Kılıc Kalkan Tarihi


Osmanlı İmparatorluğunun başşehri ve Kılıc-Kalkan oyununun ilk doğduğu yer Bursa şehridir. Yiğitliğin ve mertliğin sembolu olan oyun Bursa ili ozdeşleşmiştir. Kılıc ve kalkanların bir ahenk icinde birbirine vurulması ile oynanan oyun, muziksiz olması ile de diğer bircok halk dansından ayrılır.




Kılıc Kalkan kıyafetini oluşturan unsurlar
Kece kulah
Keyfiye
Gomlek
Cepken
Silahlık
Potur
Yağlık
Kuşak
Corap
Corap bağı
Ayakkabı


Tarihi
12.05.1906 yılında Bursa?da doğan merhum Mustafa TAHTAKIRAN , oğrenci olduğu yıllarda medresedeki hocalarından oğrendiği Kılıc-Kalkan oyununu, gerek yurt ici gerekse yurt dışında bir sahne duzeni icinde sunmak icin omrunu adamıştır. Once halk evlerinde sonra orta oğrenim kurumlarında bu oyunu oğretme ve yayma cabası icine girmiş ve bu hazzı tatmıştır. Ekibinin başında iştirak ettiği, uluslararası festivallerden iki Dunya Birinciliğini Bursa?ya hediye ederken cabalarının karşılığını fazlasıyla almış, gozlerini dunyaya kapamadan eserinin başarılarını gormuş nadir bir amator uğraşıcıdır. 03.07.1973 yılında, 67 yaşında hayata gozlerini yumarken, arkasında bir şehrin ambleminde yer alan dev bir eser bırakmıştır. Kendisini saygı ve rahmetle anıyoruz.)


Kılıckalkan'ın doğuşu şu şekilde rivayet edilmektedir: Osmanlı ordusu Bursa'yı ele gecirmek icin harekete gectiği donemlerde, Bursa kalesi uzun sure kuşatma altında kalıyor. İcerde Bizanslılar, dışarıda ise Osmanlı Ordusu askerleri vardır. Kuşatma suresi uzadıkca moraller bozulmaktadır. Osmanlı ordusu icinden bazı askerler, hem icerideki Bizans askerlerinin moralini bozmak, hem de beklemekten sıkılan askerlere moral vermek ve hoşca vakit gecirtmek icin, Bursa Kalesi dışında ikişerli, dorderli ve daha kalabalık gruplar halinde karşılıklı olarak Kılıc-Kalkanları ile oynamaya başlamışlardır. Ellerinde bulunan kılıc ve kalkanları birbirine vurarak cıkardıkları gurultuyu zamanla ritm haline getirmişler ve bu ritm eşliğinde silahlı eğitim hareketine benzer hareketler geliştirmişlerdir. Bursa Şehri uzun bir kuşatma suresi sonunda hicbir carpışma olmadan Bizanslılardan 6 Nisan 1326? da alınmıştır.


Bundan sonra da şehir Osmanlılar tarafından başkent ilan edilir. Artık Osmanlı Ordusu Bursa?da toplanır. Orduya katılan gencler ilk askerlik eğitimlerini burada yapmaya başlamışlardır. Genc askerler zamanın silahları olan Kılıc ve Kalkan ile gun boyunca surekli yaptıkları eğitimlerini monotonluktan kurtarıp zevkli hale getirebilmek icin, geliştirdikleri bu ritm eşliğindeki hareketleri surekli hale donuşturmuşlerdir. Bu askerlik eğitimi icinde yapılan hareketlerin tumu, zaman icinde askerlikle ilgili olayları anlatan figurler haline donuşmuştur. Kılıc-Kalkanların birbirlerine vurmasından cıkan sesler de bu oyunun muziği haline gelmiştir.


1326 yılında Bursa şehrinde başlayan bu olay, zamanla sivil halkın da neşeli gunlerinde tekrarlandığı bir halk dansı haline donuştu. Gunumuze kadar Bursa Şehrinin bir eğlence sembolu olarak devam etti.


Turkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan itibaren başlayan halk dansları derleme calışmaları, Bursa?da zaten yaşamakta olan bu dansı da kapsamı icerisine aldı. Bursa Kılıc - Kalkan dansının ayrıca muziği olmayıp, oynanırken Kılıc ve Kalkanın birbirine vurmasından cıkardığı ritmik sesler dansın kendi orijinal muziğini meydana getirmektedir. Dunyada muziksiz oynanan, bilinen başka bir oyun daha olmadığından son derece otantik olarak kabul edilmektedir. 700 yıla yakın bir sureden beri, ilk gunku figurlerini koruması ve aynı şekilde oynanıyor olması en buyuk ozelliğidir. Kostumler otantik olup halen Bursa civarındaki bazı koylerde giyildiğine rastlanmaktadır.




Kılıckalkan Oyunu Hakkında
Osmanlı ordusu savaş sahnelerinin yansıtıldığı kılıc-kalkan oyunu, muziksiz oynanır. Oyuncuların ayak ve diz vuruşlarıyla cıkardığı sesler, muziğin ve ritmin yerini tutar


Kılıc kalkan; 8 - 10 veya daha fazla kimse arasında iki ekip hÂlinde oynanır. Oyunda once askere cağrılanların uğurlama ve karşılama merÂsimi canlandırılır, sonra oyuncular halka oluşturarak yemin merasimini canlandırır, daha sonra iki ekip kılıc-kalkan carpışması yapar. Gosteri; mutareke oyunu, başa-vuruş cengi, kılıcların birbirlerine atılması ile devam eder. Oyuncuların hep bir ağızdan bağrışması ve kılıcları havada sallaması ile sahne kapanır.


Mustafa Tahtakıran adlı folklorcunun calışmaları ile 1932?de kılıc kalkan oyununun figurleri saptanmış ve standart hale getirilmiş, 1940?lı yıllarda da okullarda yaygınlaşmıştır.


Bir donem uluslararası festivallerde sergilenip, oduller alan; turist gruplarının devlet adamlarının karşılanması torenlerinde oynanan kılıc-kalkan oyunu bir suredir sert ve korkutucu olduğu, barbar Turk imajını desteklediği gerekcesi ile artık yarışmalara katılmamakta, Milli Eğitim Bakanlığı halk oyunu olarak kabul etmediği icin okullarda oğretilmemektedir.

__________________