Mitoloji kelimesi sozlukte; ‘Bir din veya bir halkın kulturunde tanrılar, kahramanlar, evren ve insanın yaratılışına dair tum sozlu ve yazılı efsane birikiminin ve bu efsanelerin doğuşlarını, anlamlarını yorumlayıp, inceleyen ve sınıflandıran calışmalar butunudur’ şeklinde acıklanmaktadır. Genel olarak bir acıklama yapmak gerekirse mitolojiler efsanevi olaylardır.

Mitolojiler daha cok; tanrıları, kahramanlıkları ve doğaustu varlıkları kendilerine konu olarak secmişlerdir. Bircok mitolojide konu bir ulkenin veya devletin kuruluşu ve acıklanması muhtemel olmayan doğa olaylarıdır. Genel olarak bir şeyin nasıl yaratıldığı veya nasıl meydana geldiği gibi konuları icerir.
Efsaneler ilk cıktıklarında sozlu iken daha sonralarda kaleme alınmış ve olumsuzleştirilmişlerdir. Coğunlukla geleneksel sozlu anlatım yoluyla ozanlar ve rahipler aracılığıyla gunumuze kadar gelmişlerdir. Mitolojiler objektif bir doğruluk taşımazlar.

Mitolojilerin Oluşumları

Yazarlar arasında kesin bir uzlaşma noktası bulunmasa da, kimi yazarlar mitolojinin yaşanmış ve unutulmuş olaylar butunu olduğunu duşunurler, kimisi tamamen bilincaltı ve hayal gucune dayalı olduğunu duşunurken kimi yazarlar ise toplumların kaynak bulma ihtiyaclarını somuren dini ve siyasi liderler tarafından teşvik edilip oluşturulduğu kanaatindedirler.

Ceşitli Mitolojiler

Mısır Mitolojisi: Eski Mısır tarihi boyunca devlet bircok tanrı değiştirmiştir. Oyle ki her koyde farklı bir tanrıya inanılmıştır. Bazen bu tanrılardan birisinin ismi değiştirilip farklı koylerde bu tanrıya tapmaya başlamışlardır. Mısır tarihindeki en unlu tanrılar Osiris, karısı İsis ve oğulları Horus’tur.

Mısırlılar, Osiris’in oldukten sonra dirileceğine inanıyorlardı. Bu nedenle insanlarında oldukten sonra dirileceğine inanırlar ve mezarlarını gorkemli bir şekilde inşa ederlerdi. Buyuk piramitler guclu kralları icin yaptıkları mezarlardır. Mısırlılar, oldukten sonra dirilişe inandıkları icin her mezarın icine yiyecek, ev eşyası, giysi ve ceşitli arac-gerecler koyarlardı. Kralların mezarına ise bunların yanı sıra dirildikten sonra onların hizmetini gormeleri icin kucuk heykelcikler koyarlardı.

Roma Mitolojisi: Romalılar doğadaki ve evdeki her şeyde yaşayan bir kutsal ruh
olduğuna inanırlardı. Ornek vermek gerekirse tarımın her evresini bir tanrı inşa etmekteydi. Bir tanrı toprağın surulmesinden, bir tanrı ekimden diğer bir tanrı ise hasattan sorumluydu. Her evi de bir tanrının koruduğuna inanırlardı.
Romalılar, Yunanlılar ile karşılaştıktan sonra tanrılarına insan ozellikleri vermeye başlamışlardır.

Yunan Mitolojisi: En onemli tanrısı Zeus’tur. Dunyayı ve gokleri onun yonettiğine inanılırdı. Zeus’un erkek kardeşi Hades olulerin dunyası olan yeraltını ve diğer kardeşi Poseidon ise denizi yonetmekteydi.

Zeus, Hera ile evliydi ve cocuklarının her birinin ayrı bir tanrı gorevi vardı.

Hephaistos: Demirciler Tanrısı
Apollon: Guneş Tanrısı
Artemis: Ay Tanrıcası
Athena: Savaş ve Akıl Tanrıcası
Afrodit: Guzellik Tanrıcası
Ares: Savaş Tanrısı
Dionysos: Şarap Tanrısı
Henres: Tanrıların Habercisi idi.

Eski Yunanlılar tanrıların, insanların davranışlarını yonettiklerine inanırlardı. Ayrıca tanrıların sık sık normal insanlarla ilişki kurduklarına ve bazı unlu kahramanların bir tanrı ve bir olumluden doğduğuna inanılırdı.


Kaynak

__________________