Editorumuz Erhan OZDESTAN'ın Umraniyespor - Goztepe macı yazısı sizlerle Gecen sezona gore ilk 6’nın daha keskin hatlarla ayrılacağını duşunduğum bu sene, ust sıralardan kopmamak adına bırakın deplasmanlarda alınan 3 puanı, 1 puan dahi altın değerinde. Mac oncesi istatistiklere baktığımızda, karşımızda galibiyeti olmayan ancak kendi sahasında mağlubiyeti de olmayan, mutevazi butceli, bazı oyuncularının amatorden beri beraber oynadığı bir takım gorduk karşımızda. Ozellikle zirve mucadelesinde rakibimiz olabilecek Bolu ve Eskişehir gibi takımlardan ic sahada aldıkları puanlar acıkcası huzursuzluk yaratmadı değil. Kadromuzda hafif sakatlığı olan Tanju ve Segbefia’nın yerine Fuchs ve Doğa şans buldu. Bel sakatlığını atlatan Mehmet Erdem ise kadroya donuş yaptı. Maca beklediğimiz gibi başladık diyebiliriz. Goztepe’miz ilk yarıda topa daha fazla sahip oldu. Ozellikle 25. dakikadan sonra bu top hakimiyetini pozisyonlara da cevirdik. Gerek orta saha oyuncularımızın kendilerine daha net şut pozisyonları yaratmak istemeleri, gerekse de savunma ve kalecinin başarılı hamleleri ile ilk yarıyı beraberlikle noktaladık. Bu arada ufak bir parantez acmak istiyorum. Cekilen şutların coğu Umraniye savunmasından dondu. Bunu coğu arkadaşımız şans olarak yorumlasa da, ben yıllardır beraber oynayan ve alan savunmasını geliştirmiş bir defans hattının onsezileri ile o gunku uyumuna ve futbolcularımızın cekecekleri şutları cok belli etmelerine/yavaş kalmalarına bağlıyorum. İkinci yarıya da aynı şekilde başladık. Umraniye hocası macı 60-70’lere kadar tutup, daha sonra yukleneceğinin sinyalini ise 55 te yaptığı 2 değişiklik ile verdi. Hesaba gore biz gol bulamadıkca acılacak, onlar da bundan faydalanıp skor bulmak isteyeceklerdi ki 65 te Adis’in golu geldi. Gol ile ilgili olarak soylenecek 2 şey var, biri Halil’in adam gecme konusundaki becerisi, diğeri de Adis’in bana gore kolay gorunen ama bu ligde her forvetin yapamayacağı bitirici vuruşu. Ufak bir not daha, Halil bu asisti ile 7 macta attığımız 12 golun 6 ‘sına direk etki etmiş oldu (3 gol, 3 asist). Kalan dakikalarda aksayan Gokhan oyundan alındı. Adis Umut ve Lokman Doğa değişikliklerini yaptık ki, ozellikle Umut değişikliğinde gec kalındığını duşunuyorum. 83-94 arası ise kalemizde 2 net gol pozisyonu verdik. Gunay gunundeydi ve belki de yıllar sonra kalecimiz sayesinde galibiyete ulaştık. Gunay’ın yaptığı kurtarışlardan sonraki sevincleri bile, aslında ne kadar “takım” olduğumuzun en onemli gostergelerinden biri. Bireysel olarak akılda kalan birkac isim vardı, Oncelikle Doğa, Gosso uyumu beklediğimden iyiydi, birini gecen diğerinde takıldı. Ozellikle Doğa bu performansı ile 11’e yerleşebilir. Sonra Okan Hoca kimi keser derseniz orası soru işareti, zira formda bir Segbefia bu ligde fark yaratacaktır. Fuchs’un kanadı mac boyu aksadı. Ozellikle ters kanattan atılan her topta Fuchs rakibinin bir adım gerisinde kaldı. Ya en kısa surede form tutması lazım ya da bu zorlu fiksture girerken Tanju’ya ihtiyacımız var. Gokhan’ın formsuz olduğunu duşunmuyorum. Oynadığı pozisyon ile ilgili bir uyumsuzluk var. 10 numaradaki Gokhan ısrarı sanki hem ona hem takıma zarar veriyor. Okan Hoca farklı alternatifler deneyebilir mi diye duşunmuyor değilim. Adis ise gol harici pek sahada gorunmedi. Ancak bu ligde gol attığın surece problem yok, 5 mac 3 gol gayet iyi bir istatistik yeni geldiğiniz bir lig icin. Son olarak Mehmet Erdem her zamanki gibi koştu, calıştı ve bana gore muthiş bir mac gecirdi. Ancak bu kadar guzel oyunun uzerine bir hata yapıyor, tam hata yapıyor. En kritik dakikada topa ıska gecmesi golu yediriyordu. Ne yazık ki bu tarz buyuk hatalar, hafızalardan butun mac yaptığı bindirmeleri, top kesmeleri, ters kademeleri siliyor ve performansını olduğundan duşuk gosteriyor. Bu mac ile ilgili bireysel birkac nottan sonra akılda kalan en buyuk nokta ise takımın ondeyken, Umraniye’ye karşı 10 dakikada 2-3 net pozisyon vermesi. Kendi adıma berabere giden bir macta o pozisyonları versek garipsemem ancak ondeyken ve savunma olarak en dikkatli olman gereken dakikalarda bu kadar pozisyon vermek duşundurucu. Ornek olarak Elazığspor karşısında yediğimiz gol, 1-0 onde ve 7 kişi ile hucum yaparken yediğimiz bir kontra golu. Aynı şekilde Umraniye macında da zaman gecirmek icin attığımız bir kornerde topu kaptırıp kontraya yakalandık ki bu gercekten garip. Takım ve taraftar olarak tempoyu duşurmeyi oğrenmemiz lazım. Topcu gol istiyor, taraftar gol istiyor ancak bu ligde gereğinden fazla ofansif oynadığınız zaman rakipler cezasını kolay kesebiliyorlar. Ofansif olarak doğru tempoyu tutturabiliyoruz, ligde belki de bunu en iyi yapan takımız. Defansif olarak da bunu yapabildiğimiz gun rakiplerden bir adım one cıkacağız. Taraftarımızın soğuk havaya rağmen muthiş desteği de galibiyetin en onemli faktorlerinden biriydi. Bu takım tam destek aldığı zaman, stres altına daha az sokulduğu zaman cok daha verimli oluyor. Genc ve hırslı bir takım olmanın avantajını, Cumartesi gunku gibi bir destek ile en ust noktaya cekebiliriz. Son olarak Eskişehir macı ile muthiş zor bir fiksture giriyoruz. Hedef tabi ki galibiyet ancak unutmamak lazım ki kazanırsak 3 puandan fazlasını almayacağız. Bu fiksturu uzun vadeli duşunup en az hasar ile gecebilmek cok cok onemli. Bunun icin de topcusundan malzemecisine, yoneticisinden biz taraftarına kısaca hepimize cok buyuk gorev duşuyor. Nice sendromsuz pazartesilere.. Erhan OZDESTAN - GozGoz Tv __________________