Obur makineli taşıtlar gibi tramvay da 1800′lu yıllarda dunyanın gorunuşunu değiştirmeye başlayan endustri devriminin bir urunudur.

Kent ici yolcu taşımacılığında ilk raylı taşıma hattı 1832 yılında New York’un Harlem mahallesinde hizmete acıldı. Taşıtın “motoru” sadece bir cift attan oluşuyordu. Son durakta atlar aracın onunden alınarak arkasına takılıyor ve boylece taşıt ters yonde sefere cıkabiliyordu. Avrupa’da ise yine atla cekilen ilk tramvay hattı 1853′te Paris’te acıldı. Raylar sayesinde “otuz kadar yolcuyu saatte 10 km hızla taşıyabilmek icin” bir cift at yetiyordu.

Ancak uygarlığın gelişimi, ilkel cekim hayvanı at ile endustrinin bir urunu olan demir rayların bağdaşmasına engeldi. Makine cağının hızlı gelişimine uygun başka cozum yolları aramak gerekiyordu.

Orneğin kablolu cekim, sıkıştırılmış havalı motor ve komursuz buharlı motor gibi yontemler denendi. Kabloyla cekiş Amerika Birleşik Devletleri’nde oldukca buyuk ilgi gordu. Celik bir halat, tum hat boyunca rayların arasında bulunan kanalda kayıyordu. Halat tabii ki tramvaya bağlıydı. Son durakta bulunan sabit bir buharlı makine aracılığıyla bir carkın uzerine sarılan celik halat, tramvayın bir duraktan başka bir durağa cekilmesini sağlıyordu. Celik halatla cekiş sistemi cok dik yollar icin cok uygun olup bugun teleferiklerde kullanılmaktadır.

Buharlı motorlarla cekiş sisteminde en buyuk sorun, cıkan duman ve kazanı ısıtmak icin kullanılan komurun kapladığı buyuk yerdi. Bu sorunları cozmek icin sıcak suyla calışan lokomotifler yapıldı. Bu lokomotiflerde su, trenlerde olduğu gibi taşıtın uzerinde bulunan kazanlarda ısıtılmıyordu. Yerdeki bir kazanda kaynatılıyor, kaynar olarak kazana aktarılıyor, bu yoldan buhar elde ediliyordu. Boylece her sefer icin yeni kaynar su gerekmiyordu.

1879 yılındaki Berlin sergisinde saatte 12 km hız yaparak uc kucuk vagonu cekebilen bir elektrik motoru sergilendi. Ancak bu motorun da cok buyuk bir sakıncası vardı. Enerjiyi motora iletmek icin enerji yuklu ucuncu bir raya gereksinim vardı. Bu ray yeni bir masraf kapısı acmaktan başka, yolda yuruyen insanlar icin buyuk tehlike oluşturmaktaydı.



Ucuncu ray onerisi metrolarda uygulama alanı buldu. tramvaylar icin başka bir cozum uretildi. İki ana ray diğer aracların trafiğini engellememek icin parke taşları arasına yerleştirildi. Elektrik akımı ise kablolardan sağlandı. Hat boyunca yerden 5 m yukseklikte kablolar gerildi. Boylece “trolley” adı verilen metal cubuklar aracılığıyla enerji kablodan tramvayın motoruna aktarılabiliyordu.

Tramvay’ın Osmanlı Devleti ve Turkiye’deki Gelişimi

30 Ağustos 1869 tarihindeki “Dersaadet’de Tramvay ve Tesis İnşaası” na dair bir sozleşmeyle İstanbul caddelerinde yolcu, eşya taşımacılığı icin demiryolu yapılarak hayvanların cektiği araba işletmeciliği, 40 yıl sureyle Konstantin Krepano Efendi’nin kurduğu “Dersaadet Tramvay Şirketi” isimli şirkete verildi.

İlk atlı tramvay 1871 yılında Azapkapı-Galata, Aksaray-Yedikule, Aksaray-Topkapı ve Eminonu-Aksaray olmak uzere 4 hatta calışmaya başladı. İlk işletme yılında 430 at kullanılarak 4,5 milyon yolcu karşılığında 53000 TL gelir elde edildi.

Daha sonraları Voyvoda’dan Kabristan sokağı-Tepebaşı-Taksim-Pangaltı-Şişli, Beyazıt-Şehzadebaşı, Fatih-Edirnekapı-Galatasaray-Tunel, Eminonu-Bahcekapı gibi hatlar acıldı.

Osmanlı İmparatorluğu sınırları icinde calışmaya başlayan atlı tramvaylar daha sonra imparatorluğun buyuk şehirlerinde de kurularak once Selanik daha sonra da Şam, Bağdat, İzmir ve Konya’da işletmeye acıldı. Savunma Bakanlığı, tramvay atlarını 1912 yılında başlayan Balkan Savaşı sırasında, 30000 altın karşılığı aldı ve bu yuzden İstanbul bir yıldan fazla sureyle tramvaysız kaldı.
İstanbul’da 1869 yılında calışmaya başlayan atlı tramvay, yerini 1914 yılında elektrikli tramvaya terk etti.

12 Haziran 1939 gun ve 3642 sayılı yasayla Hukumete devredilen Tramvay İşletmesi, daha sonra İstanbul Belediyesi’ne ve 16 Haziran 1939 gun ve 3645 sayılı yasayla da İETT`ye bağlandı.
12 Ağustos 1961 gunu Avrupa yakasından, 14 Kasım 1966 tarihinde ise Anadolu yakasından kaldırılarak İstanbul’da Tramvay İşletmeciliği son buldu.

1990 yılının sonlarında Tunel-Taksim arasında tarihi tramvay tekrar işletmeye alınmış olup halen 3 motris (cekici), 2 vagonla 1640 m’lik hat uzerinde turistik bir işlev gormesinin yanında yılda 14600 sefer ve 23944 km yaparak gunluk ortalama 6000 yolcu taşımaktadır.

Zeytinburnu-Kabataş arasında hizmet veren tramvay hattının, 1992 yılında Sirkeci-Aksaray-Topkapı bolumu, Mart 1994 tarihinde Topkapı-Zeytinburnu bolumu ve Nisan 1996 tarihinde Sirkeci-Eminonu bolumu hizmete acıldı. 30 Ocak 2005 tarihinde yapılan torenle hat Kabataş’a uzatıldı. ALINTI#

__________________