Tarihi 14. yuzyıla kadar geri giden votkanın ilk olarak nerede yapıldığı kesin olarak bilinmese de, anavatanının Rusya ve Polonya’dan biri olduğu hemen hemen kesindir. Bu iki ulke soz konusu olduğunda, tahıllardan damıtılmış bir ickiden bahsedilen ilk yazılı kayıt 1405 tarihli olup Polonya’yı işaret etmektedir. Bununla birlikte, “votka” kelimesi etimolojik olarak hem Rusca hem de Lehce’de kokler bulur. Rusca’da “voda” kelimesi su / kucuk su anlamına gelirken, Lehce’deki “okowita” kelimesi Latince hayat suyu anlamına gelen aqua vitaenin karşılığıdır.
Rusya’da ilk votka uretiminin 15. yuzyıl ortalarında, Moskova’daki Chudov Manastırı’nda yapıldığı tahmin edilmektedir. Bu başlangıcın bir manastırda olmasının nedeni olarak ise, Rus keşişlerin İtalya yolculuklarında damıtım tekniğini oğrenmiş olabilecekleri gosterilir. Votkanın hikÂyesi, diğer damıtılmış ickilerden cok farklı değildir; o da başlangıcta tıbbi amaclarla kullanmak uzere ortaya cıkmıştır. Hatta Polonya’da kolonya ve dezenfektan olarak kullanıldığına dair bulgular mevcuttur. Ne var ki, bu durum cok uzun surmemiş ve votka kısa surede populer bir icki haline gelmiştir. Ozellikle, soğuk iklimi olan Slav ulkelerinde hızla yayılmıştır. Korkunc İvan’ın 1474 yılında Rusya’da ve Kral Jan Olbrecht’in 1546 yılında Polonya’da yaptıkları vergi ve uretim duzenlemeleri bunun en somut kanıtıdır.
17. yuzyıla gelindiğinde, en kaliteli votkaları yapan Polonya ve Rus ureticileri, votka yapımında kullandıkları suyu arıtıyor ve votkayı uc-dort kez damıtıyorlardı. En saf ve kaliteli ickiyi uretme yolundaki bu cabaların ardındaki en buyuk motivasyon ise ozellikle Rus soylularına daha iyi urunler sunabilmekti.
Votkanın en ust kaliteye ulaşması yolundaki onemli adımlardan biri 18. yuzyılda odun komuru filtresinin kullanılması olmuştur. Daha once sadece votka yapımında kullanılan suyu filtre eden ureticiler, bu donemden itibaren ickinin kendisini de filtre etmeye başlamışlardır. Bir diğer onemli gelişme ise 19. yuzyıl başlarında, sıralı damıtım yonteminin kullanılmaya başlaması olmuştur. Bu yontem sayesinde, ureticiler damıtım surecinde daha buyuk kontrol sahibi olabilmişlerdir.
Bu donemden itibaren, votka uretimi hızla artmaya başlamıştır. Sadece İsvec’te 1756 yılında 180,000 adet imbik olduğu kayıtlara gecmiştir. Yine de votkanın daha buyuk kitlelere ve Doğu Avrupa-İskandinavya bolgesi dışına ulaşması ancak 2. Dunya Savaşı yıllarında mumkun olabilmiştir. Ozellikle Smirnoff ve Absolut markalarının etkisi ve savaş sonrası, farklı ulkelerden askerlerin ulkelerine votkayı goturmeleri onemli etkenler olmuştur. 1950’lerde Amerika’da da hızla yaygınlaşan votka, hem donemin icki yasakları hem de yeni ortaya cıkan kokteyl ruzgÂrı sayesinde kendisine sağlam bir yer edinebilmiştir.
1980’lerden gunumuze kadar gelen surecte ise votka tum dunyaya yayılmış, ticari ve kulturel olarak tam anlamıyla bir fenomen haline gelmiştir.



Alınıtıdır.

__________________