpiyatlar ise 1896 yılında Atina'da duzenlendi ve ardından her 4 yılda bir yapılmaya başladı. SEMBOLLER: Olimpiyatı simgeleyen sozcukler: citius, altius, fortius.Olimpiyat Oyunları’nın simgeleşmiş parolası latince bu uc sozcukten oluşmaktadır. Modern Olimpiyat Oyunları’nın kurucusu Baron Pierre de Coubertin, eski bir arkadaşı olan Rahip Didon’un oğretmenlik yaptığı okulun bayrağına yazdırdığı bu sozcukleri Olimpiyat Oyunları ruhuna uygun bulduğundan aynen almış ve simge yapmıştır. Bu uc latince sozcuk, “Daha hızlı, daha yuksek, daha guclu” anlamına gelen “CITIUS-ALTIUS-FORTIUS”tur. Olimpiyat bayrağı Olimpiyat Oyunları’nın bayrağı; beyaz zemin uzerine ic ice gecmiş beş ayrı renkteki beş halkadan ibarettir. Dunyanın beş kıtasını dostluk ve sevgi duyguları icinde birbirine bağlamayı simgeleyen bu halkalardan ucu ustte, ikisi alttadır. Ustteki uc halka soldan sırasıyla mavi, siyah ve kırmızı; alttakiler ise sarı ve yeşildir. Bu renkler onceleri kıtalara gore değerlendirilip, daha sonra ise Uluslararası Olimpiyat Komitesi bu beş rengin Olimpiyat Oyunları’na katılan uye ulkelerin bayrak renklerini simgelediğini acıklamıştır. Olimpiyat Bayrağı, 1920 Anvers Oyunları’ndan bu yana dalgalanır. Bu bayrak 6-12 Mayıs 1913 gunleri arasında yapılan toplantıda Uluslararası Olimpiyat Oyunları’nın kurucusu ve Başkanı Baron Pierre de Coubertin’in teklifiyle genel kurula sunulup, ittifakla kabul edildi. Olimpiyat yemini Olimpiyat Oyunları’nın acılış toreni sırasında oyunlara katılan butun sporcular Olimpiyat Yemeni eder. Bu yemini, organizator ulkenin unlu bir sporcusu, butun sporcular adına soyler. Yemin şoyledir: - “Olimpiyat Oyunları’nda ulkemin şerefi ve sporun zaferi icin kurallara uyarak durust yarışacağımıza ve gercek sportmenlik ruhu icinde mucadele edeceğimize and iceriz.” Bu yemin de 1920 Anvers Oyunları ile olimpiyat tarihinde yerini aldı. Yemini ilk kez Anvers’te Belcikalı unlu eskrimci Victor Boin etti. Olimpiyat meşalesi Olimpiyat Meşalesi, Yunanistan’ın Olemp Dağı’nda, guneş ışığından dev mercekler vasıtasıyla tutuşturulur. Meşale, oyunların yapılacağı ulkeye kadar elden ele teslim edilmek suretiyle gectiği ulkelerin atletleri tarafından taşınmakta ve olimpiyat yapılacak stadyumdaki dev meşale bu meşaleyle tutuşturulmaktadır. Ve acılış toreninde yanan meşale kapanış toreni sonuna kadar sonmez. Olimpiyat Meşalesi, 1936 Berlin Oyunları ile olimpiyat tarihine girdi. Olimpiyat madalyası Olimpiyat Oyunları’nda birinciliği kazanan sporculara altın, ikincilere gumuş, ucunculere de bronz madalyalar verilir. Madalyaların altın ve gumuş olanları kaplamadır. 60 milimetre capında ve uc milimetre kalınlığındaki bu madalyaların bir yuzunde, 1928 yılından beri İtalyan sanatcısı Gossoioli tarafından cizilen, elinde zafer celengi tutan Zafer Tanrıcası Nike’ın kabartması yer alır. Madalyanın arka yuzunde ise, olimpiyatı duzenleyen ulkenin amblemi bulunur. YILIN MADALYA SIRALAMASI: 1896 Atina'dan, 2000 Sydney'e suregelen Olimpiyat Oyunları'nın 104 yıllık tarihinde; eşiğinde olduğumuz oyunlar oncesi 128 ulkenin sporcuları şeref kursusune cıktılar; altın, gumuş ve bronz madalyaları paylaştılar. Spor dunyasının bu en buyuk gosterisinde ABD'li sporcular 859 altın, 653 gumuş, 580 bronz olmak uzere toplam 2092 madalya ile birinci sırayı alırken, Turk sporcuları 33 altın, 16 gumuş, 15 bronz, toplam 64 madalya ile 34. sırada bulunuyor. Turkiye bu sonucla 94 ulkenin sporcularını toplama gore olan madalya sıralamasında geride bırakmış durumda. Altın madalya sayısına gore yapılan sıralamada ise Turkiye'yi 29. sırada goruyoruz. Toplam sayıya gore Yaz Olimpiyat Oyunları'ndaki 'genel' madalya dağılım; [IMG]http://img385.**************/img385/9928/pekinlp8.png[/IMG] Kaynak: gsgm.gov.tr
__________________