Civciv hakkında pek bir şey bilmeyenler veya merak edip bakanlara yani kısacası herkese evde civciv bakımını anlatacağım.Oğrenmek icin hic cekinmeden sonuna kadar yazdıklarımı okuyun.Tabi uşenerek okumamayı da secebilirsiniz

Her şey cok cabuk gelişmişti.Ben bale kursundan eve geliyordum ki arkadaşım bana dışarıda gezinmeyi teklif etmişti.Bende teklifini kabul ettim.Once bizim durumcuye gittik ve yaptığımız diyeti bir anlığına bozarak karnımızı doyurduk.Oradan alışverişe cıktık ve donuşte Pazar gorduk. İşte her şey boyle başladı.

Pazar gorunce arkadaşıma Pazarın icinde dolanalım dedim.Arkadaşımda hic duşunmeden kabul etti.Dolanırken cik,cik sesleri duyulmaya başladı.Arkadaşımla o sesleri takip ettik ve ne goreyim kucuk hatta minnacık,şirin civcivler var.Cantamın icine elimi soktum şoyle bir param var mı diye.Yeterli derecede param vardı.Devamını umarım merak etmişsinizdir

Eee bende hic beklemeden bir civcivin parasını sordum.Şu anda adamın soylediği fiyatı hatırlamıyorum.Ama uygun bir fiyattı.Peki daha once hic civciv bakmadığımı soylemiş miydim?Galiba soylememiştim.Neyse devam edeyim.Birden dort civciv almak istediğimi soyledim.Arkadaşım dort civcivin fazla olduğunu soyledi.Ama ben inatla tam dort civciv aldım ve iki pakette yem.Oncelikle ilk oğrenmeniz gereken civcivlerin cok yem yediği.Neyse param yeterli olmadığı icin iki paket aldım.Ama inanır mısınız?Kucucuk hayvanları bir kese kağıdının icine koyuyorlar.Devamını sonra anlatacağım

Tabi buna cevapsız kalamazdım.Adamı bir guzel azarladım.Cunku kutu bulundurabilirdi.Bende bu işe inat ederek,Pazardaki herkese kutu sordum.Tabi sevgili arkadaşım beni satarak,eve gitmesi gerektiğini soyledi.Gercekten alınmıştım.Sonunda başka bir yerde civciv satan birilerini buldum ve kutu olup olmadığını sordum.İşte sonunda kutu bulmuştum.Civcivleri icine koyarak,eve gittim.Ama evde kimse yoktu ve bende anahtarımla girdim.Evde sadece dort ufaklık ve ben vardım.Bu arada buyuk bir sorun vardı.Annemler benim civciv aldığımı bilmiyorlardı.Devamı sonraya

Neyse bende bu ufaklıklar susamıştır diye onlara bir kabın icine su koydum.Ve kutularının icine bu su kabını yerleştirdim.Tabi gazete sermeyi unutmuşum.Az sonra zil caldı.Kapıyı actığımda dedem vardı.Dedem emekli bir oğretmen.Ozel ders vermeye devam ediyor.Ve bana yardımcı oluyor.Meğer ona gelmiş.O tabi cocukluğunda cok bakmış.Bende bana yardım edebileceğini duşundum.Dedem kutuya bakınca gazete sermediğimi,yem koymadığımı farketti.Bana bir kabın icinde yem verdi.Bu kabın icindeki yemi de gazeteyi kutuya serdikten sonra kutuya yerleştirdim.Ve dedemle odama ders calışmaya gittik.Acayip cik sesleri geliyordu.Gidip bir kutuya baktım.O da ne?Burda şimdilik kalalım sonra devam edeceğim

Neyse yorumları bırakarak kaldığımız yerden devam ediyorum.Dedemle kutuya baktığımızda civcivlerin sırılsıklam bir şekilde yalvarırmışcasına ciklediğini gorduk.O gun ben aklımdan şoyle gecirmiştim.Kesin bu civcivler olur.Cunku sırılsıklamlar dedim.Meğer bu akılsız dort afacan koyduğum su kabını banyo yapmak icin kullanmışlar.Dedem kurutma makinesini getirmem gerektiğini soyledi.Bizde yeni bir kutu bulduk.Onları guzelcene kurutarak yeni gazete serilmiş kutularına yerleştirdik.Yem kaplarını da kutuya yerleştirdik.Ama bu sefersu kaplarının icine tekrar girmesinler diye kartonumsu bir parcayı kabın yarısını dolduracak şekilde bantladık.Ve sularını doldurduk.Bu sefer hem su icebiliyorlar hemde icine girip,kendilerini ıslatamıyorlar.Neyse devamını sonra yazıcağım

Neyse akşama annemler geldi.Bana kızdılar.Cunku bu civcivleri alırken,annemlere sormamıştım.Ve biraz pişman oldum.Ama bu civcivleri kapı onune koyamazdık.Tabikide bakıcaktık.1-2 gun oldu.Ama bunlar titriyordu.Annem henuz yavru oldukları icin sıcaklığa ihtiyacları olduğunu soyledi.Bizde bir cozum yolu bulduk.Sıcak su torbasına ketılda kaynatılmış sıcak suyu doldurmak.Bunu denedik.Ve gercekten işe yaradı.Ama bir sorun daha vardı.Her on beş dakikada bu sıcak su torbası soğuyor ve civcivler titriyordu.Bizde annemle her on beş dakikada sıcak su torbasındaki suyu değiştiriyorduk.Devamı sonraya

Sonra boyle gunler gecip durdu.Artık civcivlerim 5 gunluk olmuşlardı.Cok buyumuşlerdi.Kutudan cıkıp duruyorlardı.Bende onları her seferinde kutuya sokuyordum.Hatta bununla ilgili bir anım var.Bir gun lavaboya sadece iki dakikalığına gitmiştim.Geri donduğumde bir tanesi kutunun uzerine cıkmış cevreye bakınıyor.Ya gercekten sevdiğimden soyluyorum.Aptalın teki hangi tarafa doğru giderse yere duşecek,olecek ama haberi yok.Bende bunu nazikce kapıverip,kutusuna geri koydum.Artık korkar oldum.Surekli kacmaya calışıyorlardı.Tabi sıcak su tekniğinide hala kullanıyorduk.Sonunda gunler gecti.Gunler dediğimde 5 gun daha gecti.Artık civcivlerim on gunluklerdi.Annemle babam eve geldi.Ellerinde kocaman bir kutu.Ve değişik bir yemle.Once sordum.Niye yemlerini değiştirdiklerini.Bana on gun sonra civcivlerin yemlerinin değiştirilmesi gerektiğini soylediler.Yani sizde unutmayın on gunden sonra yemlerini değiştirin.Bizde yeni kutularını ve yemlerini hazırladık.Bir yandan onlar icinde bir değişiklik oldu.Onlar icin değişmeyen tek şey sıcak su tekniğiydi.Onlarda bundan memnundu.Neyse devamı sonraya

Hatta bu dort afacanı sıcak su torbasını koyarken bir gorseniz.Nasıl koşuyorlar.Nasılda ona yapışıyorlar.Galiba onu anne zannediyorlardı.Cok mutluydum.Artık ibikleri cıkmış ama hala renkleri sarıydı.Bir gun cok kotu bir şey oldu.Civcivlerimden biri hastalandı.Dalga gecmeyin ama bu civcivimin arka kısmında hep bir bok vardı.Zavallıcık kakasını yapamıyordu.Bizde banyoda bunun arkasını bir guzel yıkadık tertemiz yaptık.Yalnız o da bundan memnundu he kereta.Onu kuruttuktan sonrada kutuya geri koyduk.Ay bir gorseniz uc civcivde yarış atı gibi koşup da o civcive yapışmasınlar mı?Annem ne kadar da sevimliler.Yalnız bir sorun vardı.Hemde hep.O arkasını yıkadığımız civcivin boyu diğerlerine gore cok kısa kalmıştı.Bizde heralde olur diye uzulup,duruyorduk.Ama meğer onun cinsi oyleymiş.Neyse bir gun geldi ayrılma zamanı gelip,cattı.Benim ananemlerin kocaman bir bahcesi var.Oraya bir kumes yaptı.Tavukları,horozları yok değil hani.Bizde artık bu dort afacanın evde yaşayamayacağı kadar buyuduğunu duşunduk ve ananemlere vermeye karar verdik.Devamı sonraya

Eeesi arabada onları kutularıyla ananemin bahcesine getirdik.Onları kutudan dışarı cıkartarak yere koyduk.Artık ayaklarına cimler değiyordu.O zaman onların ozgur olduklarını hissettim.Once şaşırmışlardı.Sonra kanatlarını cırpmaya,koşuşturmaya başladılar.Artık mutluydular.Ananem onları kumese koymadı.Cunku diğer buyuk tavuk ve horozların onlara saldırabileceklerini duşundu.Onlara kumesin daha kucuğunu yaptırdık.Hic birbirlerinden ayrılmadılar.Hep birbirlerine sadık oldular.Ne zaman biri yatsa hepsi onunla kucuk kumeslerine gelip,yatarlardı.Hep onları ziyaret ettim.Ne zaman onlara bakmaya gelsem hemen hepsi koşar bana kendilerini sevdirirler.İnanmiğacaksınız ama onları artık ananem buyuk kumese aldı.Cunku onları gorseniz artık onların renkleri beyaz ve artık onlar dort afacan civciv değil.Artık onlar dort afacan tavuklar.Hatta ucu horoz,biri tavuk cıktı.O bucur kalan varya meğer o tavuk olduğu icin bucurmuş.Ama uzulduğum bir konu var.Ananemlerin zaten bir horozu var.O yuzden ananem o uc horozumuda kesecek yani kendi yetiştirdiğim horozlarımı sofrada yiğeceğim.Umarım size yardımcı olmuşumdur.Ama ben kendimle gurur duyuyorum.Cunku ihmali cok az olan bir şeyi başardım.Onları buyuttum.Umarım yardımcı olmuşumdur
__________________