başıma gelen biri buyuk diğeri daha buyuk iki tesadufu anlatıcam

bir keresinde ekşi sozluke jim carrey in aman tanrım (orjinal ismi bruce almighty)
filmine bakmak icin girmiştim yan taraftaki başlıklarda o film de vardı. şimdi işin tesaduf kısmını acıklıyayim ekşi sozluğu biliyorsunuzdur hergun yuzlerce başlık acılır, binlerce entry girilir. sozlukte bulunan toplam başlık sayısı on binlere hatta yuzbinlere, entry sayısı milyonlara dayanır. sozluğun yan tarafında bir sayfada 50 başlık vardır. o gun o film icin girilen entry sayısı o gun girilen binlerce entrynin icinde sadece 1 di. (o filmin toplam entry sayısı 100 civarında) ister; o gun o film icin girilen 1 entryi, o gun girilen binlerce entryle, ister 100 civarında entryi milyonlara varan toplam entry sayısıyla karşılaştırın aradığım şeyin (eğer hakkında cok fazla entry girilmemişse) o gun hatta o an yan başlıklardan birinde cıkmasının ne kadar buyuk bir tesaduf olduğunu anlarsınız

gelelim ikinci tesadufe. dun gece ders yaparken, evrimle yaradılışın celişkisi
hakkındaki sorular kafamı karıştırıyordu. (bu arada ateist değilim yanlış anlaşılmasın) ertesi sabah gene ekşi sozluke girdiğimde yandaki başlıklardan biri tam olarak şoyleydi:
hem evrim teorisine hem yaratıcıya inanmak
bunu birinci tesaduften buyuk yapan şey film başlıkları daha geniş kapsamlıdır
fakat dunku olay tam da kafamı karıştıran konuya cevap niteliğindeydi. bir nevi nokta atışı gibiydi bir benzetme yapacak olursak uzaktan rastgele yapılan bir atışın hedefi 12 den vurması kadar duşuk bir olasılıktır diyebiliriz
__________________