knightonline nin zararları
Knight Online0 Mesaj
●28 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Oyun Forumları
- Online Oyunlar
- Knight Online
- knightonline nin zararları
-
02-10-2019, 22:02:08Bazıları gunde 20 saatini ayırıyor. Okula gidiyorum deyip internet kafeye kacanlar. Ya da okula gitse bile arkadaşlarıyla nobetleşe oyun takip edenler. Evliliği dağılan yetişkinler... Coğu gercek zamanlı, 24 saat devam eden bilgisayar oyunları yuzunden, dunya şimdi yeni bir sosyal problem yaşıyor: Oyun bağımlılığı. İnternetin yaygınlaşmasıyla, gittikce daha geniş kitlelere ulaşan bilgisayar oyunları, 11-35 gibi cok geniş bir yaş aralığını etkiliyor. Erkekler, kadınlara gore 4 kat daha fazla ilgililer. Genel olarak Mmorpg (Massively multiplayer online role playing game-cok oyunculu rol yapma oyunu) adı verilen bu oyunların ortak amacı, oyunun sunduğu sanal evrende bir karakter oluşturup, ceşitli yetenekler ve guclerle en ust seviyeye ulaşmak. Bunların en unlulerinden World Of Warcraft’ın, dunya capında kayıtlı 5 milyon oyuncusu var. En yenilerinden, uzay strateji oyunu OGame ise, şu anda Turkiye’de 230 bin kişi tarafından oynanıyor. Toplamda da bir milyon kişinin strateji ve rol yapma oyunları oynadığı tahmin ediliyor. Aşırıya kacma yuzunden, oyuncuların kişilikleri ve sosyal yaşamına zarar verdiğini ortaya koyan sayısız araştırma, her şeye rağmen interaktif rol yapma oyunlarının kitlesel bir harekete donuşmesini engellemiyor. Satış fiyatı yuksek oyunların, bedava sunucularda oynatılması da populerliğini artırıyor. Sony, Microsoft, Blizzard gibi dev şirketlerin cıkardığı her Mmorpg, salgın haline geliyor. Psikologlar, aslında bu oyunlara teknolojik gelişmenin getirdiği bir olanak olarak bakıyorlar. Dozunda bırakıldığında, kişi icin hayatın getirdiği zorluklardan kısa sureli bir kacış, belki bir beyin jimnastiği. Ancak aşırıya kacanlar icin, bazı uzmanlara gore oyunların uyuşturucu bağımlılığından hicbir farkı yok. Tıpkı uyuşturucu gibi, yaş*** buyuk bolumunu kaplıyor, ondan başka bir şey duşunulmuyor ve gercek hayattan tamamen kopuluyor. 100 kişiden 40’ı istese de bırakamıyor, Cin, sorunu yasaklarla cozmeyi deniyor Dunyada milyonlarca kişi tarafından oynanan Mmorpg’ler, oyuncusuna gercek dunyaya alternatif bir evren sunuyor. Oyuncular başka bir boyutta, bambaşka bir kimlik kazanıyorlar. 24 saat surduğu icin, belli bir sonu yok ve ne kadar cok vakit ayırılırsa oyunda o kadar cok başarılı olunuyor. Cunku, siz oynamıyorken bile diğer oyuncular tarafından oyun devam ettiriliyor. Bu yuzden Mmorpg’ler, insanların sosyal yaş***ı oldurup, bağımlılık yaptığı, tum gun ve gece bilgisayar başından kalkmadan oyundaki karakterini yoneten, hayattan kopuk kişiler yarattığı icin ozellikle son 2 yıldır cok tartışılıyor. Son 10 yılda, 100-300 bin arasında Japon genci, en başta bilgisayar oyunları yuzunden odasına kapanmış durumda. Sadece akşam yemeğinde odasından cıkanlar, ayda bir cd almak icin sokağa cıkanlar var. Daha da kotusu, 10 yıldır odasından cıkmayan insanların olduğu sanılıyor. Bu tip cocuk ve genclere, hikikomori deniyor. Japonca’daki anlamı geri cekilmek, elini eteğini cekmek... Şimdi hikikomori’leri tekrar sosyal yaşama katmak icin kurulan orgutler var. Bu durum, yuzde 80 oranında genc erkeklerde goruluyor. ABD Harvard Universitesi’nden Maressa Hecht Orzac’ın yaptığı araştırmaya gore, her 100 kişiden 40’ı rol yapma oyunlarını bırakamıyor. Avrupa ulkelerinde, rol yapma oyunu oynayanların bilgisayar başında kalma ortalaması gunluk 12-15 saat. Kalabalık nufusu sebebiyle oyun ureticilerinin gozde ulkesi Cin’de bir oyuncu, oyunda cok değerli olan kılıcı caldığı gercekcesiyle bir başka oyuncuyu oldurdu. Cinli oyuncu cinayet sucundan idama mahkum edildi. Cin hukumeti, uc saatten fazla bilgisayar başında kalmayı yasakladı. Online denetim sistemi sayesinde, oyun uc saatten fazla oynandığında oyundaki karakter gerilemeye başlayacak. OGame gibi bazı oyunlarda, kimileri işi gercek hayatta ticarete doktu. Oyuncular, başarılı gezegenlerini para karşılığı devretmeye başladı. İşte internetteki bir ilan: "5. evrende 37000 puanda satılık ham hesap bulunmaktadır. 12078 oyuncu icinde 1682. sırada, ikinci somurgesi cok buyuk olup, tekinde Nanit 1 bulunmaktadır." Trabzon’da Rahip Santoro’yu olduren 16 yaşındaki O.A.’nın internet kafelerde OGame oynadığı yazıldı. Ebubekir lakabıyla, oyunda Turkiye ile birlikte Cecenistan, İran, Irak gibi ulkelerdeki oyuncularla ittifak kurup, Avrupa ve ABD’li oyuncuların ittifaklarına savaş actığı iddia edildi. Boşanmalar arttı Bilgisayar oyunlarına aşırı duşkunluk, evlilikleri de sarsıyor. Ekran karşısından kalkamayanlar genellikle genc erkekler. Eşleriyle film izlemek, sohbet etmek, yemek yemek yerine bilgisayar oyunlarını tercih ediyorlar. İhmal edilen, kırılan kadın ile bilgisayar bağımlısı erkek arasındaki sorunlar o denli buyuyebiliyor ki, ciftlerin ilişkisi boşanmaya kadar gidebiliyor. Konuştuğumuz uzmanlar, son yıllarda bu tur orneklerin gittikce coğaldığını soyluyorlar. AYŞEGUL KALEM (Klinik psikolog) Bilgisayar oynarken, ’evdeyim daha ne’ demek durumun vahametini hafifletmez Bilgisayar oyunlarında karşınızda bir insan yok. İletişimde bulunmak, konuşmak, paylaşmak gerekmiyor. Bilgisayar oyunlarından sıkıldı mı, rekabetten yoruldu mu duğmesine basarak hayatından cıkarabiliyor. Oyun, o istediği surece hayatında var. Hem rekabeti yaşıyor hem de gercek hayatta olmadığı rolleri oynuyor. Bazen futbolcu Ronaldo ya da yarışcı Schumacher... Bu cazip geliyor. Erkeklerin bilgisayar oyunlarına duşkunluğunun arkasında kimi zaman eşlerinde aradığını bulamaması yatıyor. Ona gore, bağıran bir eşin acma-kapama duğmesi yok ama oyunu istediği an kapatabilir. İlişkilerde ise birtakım yerlerde silbaştan yapmak, emek gerekiyor. Kadının da ilk aklına gelen şu: Eğer bilgisayarda oynayacak zamanın varsa, bana da olmalı. Demek ki bilgisayar benden daha onemli ve yeterince sevilmiyorum. Bilgisayar oynarken, evdeyim daha ne, demek durumun vahametini hafifletmez. Cunku evde olsa da eşiyle, cocuklarıyla değil, yalnız başına. Bilgisayarla. Bu yuzden paylaşım azalıyor, paylaşılan anların kalitesi duşuyor, tartışmalar artıyor, ev ici hallere ozen gosterilmiyor, ilişkiye emek verilmiyor, umursamazlık başlıyor, tartışmalar cozume kavuşturulmuyor. Barışma yoluna da gidilmiyorsa sorun buyuk demektir. Tamam bilgisayar oyunları eşi aldatma değil. Ama eşle paylaşılması gereken zamanların, tek başına yapılacak başka bir aktiviteye ayrılması, ilişkinin doğal akışını bozar. Sorunları cozmeye calışırken, bu adamın bilgisayar oyunu yuzunden ilişkimiz bu halde, demek cok buyuk bir inkar. Asıl sorulması gereken şu: Ben ne yapıyorum ki, ilişkimiz bu hale geliyor? Benimle guzel bir film izlemek yerine bilgisayar başında kalmayı tercih ediyor? Sadece bu yaklaşım cozum getirir. VAKA 1 Bilgisayar başından kalkmayınca kocasına yan odadan mesaj cekti A.D. ile eşi S. daha lise yılları birbirlerine aşık oldu. A. ekonomi, S. ise halkla ilişkiler okudu. Aşkları universite eğitimi boyunca devam etti. Sonra da evlendiler. Ancak yuksek eğitimli, yabancı dil bilen ve kariyer planları yapan genc kadının işsiz kalması moralini bozdu. Bu arada genc adam da bilgisayar oyunlarına fena halde sarmıştı. Eve adımını atar atmaz bilgisayarın başına oturuyor, oyuna dalıyordu. Saatlerce hic konuşmadan... O kadar kaptırıyordu ki kendini, masada yemek yiyerek zaman kaybetmektense bilgasayarın başında atıştırmayı tercih ediyordu. S. ise, butun gun evde eşinin donmesini beklerken, ilginin ona değil, bilgisayara yoneldiğini gorup iyice cılgına donuyordu. Kocasıyla iletişim kurmak icin diğer odadan mesaj cekmeyi bile denemişti. Kısa sure sonra iletişim tamamen kesildi. Kavga başladı. Aileler araya girdi. "Severek evlenen" ciftin arasını bulmaya calıştı. Genc kadın biten evliliği ve aşkından hep kocasının "bilgisayar oyunları merakı"nı sorumlu tuttu. Buyuk aşkla başlayan evlilik sona erdi. Bir yılın sonunda boşandılar. S. hálá bilgisayar oyunlarını sucluyor. VAKA 2İLGİSİZLİK YUZUNDEN BİLGİSAYARI KISKANAN KADIN, YEDİ YILLIK EVLİLİĞİNİ BİTİRDİ D.K. ile B. universite mezunuydu. B. muhendis kocasının işi nedeniyle kendi planlarını bir yana bırakıp onunla ulke ulke dolaştı. Turkiye’ye donduklerinde D. bilgisayar oyunlarına giderek daha fazla ilgi gostermeye, zaman ayırmaya başladı. Eve gelir gelmez, coğu kere "Merhaba" bile demeden, ilk hedefi hep bilgisayar masası oluyordu. Oyunlara saatlerce kendini kaptırıyor, gozu ne eşini ne de yemeği goruyordu. Kadın, eşinin ilgisizliğinden yakınıyor, hatta bilgisayarı kıskanıyordu. Konuşmaz oldular. Sorunlar dağ gibi buyudu. Bir arada yaşamak olanaksız hale geldi. Kadın cıkmaza giren ilişkiyi daha fazla surduremedi. Boşanma davası actı. 7 yıllık evlilik tek celsede bitti. ŞENİZ PAMUK (Klinik psikolog) Bazıları icin, kişi oyunu değil oyun kişiyi kontrol ediyor, uyuşturucu gibi Bilgisayar oyunları, teknolojik gelişmenin getirdiği bir olanak. Gerceklik duygusu gelişmiş, okulunu, işini, insanlarla ilişkilerini surdurebilen bireyler icin, hayatın getirdiği zorluklardan kısa sureli bir kacış, belki bir beyin jimnastiği. Ancak aşırıya vardığında, kişinin icinde yaşadığı şartları doğru değerlendirmesini engelliyor, sorumluluklarından uzaklaştırıyor, gercekci olmayan cozum yolları bulmaya itiyorsa, bu oyunlar uzerine ciddi şekilde duşunmek gerekir. Belki cok abartılı gelebilir ama yeni oyunlar, bazı kişiler icin oyun olmanın cok otesinde. İnsanlar onları değil, onlar insanları kontrol ediyor. Bir ceşit uyuşturucu gibi. Kişinin yaş***ın buyuk bolumunu kapladığını, ondan başka bir şey duşunemediğini, sadece onunla meşgul olmak istediğini duşunecek olursanız, bu tur bir bağımlılıktan pek farkı olmadığını anlarsınız. Bağımlılık noktasında bu sorunu yaşayan cocuklar, 11-12 yaşından buyukler. Kucuk cocuklar, oynuyor, kapatıyorlar. Zamanla bilgisayar daha fazla yer kaplamaya başlıyor. Sectikleri arkadaşlarla konuştukları tek konu da genelikle sadece bilgisayar oluyor. Yeni cıkan oyunlar, internet kafeye gidip birbirine bağlı bilgisayarda bilgisayar oyunları oynamak gibi... Yani sosyallik de sadece bunun uzerine kuruluyor. Yapılması gereken, başka şeyleri oncelik haline getirip (ders, spor, ceşitli hobiler), bunu bir odul olarak kullanıyor olmak. Yani başka ilgi alanları ya da sorumlulukları one cekip ondan sonra bilgisayarla oynamak gibi... Yani işin zamansal olarak duzenini değiştirmek. __________________