2010 FIBA Dunya Şampiyonası’nın Kayseri ayağını takip edecek basketbolseverler, Urdun’un onemli oyuncusu Sam Daghlas’ı izleyebilme fırsatını yakalayacaklar. Başarılı guard, 2009 FIBA Asya Şampiyonası’nda takımı adına onemli bir rol oynamış ve şampiyonayı bronz madalya ile tamamlayan Urdun’un ilk kez Dunya Şampiyonası’na katılma hakkı elde etmesinde buyuk pay sahibi olmuştu. Daghlas şampiyona boyunca 10.8 sayı, 4.1 asist ve 3.1 ribaund ortalamalarına ulaştı. Şampiyonada Yarı Final macında da cok başarılı bir mac cıkartan Daghlas, takımının son Asya Şampiyonu İran’ı neredeyse mağlup edeceği macı 15 sayı ve 6 ribaund ile tamamlamıştı. Karşılaşmayı 77-75 kaybeden Urdun, bu mağlubiyeti cabuk unutmuş ve bronz madalya macında Lubnan’ı 80-66’lık skorla gecmeyi başarmıştı. Kazanılan bronz madalya ve 2010 FIBA Dunya Şampiyonası’na katılım hakkı, Urdunlu oyuncuları adeta Dunya Şampiyonluğu kazanmış kadar sevindirmişti. Daghlas ve arkadaşlarını bu kadar duygulandıran ve sevindiren neydi? FIBA.com’a, “Cok sevindik. Cunku kimse bize şans vermiyordu ancak biz kendi şansımızı kendimiz yaratarak onemli bir başarı elde ettik” diye cevap veren Daghlas, “Bir araya gelip Haziran ayının başında 2009 FIBA Asya Şampiyonası hazırlıklarına başladığımızda hepimiz iyi işler yapacağımıza inanmıştık. Cok calıştık. Gerek saha icinde gerekse de saha dışında kendimi turnuvaya cok iyi hazırladık. Hepimizin fedakarlık yapması gerekiyordu ve bunu yaptık. Asya Şampiyonası’na giden yolda bircok mac yaparak hazırlanmaya calıştık. Şimdi burada 13 tane cok sevinen adam ve teknik bir kadro goruyorsunuz. Bu, cok fazla calışan ve hedefine ulaşan bir takımın sevinci” diye konuştu. Daghlas, kazanılan bu başarının kendilerini bu denli sevindirmesinin bir diğer nedeninin de antrenorleri Palma olduğunu ifade ederken, “Coach Palma, şu ana dek calıştığım hicbir coacha benzemiyor. O eşsiz ve farklı. Ona buyuk saygı duyuyorum. Profesyonel bir coach ve oyuncuların beklentileri ile kendi beklentileri aynı. Bu da benim hoşuma gidiyor. Milli takıma en ust seviyede yardım ettiğini duşunuyorum. Basketbolu bilen birisi ve onun icin her zaman seve seve forma giyerim” dedi. 2010 FIBA Dunya Şampiyonası’nda Arjantin, Sırbistan, Almanya, Angola ve Avustralya’ya karşı kariyerinin en onemli maclarını yapacak olan Dahglas, ilk macına 14 yaşında doğduğu yer olan San Diego Kaliforniya’da cıktı. “Basketbola olan aşkım, yaşadığım yerdeki basketbol sahalarına gidip gelmemle başladı” diye konuşan tecrubeli oyuncu, bu aşamadan sonra da iyi bir oyuncu olmak icin yapması gerekenleri yapmaya başladığını soyledi. Basketbol kariyerini universitede de surduren Daghlas, Midwestern State Universitesi’nde forma giydi. Universitesi’nin ardından yaz kamplarına katılan oyuncu, profesyonel basketbolcu olabilmek icin fırsatları kollamaya başladı. Daghlas, “4 yada 5 yaşındaki halimi duşunduğumde o zamandan beri profesyonel sporcu olmak istediğimi goruyorum. Bu yuzden de bu fırsatı yakaladığım ve istediğim bir şeyi yaptığım icin şukrediyorum. Basketbol oynadığım her saniye benim icin buyuk bir mutluluk” diye konuşurken, Amerika’da basketbola oynamak ile Urdun’de bir takımda yer almanın cok farklı şeyler olduğunun da altını ciziyor. “Kulup Başkanı menajerim ile irtibata gecti” diyen Daghlas, “O zamanlar şu an adı Zain olan kulubun adı Fastlink’di. Uzun bir konuşma yaptık. Kendilerinin Urdun basketbolu ile ilgili planlarını dinledim. Ote yandan ailem de koklerime geri doneceğim icin cok heyecanlıydılar. Zain, Urdun basketbolunda onemli rol oynayan bir kulup. Takımın en ust seviyede mucadele edebilmesi icin gerek oyuncular gerekse de teknik kadro icin ciddi harcamalar yapıyorlar. Her zaman, her şekilde basketbolu daha ileri goturebilmek icin calışıyorlar. Şu an takımdaki oyuncular gunde birkac antrenman yapıyor. Her zaman daha iyi olabilmek icin ekstra calışıyorlar. Profesyonellikten once boyle şeyler soz konusu bile değildi. Cunku Urdun’de basketbol vakit gecirmek ve boş zamanları değerlendirmek icin yapılan bir spor dalıydı” şeklinde konuştu. Zain son olarak Dubai Turnuvası’nda mucadele etti. Ote yandan Daghlas, bir başka onemli konuya da parmak basıyor. Urdun’de profesyonel lig şu an icin oynanmıyor. FIBA Asya Şampiyonası’ndan 6 hafta once Urdun Olimpiyat Komitesi basketbol federasyonunu lağvetmişti. Urdun Milli Takımı buna rağmen Cin’e gitmiş ve turnuvayı bronz madalya ile tamamlayarak ulkeye geri donmuştu. Şu an icin en onemli sorun, milli takımda yer alan oyuncuların liglerin oynanmadığı bu surede nasıl hazır olacakları. Bu oyuncular icinde sadece Zaid Abbaas basketbol hayatına devam edebiliyor. Abbaas Cin’in Shanghai takımında forma giyiyor. “Bu onemli bir soru” diyen Daghlas, “Liglerin ne zaman başlayacağını bilmiyorum. Duyduğumuz kadarıyla yakın bir zamanda ama henuz bir şey yok. Eğer bir an once ligler başlamazsa, bu bircok oyuncuyu kotu anlamda etkileyecek. Onumuzde bircok turnuva var ve bizim cok da hazır olduğumuz soylenemez” dedi. Ote yandan, Urdun’de her şey yoluna girdiğinde ve oyuncular hazırlıklarını tamamladıklarında, Turkiye’de yer alacak olmak bircoğu icin basketbol hayatlarındaki en buyuk fırsat olacak. “Eğer antrenorumuz Palma’nın istediği gibi bir hazırlık donemi gecirebilirsek, Turkiye’de bazı takımlara oynadığımız oyun ile şok yaşatabileceğimizi duşunuyorum” diye konuşan Daghlas, “Bir tek şeyden kesinlikle eminim ki, biz Turkiye’ye herkesin duşunduğu ve tahmin ettiği gibi oynayacağımız tum macları kaybetmek icin gitmeyeceğiz” şeklinde konuştu. Zorlu bir grupta yer aldıklarının bilincinde olduğunu da soyleyen tecrubeli oyuncu, “Grubumuzun zor bir grup olduğunun farkındayım. Ancak bir basketbolcu olarak şunu soyleyebilirim ki, karşınızdaki rakip ne kadar gucluyse, siz de oyununuzu o kadar yukarı taşırsınız. Bu yuzden de dunyanın en iyi takımlarına karşı oynayacak olmak bizim icin de cok onemli. Ben kendi adıma cok heyecanlı olduğumu soyleyebilirim” ifadelerini kullandı. Daghlas, Urdun’un Kayseri’de gercekten surpriz sonuclara imza atıp atamayacağı ile ilgili soruyu da, “Bunu yapabileceğimize inanıyorum. Coach Palma ile yeniden calışmak icin sabırsızlanıyorum. Biliyorum ki, sıkı calışır ve sakatlık yaşamazsak bircok takımın canını yakabiliriz” diye cevapladı. Urdun ile ilgili her şey konuşulduktan sonra kişisel hedeflerini ve hayallerini de dile getiren Daghlas, “Benim hayallerim de diğer tum basketbolcuların hayalleri ile benzer. Oynayabileceğim en yuksek seviyede mucadele etmek istiyorum. Her zaman NBA’de forma giymek istedim. Ancak artık 30 yaşıma geldim ve NBA genc bir lig. Ancak halen bazı takımlara faydalı olabileceğimi duşunuyorum. Sadece Avrupa’da oynamak gibi bir hayalim yok. Turkiye’deki Dunya Şampiyonası’ndan sonra menajerlerimin bircok cağrı alacağını umuyorum” şeklinde konuştu. Hayranları ile daha cok kendi internet sayfası samd13.com ile iletişim kuran Daghlas, bu sitenin de cok populer olmaması nedeniyle Avrupa’daki ve ABD’deki hayranlarına cok sık ulaşamıyor. Bu yuzden de FIBA.com’a goruşlerini dile getirme fırsatını verdiği icin teşekkur eden tecrubeli oyuncu, “Bu guzel roportaj icin cok teşekkur ediyorum. Umarım sizinle Turkiye’de bir kez daha bir araya geliriz” diyerek sozlerini tamamladı. Jeff Taylor FIBA __________________