Konuşma, her zaman yalnızca insanlara ozgu bir ozellik olarak gorulmuştur. Unlu filozof Descartes, konuşma yeteneğini zekanın bir kanıtı olarak değerlendirirken, insan olmayan tum canlıların zekasını inkar etmiştir. Yetmişli yıllarda Descartes'in bu goruşune ağır bir darbe vuruldu. Beatrix ve Allen Gardner adlı psikologlar, şempanzeler sayesinde bilimsel bir başarı elde ettiler. Şempanzelere konuşmayı oğretebilmek icin, pek cok deneyin yapılmış olduğunu biliyorlardı; ancak bu deneylerin en başarılısı bile, şempanzelerin en fazla dort kelimeden oluşan son derece ilkel bir kelime haznesi elde etmelerini sağlayabilmişti. Coğu yuksek seviyeli hayvanlar hicbir şekilde dillerini, dudaklarını, damaklarını ve ses tellerini kontrol edemezler ve boylecede Gardner cifti, hayvanların belki farklı bir şekilde konuşmayı oğrenebilceklerini duşunduler. Bunun uzerine şempanzelere sağır-dilsiz işaretlerini oğrettiler. Birinci şempanze 150 işareti oğrendi, basit cumleler kurabiliyor, gramer kurallarını uygulayabiliyor ve yeni duşunceleri bir araya getirebiliyordu.

Konuşma sadece sozcuklerle duşuncelerini ifade etmek değildir. Toplumun diğer bireyleri ile iletişim kurabilmektir. Bu yeteneğe de tum yuksek seviyeli hayvanlar sahiptir.

Kucuk bir cocuk ilk kez adı soylendiğinde donup baktığı andan itibaren, cocuğun konuşma yeteneğine sahip olduğu kabul edilir. Gerci cocuk ilk sozcuklerini belki ancak 12 aylık olunca soylemeye başlayacak; ama psikologlara gore, ağlama, mırıldanma ve diğer sesler de bir iletişim aracıdır; cunku sevinc, hoşnutsuzluk ve cocuğun bazı gereksinimleri aktarmaktadırlar. Seslerin dışındda psikologlar mimikleride konuşma unsurları olarak kabul ederler, orneğin ilginc bir şeyi eli ile gostermek, birisi giderken el sallamak veya kollarını kaldırarak kucağa alınmak istediğini gostermek gibi.

Cocuk "bana elini ver" denildiğinde doğru bir şekilde hareket ederse,cocuğun konuşma yeteneğine sahip olduğunu kabul ediyoruz. O halde kopeğin "elini ver" komutu uzerine patisini uzatması da aynı şekilde konuşma yeteneğidir.

Şuphesiz ki doğada varolan her ceşit yaratık kendi aralarında iletişim kurmaktadırlar. Hayvanlar bu iletişim icin vucut hareketleri ile ve aslında onlar icin anlamlı fakat bir bakışta bizim icin anlamsız gelen, ses, koku ve vucut hareketleri ile iletişim kurarlar.

Doğadaki hayvanlar arası iletişimi ortaya koymak icin cok sayıda ornek vermek mumkundur. Karıncalar, birbirinin anteni tabir ettiğimiz bolgeye dokunarak arılar ise bir takım danslar yaparak iletişim kurarlar. Doğan her yavru annenin kokusunu ve sesini, anne de kendi yavrusunun sesini ve kokusunu diğer yavrulardan ve suru uyelerinden kolaylıkla ayırt edebilir.

Yine hayvanlar kendilerine ozgu kamuflaj yetenekleri ile de iletişim kurmaktadırlar, daha doğrusu kendilerini korumaktadırlar. Bukalemunların bulunduğu ortama gore renklerini değiştirmeleri, kelebeğin uzerinde bulunan beneklerin avcıyı şaşırtması gibi.

İnsanlar ve kopekler birlikte uzun bir tarihceyi paylaşmaktadır. Atalarımız onlarla birlikte avlandılar, onlarla birlikte oynadılar ve yuzyıllardır birlikte yaşamı paylaştılar; ancak kopek ve bizler iki farklı tur olarak dunyayı paylaşmaktayız ve ayrı dilleri konuşmaktayız. Kopekler her ne kadar bizim gibi harfler ve sozcukler ile konuşmasalarda onlarında size ve kendi arkadaşlarına anlatacakları vardır. Bu anlatımlar ise yukarıda saydığımız diğer hayvanlar arasında en geniş iletişimleri ve kuralları icermektedir. Kopekler aynen ataları kurtlar gibi iletişim kurarlar ve kendilerini ifade ederler. Siz farkında olmasanız bile kopeğiniz sizin vucut dilinizi anlamaktadır, kopeğinize karşı bulunmadığınız bir ofke veya sevgi esnasında kopeğinizin bu davranışınıza karşılık verdiğini gorursunuz. Orneğin cocuğunuza veya eşinize sarıldığınız anda kopeğiniz hemen yanınıza gelir, ofkelendiğinizde ise kopeğin oratada olmadığını gorursunuz ya da kotu niyetli bir kişinin size saldırısı anında kopeğinizinde sizinle birlikte savaştığını gorursunuz.

Uzmanlar, kopeklerin şu uc konuda kendilerini ifade ettiklerini soyluyorlar:

Duygusal Durumları
Toplumsal İlişkileri
İstek ve Arzuları

Şimdi kopeğin vucut dilini okuyarak aslında bize ne anlatmak istediklerini acıklayalım;



Oyun Oynamak İstiyorum:

Oyun oynamak isteyen kopek doğal olarak mutludur. Kendini rahat hisseder. Ağızı acıktır ve mutlu bir ifade ile gozlerinizin icine bakar,siz oyuna davet etmek icin birkac kez havlar.Bu arada kendini olabildiği kadar şirin gosterme uğraşı icindedir. Cevrenizde koşar veya daireler cizer,kulaklarını indirir ve kaldırır. Size yaklaşır gibi yapar ama birden yanınızdan kacar, burada sizi oyuna davet etmek istediğini ve bir yone doğru cekmek istediği apacık ortadadır. Bu arada yine kendini şirin gostermek istediği ve mutlu olduğu icin yerde sırt sutu yatar ve yuvarlanır,bunları yaparken bir gozu sizi izler. Oyun oynamak istediğini anlatmak icin en cok kullanığı hareket ise,on ellerini uzutarak goğsunu yere değdirmesi ve kuyruğunu heyacanlı bir şekilde sallayarak gozleriniz icine bakmasıdır.Bu an icinde kopek uzerinize atlayabilir ve sizi oturduğunuz veya yattığınız yerden kaldırmak icin caba gosterir.Bazen acık arazilerde kopek av takibi yapar gibi cimlerin uzerine yatar ve kafasını eğerek sizi izler.Bu anda sizden oyuna katılmak icin hareket beklemektedir.Siz bu harekete aynen cevap verdiğinizde, yani vucudunuzu eğerek hatta comelerek yavaş yavaş kopeğinize doğru yaklaştığınızda kendinizi hızlı bir koşuşturmacanın icinde bulabilirsiniz.

Eğer oyun oynamak istemiyorsanız ki bu kopeğin sevimli hareketleri karşısında cok guctur.Kopeğiniz ile goz temasında kacının ve kopeğinize arkanızı donun yada başınızı cevirin.Ancak kopeğinizin kendine başka bir oyun aracı bulacağından emin olabilirsiniz.

Hoşgeldin

Pek cok kişi akşam eve geldiğinde karşısında ilk gorduğu şey kendisine bol miktarda sevgisini sunmak icin hazır bekleyen kopeğidir. Kopek sahibini gorduğu zaman heyacanlanmaktadır. Kuyruğunu normal pozisyonda hızlı olarak sallar,ağzı acıktır bu onun rahat olduğunu gosterir. Sahibinin uzerine atlamaya ve onu yalamaya calışır. Kendisini bir tehdit olarak gostermez, hatta sahibinin kendisinden ustun olduğunu gostermek icin yere sırt ustu veya yan yatarak af diler, bu arada tuvaletini kacırabilir.

Aslında şu an yaptığı hareketler bir icgududur ve aynen kurt surusundeki yavruların hareketlerini uygulamaktadır.Kurt yavruları ac olarak inde beklerken aile bireyleri avlanmaya cıkarlar.Av sonrası ise yediklerini ac yavrularına kusarlar ve yavrular karınlarını doyurur.İşte eve geldiğimizde kopeğin bize aşırı sevgi gostermesi bu nedenledir.

Dikkatli ve Heyecanlıyım

Dikkatli ve heyacan icinde olan kopek bir bakıma av kopeğinin ferma duruşunu yapar şekildedir. Kulaklarını tam olarak dik tutar ve sesin geldiği yone cevirirerek kaynağı bulmaya calışır.,kuyruğunu normal pozisyonun uzerine cıkartır ve minimum harekette tutar. Kopek hareketsizdir ve vucudunu one doğru gerer. Ağzı acıktır.Eğer tam olarak anlayamadığı bir tanı var ise ağızını kapalı tutar.



Endişeliyim ve Biraz Korkuyorum

Bu durumda ise kopek kuyruğunu bacakları arasına almıştır. Goz temasında kacınır va başını başka bir yone cevirir ve eğebilir. Kulaklarını dik tutmaya calışır ama sanki askıda duruyor gibidirler.



Korkuyorum

Korku icindeki kopek kulaklarını tamamen geriye yatırır, kuyruğunu bacakları arasına iyice sıkıştırır, titremeye başlar, ağızı sıkı şekilde kapalıdır. Bu arada tuvaletini kacırabilir, anal bezlerinden koku salgılar ve kalcasını aşağı indirir. Acıklı şekilde inler.

Senden Ustunum

Kendini diğer bir uyeden ustun goren kopek. Kendine guven icinde diğer uyeye yaklaşır. Vucudunu olabildiği kadar yuksek tutar, kulakları ve kuyruğu diktir. Diğer uyeden geniş ve buyuk gorunmek icin sırtındaki tuylerin bir kısmını dikleştirir. Bu esnada hırlar ve gerekli gorduğu yerde dişlerini gosterir. Diğer uyenin uzerine atlar hatta uzerine oturmaya calışır. Kavgaya girebilir.



Senden Ustunum ve Seni Tehdit Ediyorum. Saldırmaya Hazırım

Bu durumdaki bir kopeğin yuz ifadesi korkunc bir hal almıştır. Kopek hırlar ve dişlerini gosterir. Baskın olduğunu ve korkmadığını anlatmak icin kulaklarını ve kuyruğunu dik tutar. Yine sırtındaki tuylerini dikleştirir. Vucudu gergin ve her an atılmaya hazırdır. Korkunc şekilde hırlar. Bu davranışı gosteren kopek saldırı anında butun gucunu kullanır ve geri cekilmez. Savaşını korkunc bir şekilde surdurur; cunku karşısındaki tehditten korkmamaktadır.



Biraz korku icindeyim Ama Seni Tehdit Ediyorum


Bu durum icinde ise kopek yine dişlerini gosterir, hırlar,kuyruğunu yer ile paralel tutar, tuylerini dikleştirir; ancak tehdit karşışında kendini ustun hissetmediği icin kulaklarını yatırır. Kopek hem savaşmaya hem de kacmaya hazırdır. Kendini cok zor durumda hissettiği zaman ısırır. Isırışları sadece on kopek dişleri ile olur, seri olarak kucuk ısırışlar yapar ve geri cekilir. Bu durumdaki kopeğin saldırganlığı "korkak saldırganlık " olarak adlandırılır.

Hakimiyetini Kabul Ediyorum

Kendisinden guclu diğer bir uyenin emri altına giren kopek,bu uyenin karşısında sırt ustu yere yatar, kendini uyeye teslim eder,yerde yuvarlanır, diğer uyenin ağzını yalar ve saldırganlık gostermez. Bu anlarda kendini acındıracak şekilde inler.

Rahatım

Kendini rahat hisseden kopeğin, kulakları dik, kuyruğu normal pozisyondadır ya da bel hizasında rahatca sallar. Ağzı acıktır ve kendinden emin davranışlar sergiler.

Kopeğin El Vermesi

Bazı kopeklerin eğitilmediği halde bile size elini vererek tokalaştığını gorursunuz. Kopeğin bu hereketi de icgududur. Kucuk yavrular anneden meme emerken sutun gelmesi icin on elleri ile meme cevresine baskı yaparlar ve boylece kolayca sut icerler. İşte kopeğin el vermesi de bu olayın devamıdır ve aslında sizden bu yontemle bir şeyler istemektedir. Sevginizi eksik etmeyerek kopeği okşamanız iyi bir oduldur. Ayrıca kopeğin otururken bir elini hafifce kaldırması ise kopeğin stres icinde olduğunu ve biraz korktuğunu gosterir.

Kopeğin Gulumsemesi ve Teşekkur Etmesi

Eğer, "Kopek gulmez, teşekkur etmekten de ne anlar?" diyorsanız yanılıyorsunuz. Kopek, insana kuyruğu vasıtasıyla guler ve teşekkur eder. Kuyruğun rahatca sallanması kopeğin size gulduğunu gosterir; ama yanlış anlamayın bu guluş alay şeklinde değil tam tersi sevgi uzerine. Kopeğin kuyruğunu sallamasındaki hız da ne kadar heyacanlı olduğunu ve durumdan hoşnut olduğunu gosterir. Yani bizim kahkaha derecemizle karşılaştırabilirsiniz, cok komik bir olay ile karşılaşırsak doğal olarak kendimizi uzun uzun gulmekten alamayız. Onune yemeği konulan bir kopek de size kuyruğunu sallayarak teşekkur eder. Yemek kabı dolu olan ve cevresinde insan olmayan bir kopeğin ise kuyruk sallamadığı gorulmektedir. Biz nasıl nedensiz bir şekilde gulmuyor isek, kopekler de nedensiz bir şekilde kuyruklarını sallamıyor.

Kopeğin Uluması

Ulumak surunun toplanmasına ve birlikte yapılacak bir harekat icin hazırlanmasına yarar. Kurtlar coğunlukla akşamları ve sabahın erken saatlerinde, birlikte ava cıkmadan once ulurlar. Kopek ise uluyarak suruyu toplama isteğini cok az duyar; cunku yemeği herzaman kendisine sunulur. Ancak televizyon icat olmadan once aile bireyleri akşamları biraraya gelip birlikte şarkı soylediklerinde bazı kopekler bu muzikal sesleri herhalde yanlış anlayıp ailelerin "toplanmak" icin uluduğunu duşundu ve buyuk bir heyecan ile av cağrısına katıldılar ve birlikte "uluma konseri" ne başladılar.

Kurtun geriye attığı kafası ile birlikte uluduğu gorulur. Belki de kurt bize o anki ruh durumunu hakkında bilgi veriyor ve kurt herhalde yabancı surulere meydan okuyarak bulunduğu bolgenin sahibi olduğunu ve gerekirse savunulacağını bildiriyor.

Kopeğin uluması ise daha cok yalnız kalması ile ilgilidir. Bu ayrılık uluması kurtların suru uluması ile aynı anlamı taşır. Yani şunu demekteler "Biz buradayız...Sen neredesin? Buraya gel"

Değişik bir durumda ciftleşmek isteyen erkek kopeğin durumudur. Ciftleşme donemindeki dişinin kokusunu alan ancak ona ulaşamayan erkek kopeklerinde uludukları gorulmuştur.

Kopeğin Havlaması

Kopek seslerinde dikkat edilmesi gereken birkac onemli boyut vardır. İlk başta sesin yuksekliği gelir. Kopek havladığında,derin bir ses coğunlukla ofke ve olası saldırganlığın işaretidir; ama ince tiz bir ses korku ve acıyı dile getirir, daha az tiz olduklarında zevk ve oyunculuğu gosterir. İnsanların dilinde de aynı farklılıklar gozlemlenir. Bir insan ofkeli olduğunda sesi genellikle kalınlaşır, korktuğunda tiz olur. Bizim de sesimiz, orneğin kucuk cocuklar veya bebeklerle konuştuğumuzda yumuşar ve oyunculuk ifade eder. Kelimeler tıpatıp aynı olsa dahi, bir kişşinin biriylemi, yoksa bir bebeklemi konuştuğunu anlamak mumkundur. Farklılıklar yalnızca ses duzeyinde ve ses tonunda kendini gosteriyor.

Kopek seslerindeki ikincil boyut, sesin sıklığı ve tekrarlanma hızıdır. Hızlı ve sık sık tekrarlanan sesler, belirli bir heyecan ve aciliyete işaret ediyor. Az tekrarlanan veya hic tekrarlanmayan sesler, duşuk bir heyecan duzeyi ve gecici bir ruh halini gosterir. Seslerin suresi de onemlidir. Kısa sureli keskin,yuksek sesler korku veya acıyı gosterirken aynı sesler uzun sureli olduğunda sevinc ve oyunculuğa işaret ederler. Genel olarak,uzun sureyle devam eden sesler, az sonra yapılacak bir davranışı haber verirler. Orneğin uzun sureli,derin hırlamanın az sonraki bir saldırıyı haber vermesi gibi.

Peki kopekler ceşitli dillerde havlayabilirmi? Bu sorunun cevabı elbette hayır; ama ulkeler, havlamayı kendi dillerine gore yorumluyor:

Turkce
Hav Hav

İngilizce
Woof Woof - Arf Arf - Bow Bow

İspanyolca
Jau Jau

Flemenkce
Waf Waf

Almanca
Wau Wau

Rusca
Gav Gav

Cekoslavak
Haff Haff

Kore
Mung Mung

Cince
Wung Wung


Orta duzeyde yinelenen hızlı havlama

Burada kopek size sezinlediği olası bir kotu durumu ya da bahcenize giren yabancı bir kişiyi anlatmaya calışmaktadır. Durmayacak bicimde hızlı havlama ile doğal yaşamda yaptığı gibi yani liderini ve suru uyelerini toplamak istiyor. Tabii burada kopeğin lideri siz ve uyeler ise aile bireyleriniz oluyor.

Birkac kere tekrarlanan ve duraklayarak devam eden havlama

Şu an kopeğiniz, tam olarak tanımlayamadığı bir durumdan bahsetmekte. Kopek şupheleniyor ve yine size haber vererek "Gelseniz iyi olur" diyor bu arada karşı tarafa da "Ben buradayım" diyerek orada bulunduğunu belirtiyor. Kopek, tehlikeyi sezinlediğinde ise havlama şeklini yukarıdaki gibi değiştirir.

Uzun suren duraklı havlamalar

Kopeğiniz sizi şikayet ediyor. Sanırım yalnız kalmış ve kendisine arkadaş arıyor.

Kısa birkackez havlama

İşte kopeğinizin size "Hoşgeldin" dediği an.

Bir seferlik kısa havlama

Yaptığınız bir şeyden sıkılmış ve size "Artık yeter" diyor.

Uzun, kısa, tiz havlamalar

Ne yaptınız kopeğinizin canı acıyor. Hemen onu sevin ve yatışmasını sağlayın.

Mırıldanarak Havlama

"Hadi oyuna başlayalım"

Ses duzeyi giderek yukselen havlama

Oyun esnasında arkadaşına oyuna devam etmesini soylemektedir. Başlangıcta sessiz havlayan kopek, davetine cevap almaz ise sesini yukseltir.

Kopeğin Hırlaması

Derin Hırlama ve Havlama (Dişler gosterilmiş, Kulaklar dik, Kuyruk yukarıda): Kopek bu anda savaşmaya hazırdır. Ofkeli olduğunu belirtiyor ve her an saldırabileceğini ifade ediyor.

Orta Duzeyde Hırlama ve Havlama (Dişler gosterilmiş,Kulaklar yatık,Kuyruk bacaklar arasında): Endişeli ve korkuyor. Yine de kendisini savunacak. Kendisinden daha az emin.

Orta duzey Hırlama (Dişler gosterilmemiş): Kopek bu anda hoşlanmadığını belirtiyor ve uyarıyor.Kendisine yapılan eylem devam eder ise uyarı icin ısıracak ancak savaşmayacak.

Yuksek Sesle Hırlama (Dişler gosterilmemiş): Oyun esnasında yavruların birbirlerine hırlaması. Oyundan zevk alıyorlar.
__________________