Kolera kolay tedavi edilebilen bir bakteriyel hastalıktır ve kirli sulardan vucuda girerek ince bağırsağa yerleşir. Kolera tedavi edilmeze olumcul olabilir. Bu hastalık şiddetli ishal yaptığı icin vucudu susuz bırakır ve hayati tehlikeye neden olabilmektedir. Bu yuzden tedavisine hemen başlamak gerekir.
[h=2]Kolera Nedir ?[/h]Vibrio cholerae adı verilen bakteri koleraya neden olmaktadır. Bu bakteri bozulmuş gıda ve kirli sularda bulunur. Bakteri insan vucuduna girdiği zaman 14 gun pusuya yatar. Daha sonra ishal, bulantı ve kusma başlar. Bir iki saat icerisinde dehidrasyon gelişir. Yani vucut susuz kalır ve olumcul tehlike riski doğar. Kolera bakterisinin bulunduğu yerler:
Belediyeye ait su kaynakları.Bu kaynaklardan uretilmiş buzlar.Sokakta satılan yiyecek ve icecekler.İnsan dışkısının aktığı yerdeki suda yetişen sebzeler.Pislenmiş sularda yetişmiş pişirilmemiş balık veya suşi gibi ciğ balık.[h=2]Kolera Tanısı Nasıl Konur ?[/h]Koleranın yaygın olduğu bolgelerde yani henuz kanalizasyon ve su artıma sistemlerinin kurulmadığı alanlarda tanı koymak kolaydır. Cunku bu tur yerlerde hemen her insan hayatı boyunca 1 kere bu hastalığa yakalanıyor. Ancak bu kural bizim gibi kentlerde yaşayan insanlarda işlemiyor. Kolera ihtimali hep son secenek olarak goruluyor. Hal boyle olunca gec kalınabiliyor. Vucut coktan zarar gormuş olabiliyor. Ancak bu noktada laboratuvar calışanları imdadımıza yetişiyor. Alınan dışkı orneğiyle kolayca koleranın teşhisi konuyor.
[h=2]Kolera Nasıl Tedavi Edilir ?[/h]Kolera

Koleranın tedavisi kolaydır fakat bazı durumlarda acil mudahale gerektirebilir. Koleranın tedavisi icin secenekler aşağıdaki gibidir:
Rehidrasyon: Vucudun susuz kalması durumlarında ağız ya da damar yoluyla azalan suyun yerine eklenmesine rehidrasyon denir. Verilmesi gereken suyun miktarı vucudun ne kadar susuz kaldığına bağlı olarak belirlenir.
İntravenoz tedavi (Serum vb.): Koleraya bağlı sıvı dehidrasyonu onleme amaclı kullanılır. Bu şekilde sıvı maddeler doğrudan damar yoluyla kana karışır. Kolera tedavisi boyunca aralıklı ya da devamlı olarak kullanılabilir.
Antibiyotikler: Antibiyotik bu hastalığın tedavisinin %100 gerekli bir parcası değil. Ancak ishalin azalmasında etkili olduğundan tedavi kapsamında kullanılabilir. Doksisiklin veya azitromisin bazlı antibiyotikler tek bir doz halinde etkili olabilir.
Cinko takviyesi: Ozellikle cocuklarda gorulen vakalarda cinko takviyesi uygulanır. Bu şekilde ishalin etkileri hafifletilir.
[h=2]Koleradan Nasıl Korunur ?[/h]Şehirde yaşıyorsanız kolera riskiniz duşuktur. Ancak yine de tehlike altında olabilirsiniz. Ya da kolerayla karşılaşabileceğiniz bolgelere seyahat edecekseniz bazı onlemler almanız gerekebilir. İşte size koleradan korunmada işinize yarayacak birkac ipucu:
Ellerinizi sık sık yıkayın: Ozellikle tuvaletten sonra ve yemeklerden once mutlaka ellerinizi yıkayın. Bu şekilde koleradan buyuk olcude korunmuş olursunuz. Ancak ellerinizi yıkarken dikkatli olun. En azından 40 saniye ellerinizi sabunla iyice ovalayın. Sabun ve suya ulaşamadığınız yerlerdeyseniz dezenfektan jeller bu konuda işinizi gorebilir.
Acık su icmeyin: Kolera riskinin yuksek olduğu kuyu suyu ya da acık durağan sulardan kesinlikle icmeyin. Kapalı şişelenmiş sulardan tuketmeye calışın. Bu tur sulara ulaşamıyorsanız elinizdeki suyu iyice kaynatın. Daha sonra soğutun ve icin.
Pişmemiş ya da az pişmiş yiyeceklerden kacının: Kolera bakterisi yuksek ısılarda olur. Bu nedenle yiyeceklerinizi mutlaka iyice pişirin.
Suşi yemeyin: Suşinin tadı guzel olabilir. Ancak yine de hasta olmaya değmez. Bu nedenle ciğ ya da az pişmiş deniz urunlerinde yapılan suşilerden kacının. Ya da temiz olduğuna %100 emin olduğunuz yerlerde yiyin.
Meyve sebzelerinizi kendiniz soyun: Muz, avakado, portakal gibi meyvelerin kabuklarını ellerinizi iyice yıkadıktan sonra kendiniz soyun. Kabukların meyveye değmemesine de dikkat edin. Cunku ellerden ve meyve kabuklarından bulaşabilir.
Sut urunleri tuketirken dikkatli olun: Pastorize edilmemiş sut ve sut urunlerinden kacının. Cunku bu tur urunlerde kolera bakterisi olabilir.