Bursa Hakimiyet koşe yazarlarının mac sonu değerlendirmeleri. Sercan'ın sevinci var ya... Hafta icinde Mutlu Topcu'nun basın toplantısında dikkat cektiği iki noktayla başlayalım... İlk olarak 'Taraftarımızın desteğine ihtiyacımız var' dedi Mutlu Topcu... Taraftar fazla ilgi gostermedi ama takımı 90 dakika boyunca destekledi... Sonra ekledi Mutlu Topcu, 'Genc oyuncular ic sahada taraftar baskısını kaldıramıyor' diye... İşte bu nokta cok onemli... Profesyonel yaşamda o baskıdan soz etmek pek mantıklı gelmiyor... Ertuğrul Ersoy 19 yaşında Bursaspor formasını giyen ne ilk ne de son futbolcu... O nedenle alkış da olacak, protesto da... Ve o nedenle alkıştan da protestodan da dersler cıkaracak... Onunde yakın arkadaşı Enes Unal var... Ona bakacak... Enes hic mi baskı yaşamıyor? Bonservisi bir dunya devinde, Avrupa'da golleri leblebi gibi atıyor... Hatırlatayım... Barcelona'da yıldızlar karmasında oynayan Arda Turan bile 'Enes Unal'ı ornek alıyorum' diyorsa vardır bir bildiği... Mac sancılı başladı, top 'Girmeyeceğim' dese de Bursaspor sonunda uc puanla tanıştı... Batalla 10 kere vursa macın başında kacırdığı pozisyonda 9'u gol olur ama olmadı... Buna rağmen cok calıştı, son haftalara gore daha iyi oynadı... Mutlu Topcu'nun onu sırf alkışlatmak icin oyundan alması moral motivasyon acısından kritik bir hamleydi... Deniz'in sebebini tam olarak bilemediğimiz sakatlığı nedeniyle oynamadığı macta Kubilay şanssızlığını kırdı, yeniden golle tanıştı... Bir de Sercan faktoru var... Attığı gol ve yaşadığı sevinc bizlere şampiyonluk sezonunu hatırlattı... Ve Harun Tekin... Cok sancılı bir donemi geride bıraktı... Formunun zirvesindeyken yaşadıkları kolay değildi... Mac sonu ucluyu Ertuğrul'u kazanmak adına ona bıraktı ya... Alkışlanacak bir kaptanlık yaptı... Suha GURSOY --------------- Sadece dunu değil kÂbustan da kurtardı Altın vuruş bu Kubilay'ın yaptığı. Sadece dunu değil, yarınlardaki kÂbustan da kurtardı Bursaspor'u. Gole ulaşamamanın yarattığı uzun sıkıntı dakikalarına huzur getirince, Sercan ve Erdem'e de adeta yol verdi. Karabuk'un oyun ve sinir dengesi de bozulunca uclemek daha kolaya geldi. Aslında beraberliğe razı Karabuk'e karşı baskı kuramamak, şut atamamaktı ilk yarının problemi. Jorquera ve Batalla da yardımlaşmada etkili olamayınca "Eyvah, eyvah" dedirtti resmen. Silkinmek ve toplu hucuma cıkmak icin sanki 2.yarı başındaki Karabuk baskısı tetikledi Bursaspor'u. Orta saha ile birlikte hucumda coğalma geldi aklına ve Merter'in de ileriye cıkması ile kurulan karşı baskı, rakibi hataya zorladı, Dany ne yapacağını şaşırdı, Kubilay'a golu hazırlayıverdi. Aslında daha baştan yapılması gereken buydu ama nedense 57 dakika boşuna gecti. İlk yarıda Ertuğrul'un attığı golu hatalı bir şekilde "Ofsayt" gerekcesi ile gecerli saymayan yardımcı hakemin, mac ters bir sonucla bitseydi doğrusu oldukca başı ağrırdı. Ancak 2.yarıda Merter'in eline carpan topla bu iş dengelenmiş oldu. Az sayıda taraftarın cok sayıda yaptığı destek de gunun olayı ama Ertuğrul'a gosterilen tepki hoş olmadı. Neyseki mactan sonra iş tatlıya bağlandı. Mustafa TUNCAKIN
__________________