Sosyal medya, dunya gundeminin yonlendirildiği bir yer oldu. Ozellikle 2016 yılında secilen ve şu sıralar 2020 secimleri icin calışmalara başlamış durumda olan ABD Başkanı Donald Trump'ın Twitter aktiviteleri kapsamlı etkilere sahip oluyor. Yaptığı bir paylaşımla ulkeleri krize surukluyor, bir paylaşımla gundemin nabzını değiştiriyor, savaş tehditleri savuruyor. Anlayacağınız Trump bir Twitter sevdalısı, ancak Google başta olmak uzere Twitter da dahil bazı teknoloji devleri Trump sevdalısı değil. Twitter politikaları gereği goruşlerinizi uygun bir dille anlatmakta sıkıntı bulunmuyor. Eğer ırkcılık, hakaret veya kufur, kutuplaştırma, asılsız haber gibi paylaşımlar yapmıyorsanız, her turlu goruşunuzu acıklayıp destekleyebiliyorsunuz. 50 milyondan fazla takipcisi olan, dunyanın en guclu ulkelerinden birisinin tepe ismi Trump'ın paylaşımları ise haliyle daha goz onunde. Yaptığı bir yazım hatası bile haber değeri taşıyor. Bu nedenle Twitter ve diğer platformlar, toplumsal algının yonlendirildiği bir merkez haline geldi. Bu da duşunduğunuzden daha ağır bir yuk demek. Twitter, gectiğimiz salı gunu yaptığı acıklamada, kuralları ihlal eden hic kimsenin yasaklanmaktan muaf tutulmayacağını hatırlattı. Bunun icin de Başkan Trump ornek gosterildi. Sosyal medya devi tarafsız bir platform imajı cizmek icin elinden geleni yapıyor. Twitter, herkesin cıkıp aklındakileri dokeceği bir şehir meydanı olmak istiyor. Trump'ın tehditkar paylaşımlarına izin vermesi durumu bu hedefiyle celişki yaratıyor. Bu nedenle Jack Dorsey ve butun şirket, ayrımcılık yaptığına dair ciddi eleştriler alıyor. Dorsey, “Benim rolum soru sormak ve tarafsız olduğumuzdan emin olmaktır. Kamu yararını gozetmek adına hizmet şartlarımızı surekli guncelliyoruz” dedi. Kutuplaştırıcı paylaşımların yapıldığı tespit edilen, gercek kişiler değil de ajanslar tarafından yonetildikleri anlaşılan 4 bine yakın hesabın kapatıldığını hatırlatan Twitter, bu acıklama ve yaptırımlarla olumsuz eleştrilere somut yanıtlar vermeye calışıyor. Tum bunlara rağmen toplumsal kutuplaşma, ırkcılık, hakaret veya kufur, savaş tehditleri birer soyut kavramdan ibaret. Umarız Twitter tarafından ortaya koyulan bu tavır ilerleyen zamanlarda da devam eder ve daha guclu yaptırımlar goruruz. Zira Twitter kullanan tek ulke ABD değil, ulkemizde de ajanslar tarafından yonetilen hesaplar, yalan haberler, ırkcılık ve kutuplaştırıcı paylaşımlar yapan profiller var. Dunyanın hemen her yerinde aynı durum soz konusu. Twitter, daha kapsamlı calışmalar yapmadığı surece Trump'ı bile engellese tartışmalar surecek gibi gorunuyor.