Spor Toto Super Ligin 33. haftasında, kumede kalmayı ligin bitimine bir hafta once garantileyip son haftaya rahat girmek isteyen Ankaragucu, ligimizin orta duzey kadrolarından birisine sahip olan Sivasspor ile Eryaman Stadında karşı karşıya geldi Ankaragucu-Sivasspor macından bir gun once kume duşme potasındaki Bursaspor ile Goztepe, Bursa'da 0-0 berabere kalınca, Ankaragucu acısından Sivasspor karşılaşması kazanılması gereken veya en azından 1 puan alınması gereken bir mac haline geldi. Ayrıca, Ankaragucu-Sivasspor macıyla aynı saatte oynanacak olan Erzurumspor-Fenerbahce macı vardı ve bu macı Erzurumspor'un kazanması halinde Ankaragucu'nun son hafta oncesi kume duşme ihtimali artacak ve son haftaya istim uzerinde girmesi soz konusu olacaktı. Cunku Ankaragucu son hafta İzmir’de Goztepe ile oynayacaktı. İşte Ankaragucu--Sivasspor macı, boylesine karmaşık ve zor duygular eşliğinde başladı. Ankaragucu maca son derece istekli başladı ve 24 ile 34. dakikada Hadi Sacko ve Tyler Boyd'un attığı gollerle 2-0 one gecti. Sacko'nun attığı gole değinmeden edemeyeceğim. Topa gercekten cok sert ve tam koşeye vurdu. Guzel bir gol vuruşuydu ve Sivasspor kalecisi Tolgahan'ın o topu kurtarması imkansızdı. 2-0' dan sonra Sivasspor, farkı indirmek icin Ankaragucu’nun uzerine gitse de bu ataklar yeterli olmadı ve takımlar soyunma odasına bu skorla gitti. İkinci yarıya da istekli başladı ve 50. dakikada Hector Canteros kaleci Tolgahan'dan seken topu cok şık bir vuruşla ağlara gondererek skoru 3-0'a getirdi. 3-0'ı yakalandıktan sonra Ankaragucu, bu skoru elde eden her takımın saha icinde yaşadığı fiziksel duşuşu yaşadı ve belki de rehavetin etkisiyle oyunu rolantiye aldı. Nitekim, 61. dakikada Sivasspor David Braz ile oyunu 3-1'e getiren golu buldu. 3-1'den sonra orta saha mucadelesi şeklinde gecen oyun bu şekilde sona erdi ve bu skorla Ankaragucu bitime 1 hafta kala ligde kalmayı garantiledi. Ankaragucu-Sivasspor macının oncesinde yaşanmış bircok ufak detay var. Ancak ben, kendi perspektifime gore en onemli iki detayın uzerinde duracağım. Bu detaylardan ilki, takımın son gunlerde birinci kalecisi durumuna gelen Altay Bayındır'ın iki haftadır suregelen sakatlığı. Ben bu olaya farklı noktadan bakacağım. Biliyorsunuz son haftalarda Altay'a, Beşiktaş ve Galatasaray'dan oldukca cazip teklifler var. Altay'ın da bu cazip teklifler karşısında biraz kafası karışmış olabilir. Sakat değil demiyorum, kesinlikle yanlış anlaşılmasın. Sadece, Turk futbolunun geleneksel bir sorunundan bahsediyorum. Henuz gelişmekte olan futbolcular, buyuk takımlardan teklif alınca, “ben oldum artık” hissine kapılıyorlar. Altay da bu duşunceye kapılmasın ve gelişimini sağlıklı bir şekilde surdursun diye ufak bir uyarıda bulunmak istedim. Altay, 3 buyuklere ikinci kaleci pozisyonunda giderse sonu ikinci lig olur. İkinci onemli detay ise, sezonun bitmesine 2 hafta kala, odemelerini alamadığı gerekcesiyle kulube ihtar cekip sozleşmesini tek taraflı olarak fesheden Tiago Pinto ile alakalı. Bir futbolcunun maaşı ne kadar odenmiyor olursa olsun, o futbolcunun sezonun bitimine iki hafta kala, ustelik takımının kumede kalması henuz kesinleşmemişken sozleşmesini feshedip kacması, her şeyden once meslek etiği ile bağdaşmaz. Sezon başından beri taraftarların onemli bolumu tarafından karakterli oyuncu olarak baş koşeye oturtulan Pinto, bu davranışıyla ne kadar karakterli! bir oyuncu olduğunu gosterdi. Akabinde, Tiago Pinto ile yolların ayrılmasından 1 gun sonra takımın bir diğer yıldız ismi Brice Dja Djedje de, sozleşmesini tek taraflı olarak feshetti. Bu oyuncuların yerlerine oynayan oyuncular karakterli mucadeleleri ile onların yokluğunu hissettirmedi ve Sivas macı kazanıldı. Ankaragucu yonetimi tabi ki Pinto ve Djedje ile ilgili gerekli acıklamaları yaptı. Bu olaylarda yonetimin kusuru yokmuş gibi yapılan acıklamalar belki gunu kurtarır ama, yonetimin beceriksizliği ve yetersizliği gerceğini değiştirmez. Ben bu olayların, sadece maaş odemeleri ile alakalı bir durum olduğunu da duşunmuyorum. Sezonun ilk yarısının sonunda oynanan oyunların tekrarlanmak istendiği ortadadır. Ancak, bu da yine yonetimin yetersiz ve beceriksiz olmasından kaynaklıdır. Belli ki Super Lig Mehmet Yiğiner ve yonetimine birkac numara buyuk geldi. Tribunlerde istifaya davetler başladı ve bence taraftar haklı. Ama, Murat Ağcabağ ile de olmaz. Murat Ağcabağ ile birlikte hareket eden Tuna Yılmaz bir ekip olabilir mi. Bazılarının dediği gibi bu ekip Mansur Yavaş ekibinden bazı kişileri yanına cekip birlikte hareket edebilir mi? Sanmam… Mansur Yavaş dikkatli olmalıdır. Murat Ağcabağ’ın siyasi olarak yeri başka yerdir. Tuna Yılmaz’ın secim oncesi Mansur Yavaş hakkında attığı incitici sosyal medya mesajları da ortadadır. Bu ekiple birlikte hareket eden bir goruntu verecek şekilde bir yansımaya sebep olmaması icin yakın ekibini uyarmalıdır. Bu ekiple bir yakınının birlikte goruntu vermesi ona zarar verir. Kulube desteği, gruplar otesi olmalıdır. Sporanki
__________________