Sinir ucu hucreleri uzerinde yapılan son araştırmalar beyindeki hasarın onarılabileceğini ve kimi bolumlerinin yeniden yaratılabileceğini ortaya koyuyor.
Sinirbilim uzmanları, bırakın beyin naklini akıllarından gecirmeyi, beyin dokusu nakli yonunde ilk deneysel adımlar atmadan cok once, bilim adamları bu tur olası bir cerrahi girişimin sonuclarını enine boyuna tartıyorlar, beyin nakli ameliyatında alıcı mı, yoksa verici mi olmanın daha iyi olduğu sorusuna bir yanıt getirmeye calışıyorlardı.
Bir başka deyişle, Tom ile beyinlerinizi değiş tokuş ettiğinizi varsayalım. Bu durumda gercek siz, beyni Tom'un bedenine iliştirilmiş kişi midir yoksa Tom'un beyninin nakledildiği kişi midir?
Bu sorunun yanıtının Tom'un bedenindeki kişi olduğu kanıtlanabilir, cunku yaşamınızın en ozel ve su yuzune cıkmasından en cok cekindiğiniz ayrıntıları bilen o. Bedeninizi daha once taşıyan kişinin dizinde bir sorun olabilir, ama o bunun nedenini bilemeyecektir.
Beyin değiş tokuşuyla ilgili kuramsal goruşlerini toparlayan Tufts Universitesi bilim adamlarından Daniel Dennett, boylesi bir alışverişin hic de adil olmadığı sonucuna varıyor, "Şimdiki bedenimle ilişkimin kesildiği acıkca ortadaydı, ama beynimden soyutlanmam olanaksızdı. Deneyimlerim beyin naklinde kişinin genellikle alıcıdan cok, verici olmak istediğini gosteriyor" diyordu.
Tum beyin nakli gunumuzde de bilimkurgu ozelliğini koruyor. Bilim adamları boylesi bir şeyin tumden olanaksız olduğunu duşunup bir yana atmasalar da, gerekli bağlantıların aşırı karmaşık olmasından oturu, bunun en azından onumuzdeki 20 yıl icinde gercekleşemeyeceğine inanıyorlar. Ote yandan, beyin hucreleri naklinin geleceği soz konusu olduğunda, bunun cok farklı bir şey olduğunu one suruyorlar.
Beyin Hucresi Nakilleri ve Sonuclar
Bugune dek yapılan beyin hucresi nakilleri farklı sonuclar ortaya koydu. Sozgelimi, bir milyonu aşkın Amerikalıyı giderek devinim ve konuşma yetisinden yoksun bırakan parkinson hastalığının sağaltımına bir gozatalım. Hastalık, iletilerin beyinden bedenin oteki bolumlerine gonderilmesinde etkili olan dopamin adlı kimyasalı ureten beyin hucrelerinin giderek bozulmasından kaynaklanıyor.
10 yıl kadar once İsvecli bilim adamları insan dolutunden aldıkları dopamin ureten hucreleri parkinsonlu hastaların beyinlerine aktarmaya başladılar. Bu işlem sonucunda hastaların bir bolumunun devingenliğinde olumlu bir gelişme meydana geldiyse de, bu gelişme genellikle kısmi oldu, kimilerinde de hicbir gelişme olmadı.
Yontem zamanla daha başarılı olsa, kurtajla alınan dolut hucrelerinin kullanılması yonundeki torel sorunların ustesinden gelinse bile gelecekte yaygın bicimde uygulanması cok guc. Cunku bu işlemde her hasta icin 15 dolutten alınan hucrelerin hic beklemeden aktarılması gerekiyor.
Durum boyle olmakla birlikte, Başkan George Bush'un deyimiyle, "Beynin On Yılı" sona ererken sinirbilim uzmanları beyin hucre nakillerinin parkinson ve lzheimer gibi hastalıkları iyileştirmese bile en azından durduracağına giderek inanıyorlar.
Daha bir yıl oncesine dek bile boylesi birşeye sacmalık gozuyle bakılmaktaydı. Gelgelelim, gecenlerde, dolut aşamasındaki beyin hucrelerinin herhangi turde beyin hucresine donuşebilen, sinir ucu hucreleri adı verilen ana hucreler icerdiğinin bulunmasıyla birlikte bu goruş de gecerlilik kazandı.
Harvard Tıp Fakultesi bilim adamlarından Dr. Evan Snyder, bu hucrelerden aldığı orneklerle laboratuvarda "kitle uretimine" gecti. Snyder, hucrelerin zarar goren erişkin beynine aktarılmaları durumunda olu hucrelerin yerini tutmalarını bekliyor.
Tıp uzmanları, eğitimlerini aldıklarına kendilerine erişkin beyninin esnek olmadığı, bir başka deyişle, sinir hucrelerinin kendilerini yenileyemedikleri oğretildi. Bıcakla elinizi kestiğinizde, deri yeni hucreler urettiğinden kesiğin actığı yara birkac gun icinde kapanırken, beyne kotu bir şey olduğunda boylesi bir onarıma tanık olunmuyordu. Acaba bu neden boyleydi?
Snyder, bugune dek, beynin plastik olmadığı, yeni hucreler uretmediği, bireyin gereksindiğinden cok daha fazla sayıda beyin hucresiyle doğduğu, ancak yaşlandıkca bunların sayısının giderek azaldığı goruşu egemendi. 60'lı yılların başlarında dirimbilimciler erişkin fare beyninin iki yerinde yeni hucreler uretildiğini buldular.
Ne var ki soz konusu buluş kemirgenlere ozgu onemsiz bir ozellik olarak yorumlanarak hemen unutuluverdi. 80'li yılların ortalarında Rockefeller Universitesi'nden Fernando Nottebohm, erişkin bir kanaryanın beyninin gunde 20 bin gibi bir hızla yeni sinir hucreleri uretebildiğini keşfederek "kuşbeyinli" kavramına yeni bir boyut getirdi.
Başka bilim adamları da balık ve surungenlerde benzer bir ozelliğe dikkat cekmelerine karşın, insanların da aynı ozelliğe sahip olup olmadıkları yonunde kesin bir kanıt elde edilemedi. İşin aslına bakarsanız, coğu sinirbilim uzmanı boylesi bir olasılığı aklından bile gecirmiyordu.
Snyder ise bu konuda pek emin değildi. Doğa bircok canlıya bu ozelliği bağışlarken, insanoğlunu boylesi bir nimetten yoksun bırakması anlaşılır gibi değildi.
Snyder, 1992 yılında, fare beyinlerinden sapı andıran hucreler aldıklarını ve bunları yapay olarak yetiştirdiklerini belirten bir rapor yayımladı. Daha sonra, sinir hucreleri beynin hucrelerin yenilenmediği bilinen cok kucuk bir bolgesinde yok olan bir dizi fare ureten Harvard Tıp Fakultesi'nden Dr. Jeff Macklis ile birlikte calışmaya başlayan Snyder, kendi urettiği hucreleri bu farelere aktardı.
Hucreler hızla beynin zarar goren bolgesini saptayarak kendilerini yenilediler. Sinir ucu hucrelerini farelerdeki coklu sklerozu andıran bir tur hastalığın sağaltımında kullanan Snyder, en son calışmasında felc gibi kitlesel beyin hastalıklarını da sinir ucu hucreleriyle sağaltmayı başardı.
Farelerle ilgili her gelişme gercekte insanlar icin de atılmış bir adım sayılıyor. Bu tur bulgular her gecen gun artıyor. Son uc yıl icinde bilim adamları beyin hucrelerinin insanı andıran kimi maymun turlerinde de kendilerini yenilediklerini ortaya koydular. En onemli bulgu ise gecen yıl elde edildi. İsvec Halk Enstitusu'nden Fred Gage ve ekibi sinir hucrelerinin insan beyninin bellek ve oğrenmeden sorumlu hipkampus bolgesinde uretildiğine tanık oldu.
Yeni Bir Buluş
Gage'nun buluşu Snyder'in verileriyle birlikte değerlendirildiğinde sonuc carpıcıydı. Buna bir de Princeton Universitesi'nden bir ekibin gecen ay elde ettiği bir buluş eklenince, bilim dunyasında yer yerinden oynadı. Sozkonusu ekip erişkin "makak" maymunlarının beyinlerindeki en karmaşık bolge olan beyin zarında surekli olarak yeni hucreler uretildiğine tanık oldu.
Artık bilim adamları beyin hastalıklarının eninde sonunda iyileştirileceği konusunda son derece umutlular. 2020 yılına gelindiğinde bu tur sorunlara cozum getirecek yontemlerin geliştirilmiş olacağına inanılıyor.
Tum beyin nakli denli carpıcı olmasa bile, beyin hucrelerinin bir başkasına aktarılması da kimi felsefik sorunları gundeme getiriyor. Kimi bilim adamları bu tur bir uygulamanın bellekte bir değişime neden olup olmayacağını, yeni hucrelerin eski anıları silip silmeyeceğini sorguluyorlar.
Snyder, tum bunların "metasinirbilim" olduğuna dikkat cekerek, hucrelerin gecmişte yaşananları anımsamak yerine onları barındıran kişiden etkileneceklerine inandığını belirtiyor ve bu yuzden verici olmaktansa alıcı olmayı yeğlediğini one suruyor.
__________________
Matematik / Bilim Yeni Bir Beyin / Araştırma Sonucları / Bilim
Üniversite Ders Notları0 Mesaj
●62 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Eğitim Öğretim Genel Konular - Sorular
- Üniversiteler
- Üniversite Ders Notları
- Matematik / Bilim Yeni Bir Beyin / Araştırma Sonucları / Bilim