Trabzonspor’un kurtuluşu taraftarındadır. Kulubun değerini, başarısından cok kalitesi artırmıştır, yine oyle olmalıdır. Sorun var, teşhis-tedavi yok. Asıl sıkıntı saha dışında. Trabzon eskiden dostları barıştırandı, şimdi ayıran taraf. Kurumlar goreve gelmeden tartışılabilir. Ama işbaşı yapılınca artık Trabzonspor’un bir değeridir, sahip cıkılmalıdır. Şampiyonluklar yaşayan, efsane olarak anılan takımın kaptanı, unutulmaz kalecisiydi. Profesyonel futbol kariyerini noktaladıktan sonra da sporun icinde kalmayı secti. Turkiye’yi dunya ucuncusu yapıp adını bu alanda da tarihe yazdırdı, iki kez de Trabzonspor’u calıştırdı... Son Karadeniz macerasından sonra yurt dışına acılma kararı veren Şenol Guneş, soluğu cok uzaklarda, Guney Kore’nin Seul takımında aldı.İşte Trabzonspor ozneli roportajın detayları... Taraftarlara mesaj “Trabzon taraftarı aptal değil, herşeyi cok iyi goruyor. Bizler sembol olabiliriz ama asıl onemli olan taraftardır. Eskiden cok kaliteli bir taraftar vardı, tekrar aynı seviyeye cıkmak zorunda. Trabzonspor’un değerini artıran başarısından cok kalitesiydi. Bu da taraftar olgunluğu, saha sonucları, fair play olgusuyla gercekleşir. Bunlar kaybedilmemeli. Eğer kombine sayısı artsın, bilgili-olgun seyirciler tribunde yerini alsın bakın kalite nasıl artıyor. Sonucta altın camura duşse de değeri eksilmez. Trabzonspor oyle bir markadır.” ‘Trabzonspor yıpranır’ “Bu camiada 40 yılım gecti. Trabzonspor sorunu, başarı ve başarısızlılıkta arıyor. Oysa başarısızlıkta saha dışı etkenler var. Ancak teşhis ve tedavi oneren yok. Gelinen noktada Trabzonspor, dostları birbirinden ayırıyor. Eskiden ise birleştiren bir yapısı vardı. Bu uzucu. Eğer bir yerde iş yapılmıyorsa, hesabı elbette sorulmalı. Trabzonspor’un teknik adamı veya yonetimi gorev oncesi tartışılabilir, oyle de olmalı. Fakat goreve geldikten sonra artık o Trabzonspor’un değeridir. Onu buyutmek, yardımcı olmak gerekir. Aksi halde yıpranan kişilerden cok Trabzonspor oluyor.” ‘Aurelio oynamamalı’ “Turk Milli Takımı’nda Turk oyuncusu olmalı. Yani Marco’nun oynaması doğru değil. Eğer oyuncu ailesi ile Turkiye de yaşamış, buyumuş ve TC vatandaşı ise sorun değil, oynasın. Ama ithali al, milli yap! Ben buna karşıyım. Hollanda’da, Fransa’da var. Cunku onlar o ulkede doğmuş buyumuşler. Onların vatandaşı.” ‘Askerlikten kacmamalı’ “Profesyonel futbolcular en verimli zamanlarında askerlık sorunu ile karşı karşıya kalıyorlar. Bu konuda fazla bir şey soylemek bana duşmez, genelkurmayın bileceği birşeydir ama yurt dışına bu maksatla cıkmak hoş değil gibi duruyor. Bu tur kacışlar kendimizi kandırmak icindir. Sezon sonu bitiminde ya da devre aralarında kısa donem askerlik yaparak bu vatani gorevlerini yerlerine getirebilirler.” ‘Ya birinci ya da...’ “Fatih Terim ve oyuncularını kutluyorum. Zor da olsa 2008’e gittiler. Bence grupta iki rakibimiz var; Portekiz ve İsvicre. Onlarla oynayacağımız maclar ust seviyede gececek, alınacak sonuclar kaderimizi belirleyecektir. Ya birinci oluruz yola devam ederiz ya da sonuncu olarak turnuvaya veda ederiz diye duşunuyorum.” ‘Ulkemiz bilgiye kapalı’ Eskiden camilerde kutu veya kaseler vardı, para toplanırdı. İnsanlar icine para atarlardı fakir-fukaraya gitsin diye. Şimdi o torbanın icine el giriyor. Para atıyor mu belli değil, icinden aldığı bile oluyor. Turkiye’de bir cok işte bu duruma geldik. Ulkemiz bilgiye kapalı. Birbirimize guvenmiyoruz ve şupheci bakıyoruz. Bu huyumuzdan vazgecmeliyiz. İnsanımıza guvenmeliyiz. Korede oyuncuya verilen her soz yerine getirilir. Bu teknik adamlar icin de gecerlidir. Ustelik zamanında yerine getirilir, aksama olmaz. Turkiye’de işler boyle yurumuyor.” __________________