Afrika, dunyanın en buyuk ve en fazla nufus yoğunluğuna sahip ikinci kıtasıdır. Kendisine bitişik kabul edilen adalar ile birlikte 32.2 milyon km²lik alanı ile dunyanın %6'sını ve dunya uzerindeki kara alanlarının %24.4'unu kapsar.[2] 1 milyar kişilik nufusuyla dunya nufus yoğunluğunun %15'ini oluşturur. Afrika, kuzeyde Akdeniz, guneyde Hint Okyanusu, batıda Atlas Okyanusu, doğuda Sina Yarımadası, Kızıldeniz ve Suveyş Kanalı ile cevrelenmiş bir kıtadır. Kıta aynı zamanda Madagaskar ve ceşitli takımadaları da bunyesinde barındırır. Kıtada 54 adet diplomatik olarak tanınmış egemen devlet, dokuz bolge ve 3 adet de sınırlı tanınmış devlet bulunur.[3]
Ozellikle Batı Afrika, genel kanı olarak insanoğlunun başlangıc noktası olduğu kabul edilir. Erken donem buyuk insansı maymunların ve onun turlerinin yanı sıra, gec donemdekileri yedi milyon yıl oncesinde olan Sahelanthropus tchadensis, Australopithecus africanus, A. afarensis, Homo erectus, H. habilis ve H. ergaster gibi turlerin evrimleşmesiyle oluştuğu kanıtlanan Homo sapiens yani modern insana dair bundan 200,000 yıl oncesine ait bulgular Etiyopya'da bulunmuştur.[4] Afrika, cok ceşitli iklim bolgeleri bulunan ekvatorun her iki yanında ve dunya uzerinde her iki iklim kuşağında da bulunan tek kıtadır.[5] Afrika ulkeleri kısmen 1881-1914 yıllrındaki Afrika Talanı sırasında şekillenmiştir., dunyanın en buyuk ve en fazla nufus yoğunluğuna sahip ikinci kıtasıdır. Kendisine bitişik kabul edilen adalar ile birlikte 32.2 milyon km²lik alanı ile dunyanın %6'sını ve dunya uzerindeki kara alanlarının %24.4'unu kapsar.[2] 1 milyar kişilik nufusuyla dunya nufus yoğunluğunun %15'ini oluşturur. Afrika, kuzeyde Akdeniz, guneyde Hint Okyanusu, batıda Atlas Okyanusu, doğuda Sina Yarımadası, Kızıldeniz ve Suveyş Kanalı ile cevrelenmiş bir kıtadır. Kıta aynı zamanda Madagaskar ve ceşitli takımadaları da bunyesinde barındırır. Kıtada 54 adet diplomatik olarak tanınmış egemen devlet, dokuz bolge ve 3 adet de sınırlı tanınmış devlet bulunur.[3]
Ozellikle Batı Afrika, genel kanı olarak insanoğlunun başlangıc noktası olduğu kabul edilir. Erken donem buyuk insansı maymunların ve onun turlerinin yanı sıra, gec donemdekileri yedi milyon yıl oncesinde olan Sahelanthropus tchadensis, Australopithecus africanus, A. afarensis, Homo erectus, H. habilis ve H. ergaster gibi turlerin evrimleşmesiyle oluştuğu kanıtlanan Homo sapiens yani modern insana dair bundan 200,000 yıl oncesine ait bulgular Etiyopya'da bulunmuştur.[4] Afrika, cok ceşitli iklim bolgeleri bulunan ekvatorun her iki yanında ve dunya uzerinde her iki iklim kuşağında da bulunan tek kıtadır.[5] Afrika ulkeleri kısmen 1881-1914 yıllrındaki Afrika Talanı sırasında şekillenmiştir.
Tarih Oncesi
Lucy, bir Australopithecus afarensis iskeleti 24 Kasım 1974'de Etiyopya'nın Afar Bolgesindeki Awash Vadisinde keşfedilmiştir.
Afrika, bircok paleoantropolog tarafından Dunya uzerinde insanlarca yerleşilmiş ilk yer olarak kabul edilmiştir. 20.yy'ın ortalarındayken antropologlar, en erkeni yedi milyon yıl oncesine ait olduğu duşunulen bircok fosil kanıtı keşfetmişlerdi. Tum insanlığın tarih oncesi gibi, Afrika'nın tarih oncesinde de ulus devletler mevcut değildi. Bunun yanında Khoi ve San gibi avcı ve toplayıcı grupların yerleşik hayata gectiği gorulur.
Buzul Cağı'nın bitmesiyle, yani M.O. 10,500 civarlarında, Sahra yeşil ve bereketli bir vadiydi. Ancak M.O.5000 civarlarında iklimin kuraklaştı ve Sahra bolgesi oldukca sıcak ve kavurucu bir hal aldı. Bu sebepten Sahra bolgesindeki nufus, Nil nehri bolgesine doğru yuruyuşe gecti. Bu insanlar bu bolgede surekli ve yarı surekli olarak yerleşime gecmeye başladılar.
Afrika'da buyukbaş hayvanların evcilleştirilmesi tarımdan daha once olmuştur. Aşağı yukarı M.O.6000'de Kuzey Afrika'da buyuk baş hayvanlar coktan evcilleştirilmişti. Nil - Sahra bolgesinde insanlar bircok hayvanı evcilleştirdiler. Bugunku Cezayir'den Nubiya'ya kadar olan bolgede eşek ve vida boynuzlu keciler de evcilleştirilmekteydi. M.O.4000'e geldiğimizde, Sahra'nın iklimi cok hızlı bir şekilde kuraklaşmaya başladı.Bu iklim değişikliği bolgedeki gollerin ve nehirlerin buyuk oranda kuculmesine ve buyuk capta colleşmeye yol actı.Bu durum elverişli arazi mikrarının azalmasına ve tarım ile uğraşan kesimin Batı Afrika'ya doğru goc etmesine neden oldu.
M.O. birinci milenyumda, demir işlemeciliği Kuzey Afrika'da başladı ve ardından Sahra altı Afrika'ya doğru hızla yayıldı. M.O 500'e gelindiğinde Batı Afrika'da metal işciliği olağan hale gelmişti. M.S. ilk yuzyıla kadar diğer bolgeler demir işciliği hakkında herhangi bir şey bilmemesine rağmen, Batı ve Kuzey Afrika'da demir işlemeciliği o tarihten 500 yıl oncesinde bile kullanılıyordu. M.O.500lere ait Mısır, Kuzey Afrika,Nabiya ve Etiyopya'dan gelmiş bakır objeler, Batı Afrika'daki kazılarda bulunmuştur. Bu durum Sahra otesi ticaret ağının bu tarihlerde kurulmuş olduğunu gostermektedir.
9. ve 18. Yuzyıllar Arası
Kolonileşme donemi oncesi Afrika'da takriben 10,000'den fazla farklı devlet ve politika, pek cok kurum ve kurallara gore nitelendirilmiştir. Bunların icersinde Buşmalar gibi kucuk avcı toplayıcı gruplar, Bantu dillerini konuşan daha buyuk ve yapılanmış aile klanları, cok daha buyuk olan Afrika Boynuzu'ndaki klanlar, ve bunun yanında Akanlar, Yorubalar ve İbolar gibi otonom şehir devletleri veya krallıklardan oluşan bircok farklı oluşum mevcuttur. 9.yy'da Batı Afrika'dan gelen Hausa Krallığı gibi bir dizi hanedan devletleri, Sahra altı bolgesindeki savanaları aşarak bugunku Sudan'ın ortalarına vardılar. Gana, Gao ve Kanem Krallığı bunların en gucluleriydi. Gana 11.yy'da geri donse de, Mali Krallığı Sudan'ın doğusunu 13.yy'a kadar muhafaza etti. Kanem Krallığı ise 11.yy'da İslamiyeti kabul ettiler. Batı Afrika'nın ormanlık alanlarında, kuzeydeki Musluman kabilelerin kucuk etkisiyle birlikte yeni bağımsız krallıklar turedi. Iboların kurduğu Nri Krallığı bunların ilkiydi. 9.yy ortaya cıkan Nri krallığı, gunumuz Nijerya'sındaki en eski kabilelerden biridir. Bu kabileye ait ortaya cıkarılan bronz buluntular 9.yy'a aittir.
Ashanti patates toreni, Thomas E. Bowdich
Ife kenti, tarihsel olarak Yoruba'lar tarafından kurulan ilk şehir devletlerden bir tanesidir. Başında "oba" denilen ve Yoruba dilinde "kral" anlamına gelen bir yonetici bulunur. Ife ozellikle icerisindeki bronz işlemeleriyle birlikte Afrika'nın en onemli dini ve kulturel merkezlerinden birisidir.
Sahra'daki Berberi sulalesinden gelen Murabıtlar buradan yayılarak kuzeydoğu Afrika ve 11.yy'da İber Yarımada'sına kadar ulaşmıştılar.[ Ardından Banu Hilal ve Banu Malik gibi Arap bedevileri, Arap yarımadasından Mısır'a goc etmişlerdir. 11. ve 13.yy arasında gercekleşen bu olay sonucunda Arap'lar ve Berberi'ler yerel kulturleri Araplaştırarak ve yerel kulturleri birleşik İslam kulturu ile emerek bolgede buyuk değişikliklere yol acmışlardır.
Yararlandığım kaynaklar:
Afrika'nın Keşfi/ Bu Buyuleyici ve Farklı Kıtanın Keşif Tarihi adlı kitap
afrika geniş tarihi .
__________________
Afrika Tarihcesi
Ansiklopedi0 Mesaj
●46 Görüntüleme