ATATURK'UN NOBET DEFTERİ (1931 - 1938)

Onsoz

"Nobet Defteri" adını verdiğimiz bu kitap, Cumhurbaşkanlığı nobetci yaverleri tarafından her 24 saatta hazırlanmış bir nevi rapordur. Devlet Başkanının, 24 saat zarfında, zamanı nasıl kullanmış olduğunu tesbit etmektedir. Nobette bulunan yaver, Devlet Başkanını, korumakla vazifeli Başyavere karşı sorumludur ve Devlet Başkanıyle ilgili hadiseleri, Başyaverlik makamına bildirmek icin bu işe tahsis edilmiş, deftere kaydetmek mecburiyetindedir. Nobetlerin her 24 saat sonunda başka bir yavere devredildiği mevcut imzalardan anlaşılmaktadır.

Yayınladığımız bu kitap icinde, Ataturk'un 1-XI-1931 10-XI-1938 tarihine kadar gecen muddet zarfındaki hayatını bulmaktayız.

Bu iki tarih arasındaki, nobet defterlerinde yer alan konuları şoyle bir tasnife tabi tutabiliriz;

1- Ataturk ne zaman uyanmıştır?

2- Ataturk ne ile meşgul olmuştur?

3- Ataturk nereye gitmiştir?

4- Ataturk kimlerle temasta bulunmuştur?

5- Ataturk ne zaman yatmıştır?

Defterleri tetkik ettiğimiz zaman goruyoruz ki, Ataturk'un ne muayyen bir uyanma ve ne de muayyen bir yatma saatı vardır.

Bu, genc yaşındanberi kafasında yer eden bir fikrin tahakkuku icin, geceli gunduzlu calışan İnkılapcı Ataturk'un karakteristik bir cephesidir.

Ataturk'un, her saatinin, Devlet meselelerinin, daha iyi halledilebilmesi hususunda rolu vardır. Sabahlara kadar uykusuz gecen geceler bazı kimselerce soylendiği ve zannedildiği gibi saz alemleri değildir. Sofra başında uykusuz gecen her gecenin, memleket ve millet menfaatına hazırlanmakta olan bir probleme gebe olduğunu goruyoruz.

Ataturk'un, kabul etmiş olduğu fertlerin, ayrı ayrı ve toplu olarak uzerlerinde duralım. Onların, kabul edilmiş oldukları gunlerdeki, cemiyet icinde her ceşit olayları tetkik edelim. Bunu yaptığımız zaman goruyoruz ki; bu olaylarda Ataturk'un bir gun veya iki gun evvel kabul etmiş olduğu kimselerin rolleri vardır. Bu da bize ispat ediyor ki, Ataturk'un sofrası memleket dertlerinin goruşulduğu hususi bir meclistir.

Hatta, her gece Ataturk'un, sofrasının kurulmuş olduğu buyuk yemek salonunda, bir kara tahtanın ve haritaların mevcut olması, gecelerin nasıl gectiğine dair bir fikir vermez mi?

Bunlar ve yakınlarının ifadeleri bize, Ataturk'un, butun konuları ilgili şahıslarla munakaşa ettiğini ve sonunda kendi goruş ve fikirlerini ortaya atarak mudafaa etmiş olduğunu tesbite yardım etmektedir.

Ataturk, tarafından ortaya atılan problemlerin kimlerle munakaşa ve muzakere edilerek halledilmiş olduklarını ve Ataturk ekolunden kimlerin ne şekilde faydalandıklarını anlamak mumkun oluyor.

Bu ekolden yetişenlerden, bazılarının, bugun Devlet başında olduklarını gormek millet icin buyuk bir kazanctır. Ataturk, hakkında değer taşıyan hatıralar bu ekolden nasiplerini alanların kalemlerinden cıkacaktır.

Nobet Defterlerinde dikkati ceken diğer bir nokta daha var; "Reisicumhur Hazretleri calıştılar" denilmektedir. Calıştığı konu tesbit edilmemiş olmakla beraber, bu konuları, Ataturk'un o gece veya daha ilerdeki gunlerde kabul etmiş olduğu kimselerin, meslek vasiyetlerinden anlaşılmaktadır.

Bunların hepsinin ustunde bir meseleye daha temas edeceğiz. Bu nobet defterlerinin, tarihi hakikatin aydınlanması yonunden taşıdığı değerdir ki, o da Ataturk kronolojisi ve biyoğrafisini sıhhatli bir şekilde yazmak icin muracaat edilebilecek bir kaynak olmasıdır.

Ataturk hakkında dunya capında bir eser istiyoruz. Ama bu eseri meydana getirecek olanların neye muracaat edeceklerini duşunmek mecburiyetindeyiz değil mi?

Henuz Ataturk'un kronolojisini ve biyoğrafisini tam olarak bize veren bir eser mevcut değildir. İşte bu kitap boyle bir gucluğu de kısmen olsun yenmek imkanını yaratmış oluyor.

Burada ikinci bir noktaya temas etmemiz doğru olur; elimizdeki nobet defterleri 1-XI-1931 den 10-XI-1938 tarihleri arasındaki kronolojiyi tesbite yardım ederken, uzulerek soylemek lazımdır ki, bazı gunlere hic bir şey kaydedilmemiştir. Elimizdeki şu malzemenin icinde dahi boşluk vardır.1

Bir başka mesele, Ataturk'un Cumhurbaşkanı secilmiş olduğu 29-Ekim-1923 tarihinden 31-Ekim-1931 tarihine kadar gecen devre icinde, dunya tarihinde, Turkler namına cihanşumul hadiseler vardır.

29-Ekim-1923 tarihinde Cumhurbaşkanlığı secimini muteakip, Cumhurbaşkanlığı Başyaverliğinin teşekkul etmiş olduğunu biliyoruz. Buna gore bu devreye ait nobet defterinin elimize gecmesi, olağanustu bir değer taşıyacaktır.

Şimdiki halde bu devreye ait nobet defterinin mevcut olmadığı soylenmektedir. Fakat bunu ihtiyatla kabul etmemiz icabediyor; cunku Ataturk devrinin Ataturk arşivi henuz ne tetkik edilmiş ve ne de tasnif edilmiştir.

Şayet 29-Ekim-1923, 31-Ekim-1931 devresinin nobet defteri bulunmayacak olursa bu devrenin boşluğu

1- Gazeteler

2- Gunu gunune tutulmuş hatıralar

3- Ataturk arşivindeki vesikalarla

tamamlanacaktır.

Ataturk'un 23-Nisan-1920, 29-Ekim-1923 tarihi Buyuk Millet Meclisi Başkanı bulunduğu devreyi doldurur. Bu zamanda yaveri olarak Salih Bozok bulunmuştur.2

Bu devrenin kronolojisini

1- Buyuk Millet Meclisi arşivi

2- Salih Bozok'un hatıraları

3- Gazeteler

4- Ataturk arşivi malzemesi tamamlıyacaktır.

Nobet defterinde maalesef eksik bulduğumuz bir noktada Ataturk, tarafından kabul edilmiş misafirlerden bazılarının soyadlarının yazılmamış olmasıdır.

Mesela: biliyoruz ki, Ataturk, ile daima munasebette olan uc Kazım vardır, Diyarbakırlı Kazım; Kazım Dirik, diğeride Kazım Ozalp'tır. Bu isimler sadece Kazım olarak geciyor. Acaba hangi Kazımdır? Bunun gibi bir cok misal vermek mumkundur.

Bu eksikliği, sıhhatli vesikalara dayanmak suretiyle tamamlamak imkanını bulamadığımız icin metni olduğu gibi bırakmayı uygun bulduk.

Nobet defterinin, Ataturk'un, rahatsızlandığı gunlere ait tarihleri boş bırakılmıştır. Bununla beraber şunu soyliyebiliriz ki, 1-Ekim-1938 - 10-Kasım-1938 tarihleri arasında Ataturk'un hastalığının seyrine dair en ince teferruatına kadar tutulmuş iki ayrı defter elimizdedir ve bundan sonra onları da hazırlamağa calışacağız. Boylece son gunlerinin de kronolojisi tamamlanmış olacaktır.

Zannediyoruz ki, bu kitaptan bilginler cok faydalanacaktır ve Ataturk'un herhangi cephesi hakkında eser yazmak isteyecekleri zaman karşılarında emin bir kaynak bulmuş olacaklardır.

Bu kitap, aynı zamanda bir cok hatıraların tarihleriyle, şahıslariyle hatırlanmasına yardım edecek ve Ataturk hakkında cıkan veya cıkacak olan butun yazıların sıhhatı uzerinde bir kontrol sağlıyacaktır.

Bu kitabımı, Turk İnkilabı Tarihi-Enstitusu'nun neşretmiş olması benim icin buyuk bir iftihar vesilesi olurken, Turk İnkilabı Tarihine cok emin bir kaynak vermiş olmaktan da ayrıca erişilmez bir haz duymaktayım.

31-1-1955

Ozel ŞAHİNGİRAY



1 12. 5.1932, 2.12.1932, 4.12.1932, 6.12.1932,

8.12.1932, 10.12.1932, 13. 3.1933, 15. 3.1933,

18. 3.1932, 20. 3.1932, 12. 7.1933, 14. 7.1933,

4. 8.1933, 6. 8.1933, 8. 8.1933, 10. 8.1933,

12. 8.1933, 14. 8.1933, 16. 8.1933, 18. 8.1933,

21. 8.1933, 23. 8.1933, 25. 8.1933, 27. 8.1933,

18. 9.1933, 14. 9.1935, 20. 9.1935, 23. 9.1935,

26. 9.1935, 29. 9.1935, 11. 1.1937, 11. 5.1937,

13. 6.1937, 25. 6.1937, 4. 7.1937, 6. 7.1937,

8. 7.1937, 13.11.1937, 15.11.1937, 17.11.1937,

19.11.1937, 21.11.1937, 16.10.1938, 25.10.1938,

27.10.1938, 28.10.1938, 30.10.1938, 31.10.1938,

2.11.1938, 3.11.1938,

5.11.1938, 9.11.1938,

2 Cumhurbaşkanlığı Başyaverliği kurulduktan sonra Başyaver olanlar: Bay Rusuhi Savaşcı ve Celal Uner'dir.

Kaynak: Turk İnkılap Tarihi Enstitusu Yayınları: 8, Turk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara, 1955

__________________