Şistozomiyaz, şistozomiazis veya bilharyaz olarak adlandırılan, insanlarda gorulen, Schistosoma cinsinden parazitlerin enfestasyonudur (istilasıdır). Bilharyaz (veya bilharzya, bilharzyoz) ismi 1851'de ilk (uriner) şistozomiyazı tanımlayan Theodor Bilharz'dan gelir.
Asya, Afrika, Guney Amerika ve Arıtıller'de 200 milyondan cok insanı etkileyen tropik bir hastalıktır. Bitkinlik, yuksek ateş, ishal, idrarda ve dışkıda kan gorulmesi, karaciğer yıkımı gibi ağır sağlık so-runlarına yol acan bu hastalık, insan ve hayvan vucudunda asalak yaşayan bazı yassı solucanlardan ileri gelir. Yaklaşık 10-15 mm uzunluğundaki bu asalaklar, "kelebek" adıyla tanınan yaprak solucanları Schistosoma cinsindendir. Eskiden bu cinsin Latince adı Buhar zia olduğu icin, hastalık bilharziyoz adıyla da bilinir.
Schistosoma cinsinden yapraksolucanların 20 kadar turu vardır; bunlardan beşi insanın ceşitli dokularına yerleşerek şistozomiyaz hastalığına yol acar. Bu asalaklar, insan ya da sığır gibi bir son konağın vucuduna yerleşmeden once, tatlı sularda yaşayan bazı karından-bacaklı yumuşakcaları ara konak olarak kullanır ve gelişmesinin bir bolumunu bu konağın vucudunda tamamlar. Larva evresindeyken insana bulaşan solucanlar erişkin duruma geldiğinde toplardamarlara yerleşir ve yumurtalarını kana bırakır. Kan dolaşımıyla ceşitli dokulara taşınan bu yumurtalar sonunda idrar ve dışkıyla vucuttan dışan atılarak sulara karışır. Suda catlayan yumurtalardan miracidium denen minicik larvalar cıkar. Titrek kirpikleriyle suda serbestce yuzen bu larvalar bir yumuşakcanın, orneğin bir tatlı su salyangozunun icine girer ve gelişmesini burada surdurerek bu kez serkarya denen başka bir larva evresine donuşur.
Artık bu arakonağa gereksinimi kalmayan serkaryalar salyangozdan ayrılarak yeniden suda yuzmeye başlar. Asalak larvalarıyla kirlenmiş sularda yuzen ya da cıplak ayakla yuruyen insanların derisinden iceri giren serkaryalar once kan damarlarına gecer, oradan karaciğere giderek olgunlaşır ve gene kan dolaşımıyla vucudun ceşitli yerlerine ulaşarak hastalık belirtilerine yol acar. Boylece asalağın yaşam cevrimi tamamlanmış olur.
Bu solucanların yerleştikleri organa gore değişik belirtiler veren birkac şistozomiyaz turu vardır. Schistosoma turlerinden biri bağırsak şistozomiyazına, bir başkası idrar yolları şistozomiyazına, ozellikle Uzakdoğu'da yaygın olan ucuncu bir tur de bu grubun en tehlikeli hastalığı olan damar şistozomiyazına neden olur.
Asalak solucanlar uzerinde etkili olan ilaclar larvaları oldurerek hastalığın tedavisini sağlarsa da, şistozomiyazın yaygın olduğu bircok ulkede parasal nedenlerle ilac dağıtımı ve kullanımı yeterli değildir. Hastalığı onlemek icin her şeyden once sağlık ve temizlik kurallarına uymak, kanalizasyon ağlarını yaygınlaştırarak asalak yumurtalarının icme ve kullanım sularına bulaşmasını engellemek gerekir.
Şistozomiyaz hastalığı yalnızca bazı tatlı su salyangozlarının bulunduğu yorelerde gorulduğu icin, bu arakonakların yok edilmesi de etkili bir onlemdir. Ne var ki, yakın bir gelecekte denetim altına alınması pek olanaklı gozukmeyen şistozomiyaz, bugun icin sıtmadan sonra dunyanın en yaygın asalak hastalığı olarak onemini korumaktadır. Ulkemizde bu hastalığa yalnızca Mardin'in Nusaybin ilcesinde, akarsuların kıyısındaki bazı koylerde rastlanmıştır.
__________________