(? -1308)

Ortacağın bir doneminde duşunce yaşamına cok itina gostermiş olan Dominiken ve Fransisken tarikatlarından soz etmiştik. Thomas, Dominiken rahibidir. Fransisken tarikatı Thomas'a karşıdır. Bu tarikat, ozellikle Skolastiğin son donemini temsil etmiştir.

Şimdi Fransisken tarikatının en onemli iki kişiliğinden soz edeceğiz. Bunlardan biri İskocyalı Duns Scotus'tur. Duns Scotus Thomas'tan esasta ayrılır. Thomas icin seyir (temaşa) yaşamının esas olduğunu biliyoruz. Oysa Duns Scotus tam tersine olarak, yaşamın anlamını "fiil ve davranışız, bulur. İşte bu fiil ve davranışa verdiği onemle, bu aksiyona verdiği değer ile Duns Scotus bir bakıma Ronesans'ı hazırlamış olur.

Duns Scotus'a gore, Allah isteyen ve "irade sahibi" bir varlıktır. Allah, evreni kendi ozgur iradesinden, iradî bir davranış ile yaratmıştır. Bundan başka, ahlÂkî değerler de Allah tarafından yaratılmıştır. Bundan dolayı evreni ve ahlÂkı yalnızca akıl ile, yalnızca rasyonalist bir metod ile temellendiremeyiz. "İyi" Allah'ın beğenmiş olduğu şeydir. Fakat başka şeyler de Allah'ın hoşuna gidebilir. Allah'ın, bilgisine akıl erdiremediğimiz iradesi, "iyi"yi ve "kotu"yu şimdiki şekilleriyle belirlemiştir. Allah'ın bunu nicin boyle yaptığını soramayız. Bunu yalnızca bir "olay" olarak benimseyip Allah'ın huzurunda eğilmemiz gerekir.

Duns Scotus bu "fiil ve davranış" bir de bireyciliği (individualizm) bağlamaktadır. Ona gore her birey bir kişiliktir. İnsan ancak dunyaya bir kez gelmiş olan kişiliği ile bir ozelliğe sahip olur. O halde reel olan tumel değil, bireydir. Bu "fiil ve davranışı" ve bireyciliği (individualizm) ile Duns Scotus, Skolastiğin son donemini hazırlamıştır. Zaten kendisi Skolastiğin parlak donemi ile son doneminin sınırları uzerinde bulunur.
__________________