Kopeklerde ırklara gore şekil farklılıklarına karşın, anatomik olarak tum kopeklerin kulak yapısı aynıdır.

Kopeklerde ırklara gore farklı kulak şekilleri gorulmektedir. Dik kulaklı, sarkık kulaklı, kucuk veya buyuk kulaklı ırklar yanında kulak kepcesi tuylerle kaplı olanlar veya tuysuz olanlar gibi yuzlerce ırk soz konusudur. Tum bu şekil farklılıklarına karşın anatomik olarak tum kopeklerin kulak yapısı aynıdır.

Kulak kepcesi, dış kulak yolu, kulak zarı, orta kulak ve ic kulaktan oluşan bu yapının tumu işitme sistemi olarak adlandırılır. Kulağın temel işlevi olan işitme fonksiyonu yanında, ic kulakta yer alan denge ogeleri bu organın onemini bir kat daha artırmaktadır.

Kopeklerde kulak ile ilgili problemler kedilere oranla cok fazla gorulur. Bunun nedeni kulağın anatomik yapısının farklılığıdır. Kedilerde kısa ve duz olan kulak kanalı kopeklerde uzun ve dirsekli bir yapıdadır. Bu nedenle icten dışa geciş(kulak salgılarının akışı) zor olduğu gibi, pisi otu ve benzeri yabancı cisimlerin kanaldan gecmesi durumunda erişilmesi de bir o kadar zor olmaktadır.

Kopeklerde gorulen kulak hastalıklarının başında enfeksiyonlar gelir. Enfeksiyona neden olan etkenler cok ceşitlidir. Pisi otu ve benzeri yabancı cisimler, kene, uyuz gibi paraziter nedenler, bakteriler, allerjik nedenler, kulak salgısının dışarı cıkışına engel olan tumor ve papillomlar, kanalın daralmasına neden olan etkenler ve kanalı kaplayan tuyler gibi pek cok nedenle kulak enfeksiyonları gelişebilir.

Enfeksiyon etkeni olan bakteriler kulak yolunda daima bulunur. Ancak bu bakterilerin enfeksiyona neden olması icin uygun ortamı bulmaları gerekir. Bu durum ise kulakta ventilasyonun yetersiz oluşuyla doğrudan ilgilidir. orneğin pisi otu, buğday başakları, kıymık vb.yabancı cisimler kulak kanalında oncelikle irkiltiye

Ayrıca kulak kanalında gelişen enfeksiyona bağlı olarak, enfeksiyoz nitelikte olmayan bir cok kulak rahatsızlığı da gorulebilir. orneğin enfeksiyon nedeniyle oluşan kaşıntı, başın surekli sallanmasına, kulağın sert yerlere surulmesine buna bağlı olarakta kulak kepcesinde ki kan damarlarının zarar gormesine ve hematom şekillenmesine de neden olabilir.

neden olur. Daha sonra oluşan kaşıntı, tahriş ve doku hasarı kanalda yangısel olayları başlatır. Yangıya bağlı olarak oluşan dokuntuler, kulak salgısı ve kirler yabancı cisimle birleşerek kanalın tıkanmasına neden olur ki, bu kapalı ortam bakterilerin uremesine olanak verdiğinden enfeksiyonun başlaması da oldukca kolaylaşır.

Paraziter etkenler ve allerjik nedenler de yine kanalda tahriş, kaşıntı ve yangıya yol acarak kanalın tıkanmasına ve dolayısıyla enfeksiyona sebep olurlar.

Kulak kanalında normal olarak bulunan bu bakteriler yanında kanalda yerleşerek kulak enfeksiyonlarına neden olan patojen bakteriler de vardır. Bunlardan sık gorulenleri Staphylococcus ve Pseudomonas turu bakterilerdir. ozellikle Pseudomonas aeruginosa turu bakteriler sadece ozel bir grup antibiyotige karşı duyarlı olup diğer medikal tedavilere

direnc gostererek, nukseden kulak enfeksiyonlarına neden olurlar. Bu enfeksiyonlar uzun sureli ve ilerleyici enfeksiyonlardır. Tedavide gecikildiğinde orta kulak ve ic kulağa kadar yayılarak sağırlık, denge bozuklukları ve yuruyuş bozuklukları gibi ciddi problemlere neden olabilir.

Dış kulak kanalında patojen bakterilere bağlı olmadan gelişen enfeksiyonun (otitis externa)yayılması ve orta kulakta enfeksiyonun (otitis media) şekillenmeside soz konusu olabilir. Enfeksiyonun ilerleyişi sırasında kulak zarında da hasar şekillenebileceği gibi buna bağlı olarak işitme kaybı da gorulebilir.

Yine kulaktaki kaşıntıya bağlı olarak kulak kepcesinde yaralanmalar şekillenebilir. Bazen kaşıntının şiddetine bağlı olarak geniş doku kayıplı yaralar hatta ulserler dahi şekillenebilir. ozellikle uyuz gibi paraziter bir etkene bağlı olarak gorulen kaşıntılar şiddetlidir. Bu nedenle ayakları ile kaşınma ihtiyacı duyarlar. Kulak derisinde etkene bağlı olan hassasiyet ve gelişen dermatitis odakları bu tırnak darbeleriyle kolayca kanayan acık yaralar haline donuşebilir.

Bazı kulak hastalıklarında gorulen en spesifik belirti ( orneğin kulağa pisi otu kacması ), başın hasta kulak tarafına doğru eğik tutulmasıdır. Başın surekli sallanması ve kaşıntıda bir okadar spesifik bulgulardır. Ancak bu belirtiler tum kulak hastalıklarında gorulmez. orneğin otitis media\’nın geliştiği durumlarda kaşıntı değil ağrı spesifiktir ve kulağına dokunulmasını istemez.

Orta kulakta şekillenen iltihaplanmalar ozellikle de uzun suren kronik durumlar ic kulağın ve dolayısı ile denge ile ilgili merkezin etkilenmesine neden olabileceğinden onem taşır. Denge merkezinin etkilendiği durumlarda kopeklerde gorulen belirtiler, sinirsel kokenli bulgulara benzer. Sallantılı ve dengesiz yurume, boyunun eğri tutulması, nystagmus gibi belirtiler yanında yuz sinirlerinde kontrolsuzluk ve sağırlık gibi belirtilerde gorulebilir.



Kulak hastalıkları ozellikle Cocker gibi uzun kulaklı kopeklerde bir ırk hastalığı olarak gorulebilir. Bazı ırklarda kulak kanalının ventilasyon yetersizliği dışında kulak hastalıklarına yatkınlıkta soz konusu olabilir. orneğin Golden retriever, dalmatian, ingiliz buldog ırkı kopeklerde allerjik bunyelerine bağlı olarak dış kulak yolu yangıları daha sık gorulur.

Kulak hastalıklarının ozellikle yatkınlığı olan ırklarda koruyucu onlemlerini almak gerekir. Bu amacla haftada bir kulak temizliğini yapmak, kulak yolunda biriken kirleri ve uzamış tuyleri almak faydalıdır. Boylece kulak yolunda gerekli ventilasyon sağlanacağından enfeksiyon oluşumu da buyuk olcude onlenmiş olacaktır.

Kulak hastalıklarının tedavisi coğunlukla semptomatiktir. Ancak tedavide genel amac kulak kanalının temiz ve acık tutulmasıdır. Bu da rutin olarak yapılan kulak temizlikleri ile sağlanılabilir. Bu temizliğin veteriner hekim tarafından yapılması gerekir. cunku kulağın dirsekli yapısı ic bolumlere ulaşılmasına izin vermeyeceğinden evde yapılan temizlikler daha yuzeysel olacaktır.

Enfeksiyon odağı tamamen tedavi edilmediği surece enfeksiyon surekli nuksederek yayılacağından daha ciddi sorunlara yol acabilir. Enfeksiyonun orta veya ic kulağa yayıldığı durumlarda medikal tedavilerle sonuc almak bazen imkansızlaşabilir. Boyle bir durumda operatif olarak kulak kanalının acılması gerekebilileceği gibi bazı durumlarda kanalın tamamen cıkarılması da gerekebilir.

İşitme ve denge gibi onemli bir işlevi olan kulak, enfeksiyonlara karşı duyarlı olduğundan ve nukseler nedeniyle uzun sureli tedaviler gerekebileceğinden erken mudahale ve koruyucu temizlikler kulak hastalıklarında buyuk onem taşır.

Alintidir.
__________________